Sabah kalktığımda, uykumu çok iyi almama rağmen vücudum yorgun düşmüştü. Ne kalkabilecek gücüm, ne gözlerimi açacak gücüm yoktu. Kendimden birşey dilemeden uyanmıştım bu sabah. Hiçbirşey dilemeden.
Kalktığımda ilk hareketim telefonu elime almak oldu. Dün akşamdan bu yana hiç mesaj hiç bildirim yoktu. Bende selin'e mesaj attım;
"-Selin birşeyler öğrenebildinmi? "
Selinin mesajıma bakmayacağını biliyordum. Sadece erken atmak istemiştim.
Canım sıkılıyordu. İçerisi çok sessizdi. Babam gelsin kahvaltıya inelim diye bekliyordum. Ama geleceği yoktu. Bende aşağı indim. Tam merdivenlerden iniyordum ki: önümde yakışıklı bir çocuk belirdi. gözleri masmavi, saçları simsiyah boyuda maaşallah. Hemen çarpışmak için yanına yaklaştım. Ama tüm umutlarım suya düştü. Çünkü çocukla aramızda 5 metre varken çarpışmayı düşünüyordum. o beni farketmeyince bende aldırmadan merdivenlerden indim. Dışarıda hava çok güzeldi. Karşımızda bir park, yanındada bir çay bahçesi vardı. Nereye gideceğimi bilmiyordum. Bende çay bahçesine gitmek yerine parka gittim. Daha üç dört yaşında çocuklar vardı. Bir tanesini sevmek için yaklaşırken caddenin karşısından bir ses geldi; "besteeeee"
arkamı döndüğümde cadde'nin karşısında babam beliriyordu.Yanına gittim. Babam hemen söze başladı;
"-Günaydın kızım. Bugün ne yapmak istersin? İlk önce kahvaltı edip, sonra gezelim mi? İstersen deniz kenarına ineriz dün indiğimiz gibi.
İçimden bir gülme hissi geldi. Babama cevap verdim;
"-tamam ozaman bugün çocuklar gibi Eğleniyoruz. "
Babam;
" - Ozaman bugün yeni evimizede bakmaya gideriz. "
Bende çığlık atıp babama sarıldım. Gülümsedim. Gözlerinin içindeki mutluluğu görebiliyordum. Babamla ilk önce kahvaltıya gittik. Güle oynaya kahvaltı ettik. Sonrada sahil kenarına indik. Babama yıllardır soramadığım soruyu sormanın vakti gelmişti.
"-Baba sen neden annemi aldattın? "
Babam;
" - kızım böyle şeyler konuşarak keyfimizimi kaçıracağız. Lütfen bu gün güzel olsun. "
Babama bir anda bağırdım ;
" - Baba yıllardır söyleyemedin. Hep sakladın. Artık söylemenin vakti geldi. Neden aldattın? Neden yuvamızı kendi ellerinle yıktın. Canın acımıyormu?
Babam cevap verdi ;
"-doğru söylüyorsun kızım. Ben yıktım. Yıllardır yuvamızı ben yıktım."
Babamın yüzüne bakmakta zorluk çekiyordum. Çünkü ona baktıkça yaşadıklarım, annemin yaşadıkları aklıma geliyordu. Bir kaç. Dakika denizi izledik. Sonra babama dönüp;
"-Neden herşey bukadar kötüye gidiyor? Canımız acıyor. Neden böyle?"
Babama çok dik baktım. Korkutmak için değil. Ne hissediyor onu anlamak için...
Babamla uzun süre bakıştıktan sonra kalktık. Yeni evimize gitmek için yola çıktık. Yeni evimizin kapısına geldiğimizde içimde bir heyecan vardı, anlatılamayan bir heyecan. Bildiğin adrenalin ağzımdan boşalacak gibi. Evin kapısını açtık. İçeri girerken evimizin büyük olduğunu anlamıştım. Ama anneminki kadar değil...
Neyse yerleşince Selini ararım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşka Yakın Sana Uzak
Teen FictionBundan sonraki hayatım nasıl olur bilmiyorum. Belkide mükemmel belkide acı dolu bir işkence...