Sığınacak bir yer

95 8 3
                                    

Etrafta koşuşturmaya başladım bi insan, bi ev, bi iz arıyordum. İnsan kalıntısı olabilecek herhangi birşey. Çok korkuyordum ne yapacağımı bilmiyordum heryer karanlık şekilde uzanan ağaç ve sarmaşıklara doluydu, hiçbir ses yoktu etrafta bi hayvan kalıntısı bile yoktu. Ben nereye düşmüştüm böyle, ne yapacaktım? Oturup düşünmeye başladım korkudan düşünemiyordum bile, aklımı kaçıracaktım bi süre sakinleştikten sonra sığınacağım bi yer aramaya başladım, benden başka ses çıkaran ve hareket eden kimse yoktu etrafta. Yürümeye devam ettim, az sonra düzlük bir alan buldum burada çadır kuracaktım. Vakit kaybetmeden işe koyuldum korku içinde dinlenmem gerekti sabah olmasını beklemem gerekti ki, ki normalde gündüz olması gerekiyordu şu an. Acaba güneşi görecekmiydim onu bile bilmiyordum ama dinlenmem gerekiyordu, çadırımı kurdum ateş yaktım susamıştım 1 günlük su ve erzağım vardı yanımda, delirerek ölmezsem açlıktan ve susuzluktan ölecektim. Çadırın önünde ısınmaya çalışıyordum o sıra etrafı gözetlerken tam karşımda bir çift kırmızı göz vardı çok korkuyordum, hemen panikle çadıra girdim cenin pozisyonunda uzanıp kafama kadar battaniye örttüm acaba deliriyormuydum? Öylece uyuya kalmıştım uyandığımda hala etraf karanlıktı gözler ise yoktu gitmişti bi anlık rahatlama yaşarken, onu gördüğümde rahatlamam kursağımda kalmıştı, ne olduğunu bilmiyorum ama 2-3 metre boyundaydı, kırmızı gözlüydü içimden dua okumaya başladım gözlerimi kapadım korkudan yere yığılmıştım. 2 dakika sonra uyandım gitmişti bende hemen burdan gitmek için toparlanmaya başladım artık deliriyordum, çadıra girdim ki birde ne göreyim, kağıtta bir not vardı "hiçbir çıkış yok evlat hiçbir çıkış yok" yazıyordu bu sefer kesin deli olucaktım ne yapacağımı bilmiyordum. Sinirlenmiştim çıkıp bağırmaya başladım "kimsin sen kimsiiiinnnn" tüm eşyalarımı toplayıp oradan hemen ayrıldım yürümeye devam ettim birkaç dakika sonra bi ağaç üzerinde bir not daha buldum " hazırmısın? " neye hazırdım? Ne anlatmak istiyordu? Kendi kendime umursama düşünme demeye başladım. Yürüyordum ve mutluluktan çıldıracağım bişey oldu, güneş doğmaya başlamıştı, mutluluğum orayı görene kadar sürdü. Acaba bu yıkıntı ev kime aitti?

LANETLİ ORMANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin