Uykusuzluklarıma aradığım bir yastık kılıfı, çaresizliklerime aradığım bir sen, bir de şey... Yakmayı hiç bilmediğim sigaranın ciğerlerime aşık dumanları... Görmüyorsun; her şey bana biraz daha sen geliyor. Öksüre öksüre sigara içen insanları anımsıyorum, yarını düşünmeden uçan kelebekleri, annemin açamayacağını bile bile kapadığı kavanoz kapaklarını. Niye sevmeyeyim seni? Buna engel ne? Zaman birkaç kar tanesiyle birlikte düşürecek saçlarıma akları. Annemin çocuğu hiç büyümeyecek, kağıtlar eskisinden daha yıpranmış duracak, bir pasta olur mu bilmem ama olursa da mumlar için yer olmayacak çoğu kez. Aslında her şey bitecek. Öyleyse bir şeyin başlamasına engel bitmesi mi? Düşünme çok, ben düşündükçe aklımı yitiriyorum. Bana sevmesini öğreten olmadı. Bana seni sevmeyi öğret. Bana bilmediklerimden bahset. Korkmaya vakit yok, hatta bazen de ölmeye vaktimiz yokmuş gibi yaşıyoruz ya... Öyle işte. Aslında vaktimizin olmadığına inandırdık kendimizi. Ben hep seni sevmeye meyillendim. Bugünüm yarınım... Ölümüm kalımım sen. Hiç olmayışımıza hayaller kurdum. "Sofra hazır soğutma"lı düşler. Bana seni sevmeyi öğret yalvarırım! Biraz çocukça gelir belki sana şiirler yazdım. Yastığımın altında hayaller biriktirdim. O güzel saçlarını okşarken düşledim kendimi. Ben sana meyillendim. Zamanı geçtim, iyi biri olmayı da... Belki öyleyim belki... Bilmiyorum, gitmeyi
Unutmayı
Bırakmayı
Kopmayı
Salıncaktan düştüğüm günden beri
Kalkmayı...
Hepsini öğrenirim seninle. Eminim buna, eminim.
Onu bunu bırak da beni bırakma
Bana seni sevmeyi öğret.#yenikitap
-y'D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dipnot: Çok Özledim
PoetryKatilini ağırlıyor kalbim şehrin en tenha sokağında, arabalar durmuş, tüm sesler susmuş, yağmur damlaları havada asılı, dudakların öpülmeye değer...