Sabah uyandığımda annem hazırlanıyordu. Çünkü bugün mahkeme vardı annemle babamın son duruşmasıydı. Babam annemi Esra diye bir kadınla aldatıyordu ve ben bunu biliyordum annem üzülmesin diye söyleyemiyordum. Çünkü söylersem herşey daha kötüye gidecekti...
Anneme baktığımda üstünde gri tişört, altında beyaz bir pantolon vardı daha önce annemi hiç bu kadar güzel görmemiştim. Annem bana bakmadan çantasını alıp çıktı. Sonra dönüp '' arabanın anahtarını almayı unutmuşum'' dedi ve koşa koşa çıktı. Bende ne yapacağımı bilemeyip, mutfağa doğru yöneldim. Buzdolabının üstünde bir not vardı. "Yemek balkondaki masada hazır''. Hava buz gibiyken, neden mutfak masası yerine balkon masasında yiyecektim ki, sonra arkamı döndüğümde kendi sorduğum sorunun cevabını kendim verdim. Masada annemin evrakları vardı. Merdivenlerden çıkıp balkona doğru yöneldim. Masada kahvaltı denecek kadar çok birşey yoktu. Üfleyerek masaya oturdum telefonumu elime aldım ve mesajları kontrol ettim. Whatsapp'tan 8 mesaj vardı hepside Selinden. Mesajların geneli şöyleydi :
Beste telefonu neden açmıyorsun?
Beste niye okula gelmedin?
Beste neden açmıyorsun?
Besteeee aç artıkk.
Önemsemedim görüldü atıp bıraktım. İnstagrama baktığımda okulun yakışıklısı mete'nin bana istek attığını gördüm. Bir anlık şok yaşasamda, hemen kabul ettim. Sonra Selinden yeniden bir mesaj geldi :
Beste görüldü atmanın sebebi ne?
Bu yazdığı mesajada görüldü atıp bıraktım. Yavaş yavaş üşümeye başladım. Titreyerek odama koştum. Peteğin önüne oturup kulaklığımı taktım. Müziği açtım ve herşeyin neden bu kadar kötüye gittiğini düşündüm. Ailem dağılıyor okulda sadece Selinle arkadaşlığım var. Notlarım iyi değil. Bi sevgilim yok. Ve en kötüsüde, artık kendimi iyi hissetmiyordum. Bunları düşünürken bir anda irkildim. Etrafıma bakındım, birşey olmadığını anlayınca geri yattım.
"Beste, Beste uyan kızım ben geldim." Kulaklığın kulağımda olmasına rağmen nasıl duyabildiğimi anlamaya çalıştım. Meğerse annem kulaklığı çıkarmış, odamı topluyor. Annem konuşmaya devam etti bense umursamaz bir şekilde salona doğru yöneldim. Salonda baş koltuğa oturup, kumandayı elime aldım. Annemde çok geçmeden salona geldi.konuşmaya başladı ;
"Benle aynı evde yaşarken bile bu kadar dağınık olabiliyorsan. babanla yaşarken nasıl toplu olmayı düşünüyorsun? ". Annemin dediğinin etkisinde kalıp bir anda "Neee babamlamı yaşayacağım? "diye bağırdım. Annem beni çok önemsemiyordu zaten babamla kalmam ona ödül olacaktı. Annem konuşmasına devam etti ;
Evet. Babanla Antalya'ya taşınacaksınız. Ve belkide bidaha hiç İstanbula dönmezsin. Ağlayarak odama doğru koştum. Yatağa atladım. Herşeyi aklımdan geçirdim. Okul değiştirmeye, arkadaşlarımdan ayrılmaya gücüm yetecekmiydi? Şehri değiştirmeye hiç bilmediğim bir yere gitmeye gücüm yetecekmiydi? Bunları aklımdan geçirirken ağlamaya başladım. Ne babam annem kadar zengindi. Ne ihtiyaçlarımı karşılayacak güçteydi. Ağlamaya devam ettim o anda annem odaya girdi. Ağladığımı umursamadan, eşyalarını topla, yarın sabah otobüsle Antalya'ya gideceksiniz. Annem bavulları çıkardı. Ayağa kalktım ağlayarak bavullara eşyalarımı yerleştirdim. Bundan sonraki hayatım nasıl olur bilmiyorum, belki mükemmel, belkide acıyla dolu bir işkence...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşka Yakın Sana Uzak
Novela JuvenilBundan sonraki hayatım nasıl olur bilmiyorum. Belkide mükemmel belkide acı dolu bir işkence...