6. Bölüm

19 3 0
                                    

Multimedya: Simge

Akın'ı görmenin şaşkınlığı içerisinde birkaç saniye boyunca ağzım açık bir şekilde o tarafa bakıp durdum. Simge beni uyarmasaydı dakikalar boyunca da bakardım sanırım.

Simge'nin "Siz tanışıyor musunuz?" sözüyle hemen Simge'ye döndüm ve alelacele "Ha-hayır." dedim. Sonrasında ise Akın Simge'ye döndü ve "Daha önce tanışmadık ama şimdi tanışmamamız için bir sebep göremiyorum ben. Bizi tanıştırmayacak mısın Simge?" diye sordu. Sonra bana dönüp "Bu güzel hanımefendi ile tanışmak için can atıyorum doğrusu." dedi. Simge de "Akın, Duru; Duru, Akın." dedi elleriyle bizi göstererek. O an aklıma Simge ve Akın'ın nerden tanıştıklarını sormak aklıma geldi ve Simge'ye dönüp "Peki ya siz nerden tanışıyorsunuz?" dedim. Simge de "Geçen yaz yazlıkta tanıştık." dedi. Sonra Akın'a döndü ve "Şu an ise çok yakın arkadaşız." dedi. Akın da "Hadi artık kahvaltımızı edelim. Bu süre zarfında da Duru bana biraz kendinden bahseder. Öyle değil mi Duru." dedi bana bakarak. Ben de "Ben bir lavaboya gideyim. Simge sen bana sadece tereyağlı simit söyle ben çok aç değilim." dedim Simge'ye. Sonra ise koşar adımlarla lavaboya gittim. Yüzüme su çarptım ve Akın'dan nasıl kurtulacağımı düşünmeye başladım.

**********

Yaklaşık yarım saat tuvalette kaldıktan sonra Simge tuvalete girdi ve bana "Kaç dakikadır seni bekliyoruz Duru, hadi artık." dedi. Ben de o an burdan kurtulmak için aklıma gelen ilk şeyi Simge'ye söyledim. Ne mi dedim?: "Kanka az önce tamirci aradı. Motorsikleti aldığımı öğrenmiş ve motorsikletini ona yarım saat içinde getirmezsem polise haber vereceğini söyledi. Benim hemen gitmem lazım." dedim. Bana hayal kırıklığına uğramış gibi baktı ve "Peki. Öyle diyorsan." dedi. Ben de "Çok üzgünüm Simge." dedim ona. Sonra koşar adımlarla tuvaletten çıktım ve kapıya yöneldim. Akın benim kafeden çıktığımı görünce ayaklandı ve "Nereye?" diye sordu. Sorusunu cevapsız bırakarak kapıdan çıktım ve eve doğru koşmaya başladım. Akın arkamdan bağırıyordu. "Duru! Bir saniye bekle." Ben tabi ki de ona kulak asmadım ve koşmaya devam ettim. Fakat tabi ki de işe yaramadı ve beni kolumdan yakalayıp kendine doğru çekti. "Duru ne oldu! Neden koşuyorsun ve nereye gidiyorsun?" dedi. Ben tabi ki yine sorusunu cevapsız bıraktım ve kolumu elinden kurtarmaya çalıştım. Fakat ne
işe yarar ki? Sonrasında beni sarsamaya başlayınca artık İllallah dedim ve ona "Uf! Yetti artık. Beni rahat bırak Akın ve kendi yoluna git çünkü seni hayatımda istemiyorum." dedim ve kolumu elinden kurtarıp koşmaya devam ettim. Arkamdan "Duru benden asla kaçamazsın!" diye bağırdı ama kimin umrunda.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 10, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Gecenin Karanlığında Sen ve BenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin