8

1.3K 276 130
                                    

Bilirsiniz, hayatı durdurmak gibi bir şansımız olsaydı bir 'stop' tuşu yeterli olabilirdi.

Ve bilirsiniz ki, böyle bir şey mümkün değildir.

Eğer birini kaybetmişseniz,toparlanmak kolay değildir.

Ve eğer kaybettiğiniz kişi,aşık olduğunuz kişiyse bu hiç kolay değildir.

"Herkesin aynı olmadığını düşünüyorum. Neden kimileri yüceltilirken,kimileri yok ediliyor."

Ve sesi boğuk bir tınıyla sadece bir kasetten kulaklarınıza doluyorsa,ona ulaşamıyorsanız ve ulaşamayacağınızı bildiğiniz halde çabalıyorsanız direnmek çok zor oluyor.

Taehyung için acının basit gibi gözüken ama çok derin yaraları olan bir tarifi vardı. Jung Hoseok...

Bu basit bir aşk değildi. Bugün 8. Ay ve 10. Dakikaydı. Bu, basit bir hikaye değildi.

Belki Taehyung için her şey normaldi. Ama Hoseok için bu hiç böyle olmamıştı,hiç ama hiç.

Her yeni kasedin konusunu dinlerken yaşadığı acının tarif edilemez boyutunu düşünüyordu. Zaten daha da öteye gidemezdi. Yaşamadığı şeylerin Taehyung'ta bıraktığı acı ile, yaşayan kişi olan Hoseok'un acısı bir olamazdı.

Dertlerini anlatırken birileri tek yapabildiğimiz motive etmek veya anladığımızı belirtmekti, anlamak mı? Kim yaşamadığı bir acıyı tüm çıplaklığı ile anlayabilirdi belki sadece bir tahminde bulunabilirdi hepsi bu.

"Hepimizin bir hayatı var. Çoğu kişiler daha çok anı biriktirirken çoğu kişiler için bu mümkün olmuyor. Ya da bazılarının biriktireceği güzel anıları pek fazla olmuyor."

Taehyung kasetleri her dinlediğinde boğazını sızlatan yumruya karşı ne kadar direnebileceğini bilmiyordu. Çoğunlukla nefessiz kalıyor, öksürme gereksinimi duysa bile kaskatı kesiliyor ve ancak ağladığı zaman kendine gelebiliyordu.

Bu basit bir şey değildi. Ölen birinin bıraktığı intihar mektubundan ne farkı vardı bu kasetlerin? Hiçbir farkı bulunmuyordu.

Hiçbir şey için geç olmamasını dilerdi.

Hayalini kurduğu beyazlar içinde yatan ölü bedenden öteye gidip cesaret ederek onun mezarını ziyaret etmek isterdi.

Ya da perişan haldeki ailesini...

Belki onun odasına gider ve kokusunun kaybolmadığını umduğu odasında günlerini geçirirdi. Nefes alan bir ölü olmak Taehyung'un artık daha iyi kavrayabildiği bir kavramdı.

"En basit bir iftira bile insanı sonu olmayan bir travmaya sokabilir. Acının boyutu önemli değil. Acı,acıdır. Kişiyi yaktığı kadarıyla vardır. Karşıdaki boyutunu anlayamasada kişinin içinde yaşattığı o alev var olduğu sürece,acı da vardır.

Bu kasetlerden sonra,alevime su döküp acılarımdan sonsuza dek kurtulmayı seçeceğim. Bu güzel... En azından bana yakışacağını düşüneceğim bir şey var. Kollarımda yer alacak olan jilet ve boğazımdan süzülüp inecek olan ilaçlar...

Çok mu konuşuyorum? Kusura bakmayınız... Kendime verdiğim bu son günlerde konuşmak ve acılarımı az da olsun azaltmak istiyorum. Ne kadar azalır bilemem. Bildiğim bir şey var.

Yok olacağım..."

Taehyung gözlerinde yerini alan inciler tek tek süzülürken elinde tuttuğu kasetçaları yatağın üzerine koydu. Vücudu titriyordu...

"Bugün iyi hissetmediğimi itiraf etmeliyim. Her sınav zamanı... Beynime dolan lanet anılar yüzünden ne yapacağımı şaşırıyorum.

Bugün anlatacağım kişi belki de bunu isteyerek yapmadı. Belki de bir tesadüftü bilemem ama tüm suç üzerime kaldığında her sınav zamanı hocaların gözünün üzerimde olduğunu hissetmek korkutucuydu.

Kim SeokJin...

Sınav kağıtlarını çalmasına rağmen tüm suçu üzerime attığında aldığım ceza o gün tüm sınıfları temizlemek değildi. Aldığım ceza, zaten okuldaki tüm öğrenciler benden nefret ederken birde öğretmenlerin önyargılarına ve nefretine sahip olmamdı.

Basit gibi gelebilir kulağa ama insan bulunduğu ortamda her baktığı gözde bir önyargı ve nefret görünce o alan dar geliyordu. Ben bunu hep yaşadım.

Neden yaşadığımı bilmiyorum. Maruz kaldığım bir iftiraydı,basit gözüken ama beni yaraladı.

Hayır diyemedim. Bu yüzden kendimden özür dilerim. İnsanların yaptığı her davranışta,hakarette sadece sustuğum için kendimden özür dilerim.

Sadece merak ediyorum. Sevilmek güzel şeyken,nefret niye?"

Olayın ayrıntısına inmemiş olsa bile Taehyung zaten bu kısa özetin ve bitişin yeterli olduğunu düşünüyordu.

Sahi, sevgi güzel şeyken neden insanlar nefrete yöneliyordu.

Ya da doğruları söylemek varken korkaklık yapmak,yalan söylemek ve bir hayatın yok oluşuna sebep olmak niye?

İftira basit bir şey değildi, maruz kaldığınız yalan dillenecek ve önyargılar bir çığ gibi büyüyecekti.

Hoseok, maruz kaldığı onca iftiraya rağmen gidebildiği yere kadar gitmişti. Ve hayatı katlanamadığı acılar sonucunda bitmişti.

Taehyung, Hoseok'un bulunmadığı isteği dillendirdi o gün.

"Umarım Kim SeokJin, hayat sana iftiranın ve yalanın yaşattığı acıları yaşatır."

Bol bol yorum yapın hadi *-*

7 Reasons Why :: Vhope ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin