Ben Cameron, Cameron Alexander Dallas.
Lavaboya zorla girip Veronica'nın köprücük kemiğini kestiğini görünceki duygularım anlatılamaz. İşte tam o sırada, nefesimin kesilip, bir daha gelmemesini istedim. Deli gibi kan akıyordu ve bileğini de kesmek üzereydi. Hareketsizdi. Sanki vücudu burada ama ruhu yok gibi.
Ona sarıldığımda jileti de elinden attım. Ayağımla biraz öteye ittim ve sıkıca sarıldım. İlk defa bu kadar çaresiz hissediyordum.
Şimdi Instagram fotoğrafına gelirsek, hepsi Peter'ın bir oyunuydu.
Peter; benim eski en iyi arkadaşım. Veronica ile çıkmaya başladığımızda onunla da arkadaşlığımızı bitirdik. Third wheel (mesela biriyle sevgilisiniz ve en yakın arkadaşınızı satıyorsunuz ilgileniyorsunuz ve yaninizdayken yalnız kaliyor) olmaktan bıkmıştı ve ben de o anki sinirimle tek bir cümle ile arkadaşlığımızı bitirmistim.
Peter aslında kardeşim gibiydi. Ortaokuldan beri en yakın arkadaşım. Ve tabi tek bir kız yüzünden onu bırakınca, Veronica'dan, hatta benden de nefret etmeye başladı. Haklı da. Her ne kadar özür dilesem de dinlemedi.
Benden intikam almak amaçlı bir oyun yapmış. Şu anki en iyi arkadaşı, yani Matthew, ve aynı zamanda Veronica'nın kuzeni de bu oyunun içindeydi. Aslında pek öyle diyemeyiz. Peter onu kandırmıştı.
Peter, Matt'in tüm sosyal medya hesaplarının şifrelerini biliyor. Onun hesabına girip benim Emma ile olan fotoğrafima yorum atmış. Ve Matt'i de bir şekilde kandırıp benim şifremi almış. Benim adima kendisi yorum atmış. Benim şifremi nerden biliyor derseniz, bunun cevabı şimdilik yok.
(Attığım fotoğraf buydu )
Konuşma aynen şöyleydi; ben fotoğrafı attigimda, Peter bunu fırsat görüp hemen "dostum, yeni kız arkadaşın mı, V'ye ne oldu ya" diye yorum atmış. Sonra da benim hesabimdan benim adıma "ah evet, muhteşem değil mi ~~" diye kendisine cevap vermiş. Bu arada Emma, benim sadece ortaokuldan arkadaşım. Orada rastlaştık ve fotoğraf çekildik, tek olay bu.
Veronica bu yorumu saniyeler sonra görmüş ve beni baya aramış. Metrodan indiğimde 32 cevapsız arama vardı. Endişelenip onu tekrar aradım, açtığında ağlıyordu. Sessiz bir şekilde şunu dedi:
"Yeni sevgilinle yatakdaydın sanırım, kusura bakma, rahatsız ettim"
Her seyi o sırada anladım. Amsterdam'dan 1-2 gün erken ayrılıp onun yanına, tekrar eve gittim. Ne kadar açıklamaya çalışsam da inanmadı. Perişan haldeydi...
Pişman oldum, çaresiz kaldım; ve ilk defa kendimi yapmadığım bir şeyden dolayı bu kadar suçlu hissettim.
Özür dilerim Veronica, özür dilerim...