Bölüm-5: Kurt Dişine Kan Değdi

14 2 0
                                    

                  --- 4 gün Sonra ---
     - Doktor bey, lütfen durumları hakkında bilgi verir misiniz?.
    + Yakınlık dereceniz nedir?.
    - Ben Harun'un kuzeniyim.. Ali'yi de tanırım ama, mahalleden arkadaşım olur..
    + Herhangi başka yakınları yok mu?.
    - Var ama şuan onların olaydan haberi yok.. Bir süre de söylememeyi düşünüyoruz..
    + Normalde bu durumda size bilgi veremem ama durumları ilk geldiklerinde çok ciddiydi.. Her ikisi de kafaya çok darbe yemişlerdi ve iç kanamaları vardı.. Fakat şuan gayet iyiler ve birkaç güne yoğun bakımdan çıkarlar..
     - Teşekkür ederim doktor bey, Allah razı olsun..
     Furkan aldığı haberden memnum şekilde dışarıda bekleyen arkadaşına doğru yürüdü.. Yaşadığı mutluluktan durumlarının iyi olduğu anlaşılmıştı..
      - Hadi Yunus, gidip yemek yiyelim.. Kaç gündür düzgün birşeyler yiyemedim..
      + Yiyelim kardeşim de durum nedir bahsetmedin..
      - İkisi de iyiymiş zalımların.. Korkuttular bizi biraz ama olsun.. Uyansınlar da polisten önce sorguya alacağım onları.. Neymiş bu başlarına gelen..
      + Hayırlısı kardeşim..

           -- -- -- -- --                -- -- -- -- --

      Uzunca bir koridordan süzülen bir ışık vardı.. Koridorun sonu görünmüyordu ve tam sonunda bi insan silueti vardı.. Yavaş yavaş ve yorgun adımlarla oraya doğru yürümeye başladı Ali.. Neredeydi?. Koridorun sonundaki kimdi?.
       Başında şiddetli bir ağrı hissediyordu.. Işığın etkisiyle gözlerini iyice kısmıştı, neredeyse açamıyordu ve ışık başının daha fazla ağrımasına sebep oluyordu.. Koridorun sonunda doğru yaklaştıkça karşısındaki kişinin kim olduğunu fark etti.. Karşısındaki kişi boks antrenörü Kerem Hocaydı!. Başı önüne eğik vaziyette ayakta duruyordu.. Ayak seslerini duymuş olmalıydı ki, kafasını kaldırdı ve derin derin Ali'ye bakmaya başladı..
       Bir anda kenara çekildi ve arkasında başka biri belirdi.. Bu bildiği adıyla köfteci Fatih ustaydı!. Kendisini eğiten ve onu devlet için çalışan gizli bir birim adına yetiştiren kişiydi.. Kendisini eliyle çağırıyordu.. Ali yanına doğru yaklaştı ve o esnada konuşmaya başladı:
       - Bizim ırkımız ne evladım?.
      + Türk'üz, Fatih ustam..
       - Türkleri ne temsil eder evladım?.
      + Bozkurt, Fatih ustam..
       - Kurt dişine kan değdi evladım.. Bundan böyle savaş başladı.. Dediklerimi iyi düşün ve Devletin, Milletin, Vatanın, Bayrağın, Dinin için savaşmaya hazır ol.. Dişine kan değen bir kurt gibi ol ve düşman sürülerini yok et.. Aksi takdirde ne üstünde yaşadığın şu toprağın ne de alıp verdiğin nefesin bir hükmü kalmaz..
        Bir anda derin bir çınlama sesi başladı Ali'nin kulağında.. Görüntü git gide kayboluyordu ve en sonunda kapkaranlık oldu..

            -- -- -- -- --                -- -- -- -- --

       - Açtı, açtı!. Ali gözlerini açtı!.
      Odanın içinde herkes sevinçliydi.. 10 gün süren zorlu mücadeleyi zaferle tamamlamıştı Ali.. Güçlükle gözlerini açtı ve etrafındaki insanlara şaşkın şaşkın bakmaya başladı.. Hastanede olduğunu anlamıştı fakat başındaki müthiş ağrı bir türlü mantıklı düşünmesine izin vermiyordu..
       Bir anda beyninde şimşekler çaktı.. Otomatik silah sesleri, insanların çığlıkları ve devrilen minibüs.. Düşündükçe başındaki ağrı daha da artıyordu fakat başka birşey daha vardı ve onu da hatırlamalıydı.. Gözlerini kapattı ve kendisini sıkmaya başladı.. Bir anda gözleri pörtlemişçesine açıldı.. "Harun" diye bağırmak istediyse de sesi tam çıkmamıştı.. Harun da yanındaydı ve durumunu öğrenmek istedi.. Orada bulunanlar hemen müdahale ettiler ve sakinleştirdiler.. Harunun iyi olduğunu, onun da uyandığını duyduğunda ancak sakinleşebilmişti.. Şimdiyse aklında başka bir şey vardı.. Gördüğü rüya..
       Kurt dişine kan değdi denmişti kendisine ve kurt kendisiydi.. Kazadaki saldırının hedefi kimdi ve saldırganlar kimdi.. Bir an önce bu yatalak halden kurtulup durumu öğrenmeliydi.. Zira artık savaş kapıları açılmıştı..

Kurtlar Ve KartallarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin