Yedi.

119 9 0
                                    

Sevgili Calum;

Ilk sene boyunca arkadaştık, birbirimiz için her şeyi yapardık.

Sıkça birlikte takıldık, ve nihayet birbirimizin evine gitmeye başladık.

Annen seni çok seviyordu, ne zaman duşta olsan ya da benimle olmasan hep senden bahsederdi.

En çok çocukluğunda bahsederdi. Sanırım gerçekten aptal bir çocuktun.

Baban asla evde olmazdı ve olduğunda bana eve gitmemi söylerdin.

Ilk önce o geldiğinde neden evi terk etmemi istediğinden emin değildim,ama sonunda nedenini anladım.

Geçen Ağustos'tu, okulun tekrar başlamasından bir kaç hafta önce; sonuncu sınıf olacaktın.

Geceyi sizde geçirecektim çünkü geç olmuştu ve sen teklif etmiştin.

Baban eve sarhoş gelmişti ve merdivenlerde bir şeyleri kırıyordu.

Bu kısmı duymamıştım ama sonradan yerde kırık bardak parçaları bulmuştum.

Bu geceden tüm hatırladığım merdivenlerden odanın içine kadar bağırarak seni suçlamasıydı.

Bize örtüleri fırlattı ve seni tişörtünün yakasından tutup yerden kaldırdı.

Sana çok bağırdı, seni ve beni bir şeyler yapmakla suçladı. Bana sürtük bile dedi.

Bunu umursamadım. Insanlar hep bir şeyler söyler.

Tek umursadığım sendin ve senin o güzel suratının kendi öz babanın elleriyle yaralandığıydı.

Onu durdurmaya çalıştım ama planladığım gibi gitmedi. Yanlışlıkla göğüs kafesime dirsek attı.

Baban gittiğinde ağlıyordun.

Seni bırakmamam için bana yalvardın. Tek yaptığım kafamı sallamak oldu çünkü neden seni terk edeyim ki?

Gecenin sonunda yerde kollarımda yatıyordun.

Ve sen uykuya dalmadan önce söylediğim son şey "Üzgünüm." oldu.

Çünkü daha önce neler olduğunun farkına varamadığım için üzgündüm.

Sevgilerimle,

Jess

GONER [cth] Türkçe Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin