1

32 1 0
                                    


Tek başıma oturduğum odamda kapı sesiyle irkildim. Haftalardır geldiği gibi gene avukat Mehmet Bey gelmiştir diye yavaş yavaş yürüdüm.Kapıyı açtığımda tahmin ettiğim kişi karşımdaydı.

'Hoşgeldiniz Mehmet Bey buyurun geçin' dedim. O da yabancılık çekmeden içeri girdi

' Merhaba Ecrin. Bugün sana güzel haberlerle geldim' dediğinde uzun zaman sonra içimde bir şeyler canlandı.

'Sizi dinliyorum. Anlatın lütfen güzel şeylere ihtiyacım var' dedim hissettiklerimi anlatmak için

'Yatılı bir okul buldum seni dönem ortası olmasına rağmen kabul ettiler' dedi Mehmet bey

Resmen bir okul beni kabul etmiş. Duyduklarımı idrak etmem biraz uzun sürdü. Sonra konuşmaya başladım.

'Ne zaman başlıyorum? Lütfen biran önce gideyim daha fazla bu evde yalnız başıma kalmak istemiyorum ' dedim cevap bekler bir şekilde

'Hemen başlayabilirsin ama ufak bir sıkıntı var' dediğinde ise derin bir iç çektim

'Sıkıntı mı' diye sordum

'Orası bir erkek lisesi'

ne!

'Erkek lisesi mı?' diye sorarak duyduğumun doğruluğundan emin olmaya çalıştım

'Evet erkek lisesi ama hemen kestirip atma. Biliyorsun ki tek şansın o okula gitmek. Yoksa bir dönem daha açıkta kalacaksın unutma' diyerek ikna etmeye çalıştı beni.

'İstemiyorum. Orası bir erkek lisesi orda yapamam' dedim. Ne kadar erkeklerle iyi arkadaşlıklar kursamda hiç hemcinsimin olmadığı bir okul da olduğumu düşünmekte bile zorlanıyordum.

'Annen olsa tek okul fırsatını tepmene ne kadar çok üzülürdü bir düşünsene' diyerek Mehmet bey son kozunu kullandı. Biliyordu bu konuda ne kadar hassas olduğumu ve asla hayır diyemediğimi

'Annem...' dedikten sonra diyecek bir şey bulamamıştım

'Hala gitmek istemiyorsan ısrar etmeyeceğim' dedi.

'Peki. Kayıt işlemlerini halledin lütfen. O okula gideceğim' dedim ve lafı uzatmadan ayağa kalktım.

'Onları merak etme ben hallederim. Sen hazırlanmaya başla yarın okulda ilk günün' diyerek o da ayağa kalktı.

'Peki ben odama gidiyorum siz evin yabancısı değilsiniz kendiniz gidersiniz Mehmet Bey iyi günler. Yarın görüşürüz'

Hızlı adımlarla evin üst katından üç tane büyük boy bavul aldım. Annemle beraber bu bavullarla yaptığımız seyahatler aklıma gelince gözlerim dolsada kendimi sıkıp yaşları geri gönderip ve odama gittim.

Bavulların iki tanesine kıyafetlerimi ve iç çamaşırlarımi, diğer bavula da çanta, ayakkabı ve ıvır zıvırlarimi yerleştirdim.

Saat ilerledikçe göz kapaklarım yavaş yavaş kapanmaya başladı. Bende kendimi yatağa bıraktım. Yarın zor bi gün olacağı için uykuya karşı gelmedim.


Yemekhane PrensesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin