1

223 13 11
                                    

Kelimelere bile dökemediğim bu mutluluk ile kahkahalar atarken annemin kötü haberi herşeyi yıkıp kül etmişti. O sevgi ve şefkat dolu sesiyle ;

-Tatlım babanın işleri nedeniyle Ankaraya taşınıyoruz. Artık okuluna ordaki Talay Kolejinde okumaya devam ediceksin.

-Ama anne..
Ben burda Sina ile birlikte mutluyum. Gitmek istemiyorum.

-Kalmayı bende çok istiyorum. Elimden geleni yaptım ama babanı biliyorsun kararı kesin..

-Peki siz gitseniz anne. Ben okuluma burda devam ederim.

-Bunu baban ile konuşmam lazım izin verirse kalırsın çiçeğim..

Annemle konuşurken sesim ağlamaklı çıkmıştı ve bunu farkettiğini düşünüyorum. Babam, işi için şehirden şehire gider. Bazen yurt dışına çıktığı bile olmuştur. Şu ana kadar hiçbir zaman babamın işi için bir yere taşınmak zorunda kalmamıştık ama şimdi niye böyle oldu bilmiyorum. Ben boş boş bir noktaya bakıp düşünürken Sina bana büyük bir üzüntü ile bakıp sırtımı okşuyordu. Onunda gitmemi istemediğini biliyorum çünkü ikimizde birbirimizi çok seviyoruz. 6 yaşından beri büyük bir dostluğumuz var ve şuan 18 yaşındayım. Adım Beyza. Soyadım Silva. Soyadımın Silva olmasının nedeni ise babamın İsviçreli olması.. Babam ile annem evlendiğinde babam türkçeyi bilmiyormuş ama annem ona öğretmiş. Annemin yabancı dili baya bi iyi. Eğitimini almış ve şuan İzmir Sağlık kolejinde ek ders olarak yabancı dil eğitimi veriyor.

Durumumuz çok iyi ve ailemi herşeyden çok seviyorum. Ailem yanı sıra Sina da benim herşeyim. O olmaz ise ben bir hiçim. O da aynısını düşünüyor.

Bugün 3 Haziran ve benim doğum günüm. Bu yüzden çok mutluyum. Sina ve diğer sevdiğim arkadaşlarım benim adıma bir parti düzenlemişler. Hatta bir mafya korumasının büyük bir barında. Bu koruma daha önce hiç kimseye bu barı kiralamazmış ama bizimkiler üstüne gidince özellikle Sina, bu sefer büyük bir miktar paraya kiralamışlar...
''Senin için herşeyi yaparız'' diyen Elifin sesini duyunca az olsada irkilmiştim. Elif ve Eda gelmişti. Elleri dolu dolu poşet, her bir poşetin içinde çeşit çeşit abur cubur vardı.

-Kızım siz ne kadar verdiniz bunlara?

Elif konuşacak iken Eda;
-Biz bunlara tam- bi dakika ne oldu bu Sinaya?
Diyerek lafını yarıda kesti.

Sinaya döndüğümde gözünü bir noktaya dikmiş öylece bakıyordu. Sanki aklında çok önemli birileri vardı ama kötü şeyler olduğu kesin. Çünkü gözleri dolmuş ve birazdan ağlayacak gibiydi..

-Kanka! Ne oldu ne düşünüyorsun?
Dediğimde biraz irkildi ve kıbırdanıp kendine çeki düzen verdi.

-Birşey yok kanka. Ne olabilir ki?

-Hiçbirşey bilmiyormuş gibi konuşma. Birşey olduğunu biliyorum.

-Off.. Tamam anlatacağım. Sen kazandın.. Aa bizim kızlar gelmiş neden söylemiyorsun?

-Şimdi konuyu değiştirme ve anlat bakalım ne oldu?

-Kanka bak şimdi. Benle Doğan bu bar için anlaşmaya gitmiştik. Bu koruma Doğanın da korumalık yaptığı yerde çalışıyormuş. Bunlar da birbirlerinden nefret ediyorlar. Nedeni neymiş biliyor musun? O da beni seviyormuş. Tam bana açılacak iken ben Doğan ile çıkmaya başladım ve o günden bu güne hem bana hemde Doğana büyük bir gıcıklığı var. Bize birşey yapacak diye çok korkuyorum..

-Kankam benim. Korkma hiçbirşey yapamaz. Yapabilir mi zannediyorsun. Baban gibi biri varken gücü yeter mi onun?

-Yeter de artar Beyza. Onun patronu benim babamdan daha zengin ve daha genç. Üstüne üstlük babamın en büyük düşmanı..

-Ya Sina korkma diyorum birşey yapamaaz..

Sina çoktan ağlamaya başlamıştı. Sıkıca sarıldım ve çenemi başının üstüne koydum. Sırtını okşayıp teselli etmeye çalıştım ama nafile. Sina hiçbir şekilde susmuyor ve tekrar tekrar korktuğunu dile getiriyordu.
Bu olanların benim yüzümden onduğunu biliyordum ve bende çok korkuyordum. Ya gerçekten ona zarar verirse?

-Sina ben bu konuyu babamla konuşup tartışıyım. Belki onun bir yardımı olur.

-Hayır kanka sakın. Babanı da bu işe karıştırma.

-Ama kanka.. Yoksa..

-Lütfen kanka. Sende azcık değerim varsa yapma..

-Öyle olsun bakalım..

Biz konuşurken Elif ile Eda öylece durmuş şaşkın şaşkın bize bakıyorlardı. Herşey onlara inanılmaz derecede garip gelmişti anlaşılan.

Aynı anda konuştular :
-Bizde yardım edebiliriz?

-Teşekkürler kızlar ama bu işin içinden tek başıma kurtulabilirim.

O anda kapı çaldı ve kimse açmayınca annemin gittiğini anladım ve kapıyı açmak için kalktım. Her kimse kapıya üst üste vurup aynı anda zili çalıyordu. Kim olabilirdi ki? Korkumu yenip kapıyı açtım. Açar açmaz üstüme düşen Doğanı görünce çığlık attım ve bizim kızlar aşağıya indiler.

Doğanın yüzü kan içindeydi. Ne yapacağımı bilemeden onu kaldırmaya çalıştım. İçeri girdirip koltuğa uzandırdım. Sina Doğanı görünce ağlayarak yanına koşturdu.

Sina:
-O yaptı dimi aşkım?

Doğan soruya karşın başını salladı ve az da olsa konuştu.

-Ondan uzak dur aşkım. Çok tehlikeli hatta çok..

Onlar konuşurken bende pamuk getirdim ve yüzünü sildik. Bir süre yanında kaldık ve ona göz kulak olduk. Çok kötü durumdaydı. O adam onu mahfetmişti. Anlaşılan artık polisiye maceralar başlıyor.

-Ben polisi arıyacağım Sina, bu böyle olmaz.

-Beyza sakın arama işler daha kötüye gidebilir.

-Tamam kanka aramıyorum ama bu yaptığını yanına bırakmayacam..

-Hiçbirşey yapamayız Beyza hatta hiçbirşey..


ARKADAŞLAR ELİMDEN GELDİĞİNCE GÜZEL YAZMAYA ÇALIŞTIM UMARIM BEĞENİRSİNİZ VE KEYİFLE OKURSUNUZ. İYİ OKUMALAR..
😘😘😘😘🌹💫

Beşinci Mev'sim: MAFYA KORUMASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin