O gün gelmişti. Oldukça heyecanlıydı. Zeki birisi olduğundan gayet de güzel bir liseyi kazanmıştı. O kadar çok heyecanlıydı ki ders saati 08.30 olmasına rağmen o saat 06.00 da hazır olmuştu bile. Ve gece uyku tutmaması da cabası. Ailesiyle de arası oldukça iyiydi. Ancak onlarla da çok fazla zaman geçiremiyordu. Annesi de babası da çalışıyor sabah erkenden gidip akşam üzeri dönüyorlardı, mesaileri saymıyorum bile. Okula bir dakika bile geç kalmamak için sabahın ilk otobüsüne bindi. Üzerine en sevdiği mavi tişörtünü giymişti ve oldukça şık gözüküyordu. Rüzgar fit bir vücuda ve uzun bir boya sahip olduğu için yaşıtlarından daha büyük gösteriyordu. Ve evet..! Okulun tam önündeydi kalbi öyle hızlı atıyordu ki onun sesini duyabiliyordu. Oldukça erken gelmişti ve okulda hizmetliden başka hiç kimse yoktu. Hizmetli orta yaşlarda bir amcaydı. Ve sanırım müdürün konuşma yapacağı yeri düzenliyordu. Vakit geçirmek için oturdu ve okulun dışarıdan görünüşünü incelemeye başladı. İlkokuldan çok çok daha büyüktü bu bile onu heyecanlandırıyordu. Vakit çok zor da olsa geçmişti, zilin çalmasına yarım saat vardı, öğrenciler yavaş yavaş gelmeye başlamıştı. Birbirlerini tanıyorlardı. Onlar büyük sınıflardandı sanırım ya da aynı okuldan gelen insanlardı. Belki benim okulumdan da burayı kazanan olmuştur fakat benim hiçbir fikrim yoktu. Ayağa kalktım, sırtımı duvara yasladım ve onları izlemeye başladım. Aralarında çok güzel kızlar vardı ve birden bire bişey oldu.! Beni işaret ettiklerini gördüm.. Çok utanıp hemen arkamı dönmüştüm. Ahh..! Kafam.. Hay aksi.. Heyecandan kafamı duvara çarpmıştım. Birisi görmemiştir umarım diye düşünürken o da ne? O kızlar gülüyordu. Evet okulun ilk günü rezil olmuştum. Diye kendine baya kızmıştı Rüzgar. Sonra zil sesini duydu. Ve okulun oldukça büyük olan bahçesi birden dolmaya başladı. Öğrenciler okulun hemen yanındaki boş alanda sigara içiyordu sanırım. Zili duyduklarında hızla okula girmeye başladılar. Evet bunu hiç düşünmemiştim Üst sınıflar benim durduğum sıradaki çocuklarla dalga geçiyorlardı "ÇÖMEZZ". Bu duruma oldukça sinirlenmiştim. Ama okulun ilk günlerinde olay çıkartmak istemiyordum. Her ne kadar yerimde duramasam da sessiz kalıp başka bişeye odaklanmaya çalıştım. Hemen ardından koluma birisi dokundu. Arkamı döndüğümde.. Off. Bu ne güzellik. Gözlerim yerinden çıkıcaktı. Sarı saçlı beyaz tenli bir kız. -Buyrun? (Sesim çok tiz çıktıı) öhh öh.. Buyrun?
+Rüzgar sen de mi bu okula geldin?
- (Az önce adımı mı söyledi o?) Evet. Tanışıyor muyuz?
+ Aynı okuldaydık. Yan sınıfindaydım, görmedin mi hiç?
-Seni görsem unutmazdım sanırım. ( yuh salak ne dedin senn.)
+(güldü) neyse ben arkadaşlarımın yanına gidiyorum. Aynı okuldayız nasıl olsa görüşürüz sonra.
-Olur. Görüşürüz.
Rüzgar yine kendine kızmıştı. O kızdan hoşlanmıştı ama ilk konuşmadan öyle deyince kızın onu yavşak olarak göreceğini düşünüyordu. Ve aynı okulda olduğumuz halde onu görmedi diye onu burnu havada sanıyordu. (hay aksi..) adını sormayı unutmuştu. Sanırım Rüzgar bugün kendine fazla kızıcaktı. Adını sormayı nasıl unuturdu. Onu yolda görse seslenemiyecekti bile. Ne diyecekti "Pişt" mi? Tabiki de diyemezdi. Birden herkes sessizleşti. Evet zamanı gelmiş o meşhur konuşma okulumuzun müdürü klasik konuşmayı yapmak için eline mikrofonunu almış ses denemesi yapıyordu. -ses deneme bir ki se se.. Müdür klasik konuşmasını yaptıkdan sonra istiklal marşını okuduk ve sınıflara dağılmaya başladık. Hadi be. Sınıfıma bakmayı unuttum. Ve nereden bakılacağını bilmiyordum. Sınıf çizelgesini aramaya başladım. Bir türlü bulamıyordum.. Heh sonunda buldum. 9-B.. Yine ve yine kendime kızmıştım. Saat 08.36 ve lise hayatımın ilk dersine geç kaldım. Rüzgar hızlıca sınıfına gitmişti. Kapıyı çaldı. -Girr..
+(öğretmeni orta yaşlarda güzel bir bayandı, biraz da kiloluydu) Geç kaldığım için özür dilerim..
- ilk günden böyle alışmamalısın.
+ sınıfımı bilmiyordum hocam
- Tamam bakalım hadi geç yerine.
Öğretmen biraz sertti sanırım acaba ne öğretmeniydi derken boş sıra göremedim. Evett. En arkada boş bir sıra vardı. Sırama oturdum yanımdaki sıra boştu sanırım sıra arkadaşım gelmemişti. O da ne.! O sarışın kız. Aynı sınıfta mıydık.! Evet be. Günün ilk güzel şeyiydi bu. Arkasını döndü. -Aynı sınıfta olduğumuza çok sevindim Rüzgar.
+Evet. Ben de sevindim. Çok tanımasam da sınıfımda senin olman güzel.
Derken hoca seslendi. 'Çocuklar tanışma vakti. Başlayın bakalım sıradan. Her ne kadar ilkte isimlerinizi aklımda tutamasam da yine de birbirinizi tanımak için iyi bir başlangıç.' Dedi ve sıradan herkes ayağa kalkıp ismini ve geldiği okulu söylemeye başladı.
Evet bu hoşlandığı sarışın kızın adını öğrenmek için güzel bir fırsattı. Ve sıra kıza gelmişti. 'Almina'. İsmi de kendisi gibi güzeldi. Bütün dersi onu seyrederek geçirmiştim. Ve zil çaldı. Kolidor o kadar çok sesliydi ki sınıftan çıkasım gelmedi. Kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım. Ve yine büyük sınıflardan gelenler oldu. Sakin olmalısın Rüzgar sakinn. Oh gittiler. Ve yanıma benden 20 santim kadar kısa bir erkek geldi -Selam
+Selam
-Rüzgar'dı değil mi?
+Evet. Sen ?
-Ben Cenk.
+Memnun oldum Cenk.
-Sen çift dikiş misin?
+(çift dikişin ne demek olduğunu bilmiyordum) O ne demek?
-Yani sınıfta mı kaldın bu ikinci senen mi?
+Ha yok hayır.
-Büyük gösteriyorsun da ondan sormuştum.
+Anladım yok değilim. (Dedim ve gülümsedim.)
-Neyse Rüzgar ben kantine gidiyorum bir şey istiyor musun?
+Yok hayır teşekkür ederim.
Evet yavaş yavaş diyalog kurmaya başlamıştım ve bu beni mutlu ediyordu. Ve bütün gün her derste ayağa kalkıp isimlerimizi söylemiştik iyice öğrenmiştim çoğu insanın adını. Okulun ilk günü sona ermişti. Ve hiç sınıftan çıkmamıştım. O da ne önümdeki kız Almina mı? Arkasından bakınca benziyor aslında ama emin olamadım. Seslensem mi ki? Nolucak ya sesleneyim. O değilse ona seslenmemiş gibi yaparım. +Almina
(Bakmadı) duymamıştır belki. +Alminaa (Hâla duymuyordu. Tepki bile vermedi.) Az yanına yaklaşmak için hızlandım. Ve evet o'ydu 'Almina'.
Beni gördü. Hay aksi kulağında kulaklık varmış. Kulaklığını çıkarttı. -Selam Rüzgar.
+Selam
-Naber?
+İyi. Eve gidiyorum. Senden naber?
-Ben de eve gidiyorum.
+Buralarda mı evin?
-Evet. Hemen şurası.
+(Hasss... Bizim apartman. Yok artık) Aynı apartmanda kaldığımızı da biliyor muydun?
- Evet. Tabiki sence bilmemem mi gerekiyordu?
+Yok hayır. Bence benim bilmemem oldukça garip.
-Neyse hadi görüşürüz. Güler teyzeye de selamlar.
+(Az önce annemin ismini mi söyledi?) Tabi söylerim. Görüşürüz.
Annemin ismini de biliyordu. Ailelerimiz de tanışıyor muhtemelen annemlerin her hafta misafirliğe gittikleri ve bize misafir geldiğinde benim odamdan çıkmamam onun tanıyıp tanımadığını bilmememi açıklıyordu. Yorucu bir gün geçirmişti Rüzgar. Ve uzun süredir bu kadar konuşmadığından çenesinin ağrımadığına da şaşırmıştı. Geç saate kadar Almina'yı düşündü. Acaba sevgilisi var mıydı? Onunla ilgilendiğini anlamış mıydı ki? Bu sorular onu çıldırtıcaktı. Bir duşa girdi ve yarın okula geç kalmamak için uyumaya çalıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zor Düzlük
RandomAsosyal ve yakışıklı bir gencin lise hayatı. İyi veya kötü yorum yapmayı unutmayın. Okuduğunuz için şimdiden teşekkürler 😊