8

228 22 9
                                    

Uhmm hikayenin ismiyle kapağını yine değiştirdim ama bu sefer içime sindi *-*
Artık bir daha değiştirmek yok eheheu.
Herneyse yoonmin yazdım hani belki bakmak falan istersiniz canım değil mi =))
Bu haberi de verdikten sonra yazarınız gidiyor iyi okumalar ^^

*

Taehyung gittikten sonra bir süre daha bir şeyler anlatmaya devam eden jimin oldukça sıkılmıştı.
Jungkook'a ders anlatmak istemiyordu.
Hatta şu an onu evden göndermek istiyordu fakat arkadaşına kıyamıyordu işte.
Ona bunu yapamazdı.
Jungkook ise ders dinliyormuş gibi yapıp tüm zaman boyunca Taehyung'u düşünmüştü.
Birden masadan kalkıp gitmesi jungkook'un içine bir şüphe düşürmüştü.
Acaba benim gelmemden rahatsız mı oldu diye geçirdi içinden.
Onu rahatsız etmek istemezdi ama eğer gelmeseydi kendisi rahatsız hissedecekti.
Zaten isteksiz bir şekilde ders anlatan jiminin şu an orada bulunmasından hoşlanmadığını anlamak zor olmamıştı.
Aynı şekilde diye düşündü jungkook aynı şekilde ben de şuan burada olmandan hoşlanmadım jimin.
Oturduğu sandalyede doğrultu ve başını ani bir hareketle yan tarafa doğru çevirdi. (Hani şu meşhur hareketi var ya heh işte o dhfjfj)
Zoraki dersi bölen jimin'in telefonuna gelen mesaj sesi olmuştu.
Jimin eline aldığı telefondaki mesajı okurken hayır dedi hayır şu an olmaz.
Bakışlarını kapıdan çeken jungkook jimin'e bakmaya başladı.
Jimin yüzünde oluşan mutsuzlukla oturmuş elindeki telefona bakıyordu.
İstemeyerek de olsa kısık sesle sordu jungkook.
"Bir sorun mu var?"
Jungkook'un sorusuyla jimin bakışlarını telefon  ve jungkook arasında gidip getirdi.
En son ayağa kalktı ve kapıya doğru ilerlerken konuşmaya başladı.

"Benim gitmem gerek tae'nin daha sonra beni aramasını söyler misin?"

Başını evet anlamında salladı jungkook ve jimin'i kapıya kadar geçirdi.
Jimin gittiğinde ise rahatlamış hissediyordu.
Amacına ulaşmış olması onu oldukça mutlu etmişti.
Hala böyle hissediyor olmasını doğru bulmasa da hislerinden kaçamıyordu.
Odaya geri dönerken taehyung'un odaya dönmüş olacağını düşündü.
Fakat tuvaletten gelen hıçkırık sesleri onun odaya gitmesini engellemişti.
Kapının önünde durup dinlemeye başladı.
İçeride oldukça içten ağlayan bir taehyung vardı ve jungkook dışarıdan onun hıçkırıklarını dinliyordu.
Kaşlarını çattı jungkook
"Onu bu kadar çok üzen şey ne?"
Diye söylendi kısık sesle.
Daha sonra kendisinin bile şaşıracağı kelimeler döküldü ağzından.

"H-hayır ağlamak için fazla masum fazla güzelsin taehyung. Ağlamana izin vermeyeceğim."

Gözlerini birkaç saniye kapattı ve hala ağlamakta olan taehyung'a seslendi.

"Tae? Jimin gitti."

classmate • vkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin