LAVİNYA

○●ANNEM,MAVİLİM○●

Çok yoruldum. Yaşadığım bu hayattan,yarattığım bu bedenden. Herkes benle uğraşıyordu,onların eğlence kaynağı bendim. Kendimden nefret ediyordum,sıradan çantamı alıp kalktım. Nurten hocadan izin alıp eve gittim.

Eve geldiğimde kendimi duşa attım. Sıcak su bedenime işlerken rahatlıyordum. Ama hiçbir zaman ruhum rahatlamayacaktı..

Banyodan çıkıp,havluyu belime sardım. Kendi odama geçmek için yola koyuldum. Ama annemin eski odasından ses duydum,bu beni tedirgin etsede o odaya girecektim.

Odanın kapısı aralıktı,içeri adım atmamla,annemi yatakta uzanır bir şekilde gördüm. Beynim yine bana oyun oynuyordu. Ama onu takmayacaktım. Üstümdeki havluyla beraber annemin Başucuna oturdum.

"Annem... canım sen... sen nasıl geldin. Ne kadar özlemişim seni.." annem gözlerini açıp bana baktı. "Kızım.. senin için geldim" gözümden yaşlar damarken,sadece annemi dinliyordum. Bu rüya yada kabus değildi,gerçekten oturdum dokunuyordum,onu hissediyordum.

"Annem. Gitmesen hep yanımda kalsan... beni çok üzüyorlar anne. Çok yoruldum,senin yanına gelsem beni kabul eder misin?" Elini öpüp,anneme baktım. O da ağlıyordu,onu ağlarken görmek en son istediğim şeydi. Annemin mavi gözleri yavaş yavaş kapanırken, "annem,mavilim,Sonsuzluğum" deyip duruyordum,ama annem yine gözlerini açmadı ve ben yine o karanlık dünyama lanet okudum.

~~~

Ecemin ağzından;

O kızdan hala nasıl Özür Diledim bilmiyorum. Gıcık kız, ona içimden bisürü küfür sayıyordum. Ama onun yanına kalmayacaktı biliyordu. Izin alıp eve gitmişti. Bizde izin alıp peşinden gittik. Büyük bir evin önünde durdu ve içeri girdi.

Lavinya kapıyı kapatıp içeri girince. Damla,su,melek " ne yapacağız" diye sordu. Kafamdaki tel tokayı çıkardım ve kapının önüne oturdum. "Kızlar birisi gelirse haber verin. Etrafı gözetleyin." Onlar başlarını sallayınca işe koyuldum

Neredeyse on on beş dakika olmuştu ve ben kapıyı açmıştım. Su ve meleğe dışarıda kalıp etrafı gözetleyin demiştim. Ben ve damlada yukarıki kattaydık.

Damla buraya gel diye işaret yaptı. Hemen oraya gittim.
Lavinya yatakla konuşuyordu,ben hala ne dediğini anlamazken,Lavinya tekrar konuşmaya başladı."annem. Gitmesen hep yanımda kalsan... beni çok üzüyorlar anne. Çok yoruldum. Senin yanına gelsem beni kabul eder misin?" Lavinya hala boş olan yatakla konuşuyordu. Ve gerçekten annesini mi görüyordu. Lavinya birkez daha "annem,mavilim,Sonsuzluğum" dedi ve ağlamaya başladı.

Damlaya baktığımda"gidelim." Dedim. Oda şaşırmış olan gözlerle bana bakınca evden ayrıldık.
Hala kafam almıyordu. Lavinyayı gerçekten çok üzmüstük, ama umrumda değildi banane ki!!
Damla, su ve meleğe anlatınca onlar gülmeye başladı.
Melek; "ha bide bizim kızımız deli."
Su; "aynen ha bu deliyken daha güzel anlaşırız onunla."
Dedi, daha fazla dayamayıp odama çekildim.

Uykunun gelmesi çok uzun sürmemişti ve uyumuştum...
~~~~

Uyandığımda sabah olmuştu bile,kalkıp lavaboya gittim. Elimi yüzümü yıkayıp aşağıya indim. Bizimkiler müzik eşliğinde kahvaltı hazırlıyordu.
Melek; Günaydın... aşkım
Su yanağımı öpüp "Günaydın cikiloto" dedi
Damlada hamur kızartıyordu. Onun yanağını öpüp," sanada Günaydın, sarışınım" dedim. Onlara yardım edip kahvaltıyı kurmuştuk.

Melek;kızlar biliyorsunuz. Bu dönem sonu parti var. Ne yapıcaz. Sınavlarda bitti. Bizim hazırlamamız lazım biliyorsun.
Su; bizimkilere söylerim, onlar haleder.
Damla; bizimkiler derken?
Su; ay işte meleğin sevgilisi barış, ecemin sevgilisi deniz, damlanin ki can ,benimki de azat. Yardım ederler diyorum.
Melek,damla ve ben başımızı sallamakla yetindik. Çünkü şu bize is bırakmazdı hepsini kendisi ayarlardı.

"Iyi bari, sana emanet. Sen sorumlusun,ama bizde yardım edeceğiz." Su tamam dedi ve yemegimize döndük.

Canlarim hikayeyi umarım beğenirsiniz. Hatalarım için kusura bakmayın vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Çok geçmeden de üçüncü bölümü yollayacagim. Bu arada ;

@zerbelam buraya bakmayı unutmayın burdada kardeşimle kitap yazıyorum. ♥♥SEVILIYORSUNUZ♥♥