Japonya gerçekten güzel bir ülke, Lucy ile berarber Tokyo'dayız. Edgar da burayı sevmişe benziyor .
Bu arada Lucy Japon yemeği yerken bay Kauki ile tanıştım. Çok sakin ve bilge biri gibi duruyor , ona etrafta böyle olaylar olup olmadığını sordum fakat İngilizcesinin iyi olduğunu söyleyemem. -Şükürler olsunki Lucy Japonca biliyor , o olmasa ne yapardım? Ben kendimi Almanca , İtalyanca , Fransızca üzerinde eğittim. Birazda çat pat Portekizce biliyorum , Hiç aklıma Japonca'nın hayatımın bir yerinde lazım olacağı gelmezdi.- Bay Kauki demiş ki ; bundan 6-7 yıl öncesinde Tsukiko Hiromi adında bir lise öğrencisi -ayrıca komşusu- okul çıkışı kayıplara karışmış ve onunla birlikte 2 kişi daha . Tsukiko kaybolduktan yalnız 3 gün sonra okul tuvaletinde arıza meydana gelmiş. Okul yöneticileri bu arızayı düzeltmek için neredeyse her yolu denemiş. Arızalı olan tuvalet düzelmediği gibi bir yan odada bulunan sınıfıda su basmaya ve sınıfı ağır bir koku sarmaya başlamış.Her şeyi deneyip bir sonuç alamayan yöneticiler okul borularını yenileme kararı almış. Boruları yenilemeye başlayan ekip boruları tıkayan şeylerin küçük küçük parçalanmış çok sert cisimler olduğunu söylemişler. Bu ekip ilk başta bunların ne olduğunu anlayamamışlar fakat ilerki borularda bütün halde insan kafatası çıkınca o şeylerin insan kemiği olduğu birden dank etmiş. Polis aranmış ve araştırma başlatılmış yakın zamanda kaybolan 3 öğrenciden şüphe edilince direk DNA sorgusu için ailelerinden örnekler alınmış. Sonuç pozitif çıkmış fakat aralarında Tsukiko'nun cesedi yokmuş. Bu durumda Tsukiko baş şüpheli olarak aranmaya başlanmış. Polis kemikleriyle beraber ince ince kıyılan gövdelerin bir tuvaletten borulara gitmesini doğal karşılamış fakat borunun içinde sıkışmış bir insan kafatasının bütün halde oraya nasıl girdiğine bir anlam verememiş. Yani kafatasları oraya küçükken konulmuş ve büyüyünce sıkışmış olamayacağına göre -tıpkı bir bitki gibi- olayda farklı şeylerin olduğuna inanılmış. Tsukiko'nun arkadaşlarının polise anlattığına göre zaten son zamanlarda çok fazla paronoyak ve içe kapanıkmış. Bizim hikayeyi daha doğru öğrenmemiz için Tsukiko'nun babasının adını ve onların karşıda oturduğunu Lucy'e söyledi . Adamın adı Koage Hiromi eşi Kimoko Hiromi birde Tsukiko'nun kız kardeşi Keiko Hiromi . Ufak çekirdek ve mutlu bir aile olduklarını söyleyen bay Kauki , Tsukiko kaybolduktan sonra herşeyin değiştiğinde söyledi. Eskiden mutlu ve çalışkan bir adam olan Koage şimdi ayyaş bir herifin teki oluvermiş . Kız kardeşi Keiko ise bir daha hiç konuşmamış -yani Tsukiko kaybolduğundan beri- genelde 9-10 saat uyku vakti gelene kadar hiç kıpırdamadan televizyona odaklanıp hergün annesinin açtığı çizgi filmi izlermiş . Bunları ise eve para getiren biri olmadığından açlıktan ölmesinler diye yemek götürdüğü için iyi biliyormuş. Her şey için teşekkür ettik ve tam tekrar uğrayacağımızı söyleyecekken Bay Kauki ise bize tekrar geleceğinizi zaten biliyorum dedi . Ben birden bembeyaz olmuş olmalıyım ki Lucy neyin var dedi . Ona ne olduğunu söyledim oda tıpkı ben gibi birden dona kaldı . İkimizinde başına hiç böyle bir şey gelmemişti ki .Bu , bu nasıl oldu derken dükkanı kapatacağını ve sonra tekrar gelebileceğimizi söyledi.
Şu an otele geri döndük ve hala olayın etkisindeyim yani o adam sanki zihnimi okudu . Sanki değil bildiğin okudu . Buna anlam veremedim , evet parapsikoloji ile uğraşıyorum yani bu önsezi falan olabilir ama bu bir anlıktı. Bunu daha önce ne bir kitapta görüp okudum ne de dersini aldım ya da duydum . Yarın görüşmek üzere , kafam allak bullak ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASLINDA KAYIP
ParanormalParapsikoloğum . Dünya'yı gezmeye karar verdim Bay Wiseman, parapsikoloji her yerde...