Ben:JACK!!!!
Diye bağırınca yolda kavga eden Poyraz ve Jack 2 saniyeliğine bana baktılar... Sonra Poyraz bundan istifade Jack'e yumruğu geçirdi..
Koşarak yanlarına gittim..
Ben:Poyraz... dur!
Poyraz:O..o..o benden Damla'yı alacaktı...
Ben:Manyak mısın ya?! Bırak çocuğu...Poyraz a daha çok yaklaştım ve yerde bir bıçak gördüm.
Ben:Poyraz! Bırak dedim!
Yerdeki bıçağı hızla aldım.Ama Poyraz hâla Jack'e yumruk atıyordu çocuğun yüzü kanlar içindeydi..
Ben:Poyraz sana son kez diyorum. Bırak çocuğu!
Poyraz:Sen karışma!Poyraz a yaklaştım ve omzundan tuttum kendime çevirdim.Yerde bulmuş olduğum bıçağı 2-3 kez karın bölgesine sapladım... Poyraz eli ile omzumu sıktı sonra dizlerinin üstüne çöktü...
Benim ise ağzım açık bir şekilde hem gözlerimden yaş akıyor hem de kan olmuş ellerime bakıyordum.
Jack koşarak bizim kızları çağırmıştı.
Gözlerimden akan yaşı durduramıyordum. Kızlar dona kalmış bana bakıyorlardı.
Bir an kızlara baktım sonra Poyraz a baktım. Kafamı iki yana sallayıp arkama bakmadan koşmaya devam ettim.
Gördüğüm ilk ara sokağa girdim. Duvara yaslanıp ayaklarımın üstüne oturdum ve gözyaşlarımın serbestçe akmasına izin verdim.
Ağlayışımın sonunu baş ağrısı aldı. İki elim ile kafamı arasına aldım. Yavaşça gözlerim kaydı..
Damla'nın Ağzından;
Jack nefes nefese bize olayı anlatırken kızlarla yola doğru koşmaya başladık.
Ekin bir bize bir de Poyraz a baktı sonra koşarak gitti. Ben de arkasından gidecekken Jack beni tuttu. "Hayır" anlamında kafasını salladı..
Ezgi ve Tuğba 112 yi aradılar. Şeyda ile ben ise Poyraz ın başında bekliyorduk. Ekin in nerde olduğu hakkında hiç bir şey bilmiyorduk...
Ambulans geldi, Poyraz ı ambulans a bindirdiler. Ezgi ve Tuğba, Poyraz ile gittiler. Jack ise kendi arabası ile ambulansı takip etti..
Şeyda ile ben ise Ekin i aramak için sokakları dolaştık.
Ben:Ekiiinn!!! Nerdesin?!
Şeyda:Ekiinn!! Hadi çık ortaya!
Ağlama sesi duyunca Şeyda yı dürttüm.Ben:Ağlama sesi geliyor. Şu taraftan.
Şeyda:Hadi gidelim..Koşarak ara sokağa girdik.
Bem:Şeyda buldum! Buldum!
Şeyda ile koşarak Ekin in yanına gittik.
Şeyda:Ekin! Ekin! Uyan tatlım! Ekin!
Ekin uyanmayınca bir kolundan ben diğer kolundan ise Şeyda tuttu.
Yavaşça kaldırıp eve yürümeye başladık.
Tuğba'nın Ağzından;
Sonunda hastaneye varmıştık. Ambulansta ilk müdahaleyi yapmışlardı. Poyraz ı ambulanstan sedye ile indirip hastaneye geçirdiler.
Jack te varmıştı. Arabasından inip yanımıza koştu.
Jack:O nasıl?(ingilizce ile)
Tuğba:Durumu ağırmış.(ingilizce ile)
Ezgi:İçeri girelim.Jack , Ezgi ye anlamsın bakışlar atıyordu.
Ezgi:İçeri... girelim.. diyorum..(ingilizce ile)
Jack:Hımm.. Tamam hadi(ingilizce ile)İçeri girdik, Poyraz ı yoğun bakıma almışlardı. Yoğun bakım kapısının önünde beklemeye başladık..
Ekin in Ağzından;
Gözlerimi açtığımda yatağımda olduğumu gördüm... Başım çok ağrıyordu elimle başımı kapattığımda , ellerimin hâla kan olduğunu gördüm.
Yataktan hızla kalktım ve aşağıya koşarak indim.
Ben:Biri bana bunun şaka olduğunu söylesin."ağlıyordum"
Ellerime bakarak konuşuyordum.
Ben:Bu bir şaka!
Bir elimi kafama vurdum.
Ben:Şaka olmalı, şaka olmalı " gittikçe daha çok ağlıyordum.
Damla ve Şeyda koşarak yanıma geldi. Damla ve Şeyda , ikisi birden bana sarıldılar.
Damla:Tamam... Ekin sakin ol!
İkisinden ayrıldım ve yere oturdum.
Ben:(daha çok ağlayarak) Şaka olmalı! Bu kadar kötü olamam dimi!? Ya da bu kadar vicdansız? Yapmamış olim ne olur!!
Şeyda:Ekin git elini yıka hayatım!!
Yerden yavaşça kalktım ve banyoya gittim. Aynanın karşısına geçtim ellerime baktım ve soğuk suyun altına soktum. Soğuk olan ellerimle önce boynumu sonra da yüzümü yıkadım. Gözlerimi sıkıca yumdum birden açtım ve kendime baktım. Kendi kendime konuşmaya başladım..
Ben:Gitmelisin Ekin! Sadece gitmelisin! Her ne kadar gitmek istemesende gitmelisin! Ailenin ve ailen gibi gördüğün arkadaşlarını korumak için kendini sınırlamak için gitmelisin!
Tuğba'nın Ağzından;
Yoğum bakım kapısının önünde oturmuş doktorun çıkmasını bekliyorduk ki sonunda çıkmıştı.
Koşarak doktorun yanına gittik.
Ben:Doktor Bey ! Hasta nasıl?
Dr:Hâla durumu kritik ama bıçak biraz daha içeri girseymiş karaciğerini delecekmiş. Ama hâla kurtulma riski az . Kusura bakmayın!Arkasından hemşire geldi...
Hr:Hastanın yakını kimler?
Ben:Biz ikimiziz! Neden?
Hr:Yarına kadar iyileşirse normal odaya alacağız.
Ben:Teşekkür ederiz...Ezgi elinde üç kahve ile gelmişti.
Ezgi:Acaba Ekin ne yaptı?
Ben:Herhalde ilk defa sinirine hakim olamadı.
Jack:Hayır, o içerde yatan çocuğa bağırdı ama o dinlemedi . O içerideki çocuk bıçak ile bana saldırmıştı. Ekin hayatımı kurtarmak için hayatını yaktı.(ingilizce ile)
Ben:Aslında zaten Poyraz dan gıcık alıyordu.(ingilizce ile)
Ezgi:Ama asla bunu yapmak istememiştir. Dimi??
Ben:Tabi ki de hayır! Sadece uyarmak istemiştir. Sonucunun bu olacağını tahmin etmemiştir yani! Her ne kadar kötü olsak ta iyi kızlarız ya!Birden odadan alarm çaldı koşarak hemşire odaya girdi.
İçeri de bir şey ler yaptıktan sonra kapıdan doktora seslendi.
Hr:Doktor Bey hastayı kaybediyoruz!! Doktor Bey!!
Doktor koşarak yanımıza geldi.
Dr:Ne oldu?
Hr:Nabız yok! Herhalde hastayı kaybediyoruz!!Hemşire içeri girmeden kolundan tuttum .
Ben:İyi olacağını söylemiştin!
Hr:Elimizde değil hanım efendi!Hemşire elimden kurtuldu ve içeri girdi.
Ezgi:Poyraz ölürse...
Ben:Ekin i bırakmayacağız . Ekin e katil damgası vurulmayacak . Ve o aşağılık herif uyanacak Ezgi!Ezgi yavaşça ağlamaya başladı. Ben de ona sarıldım. Ve gözyaşlarımı tutamadım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEHRİN IŞIKLARI!! (BTS)~(5NG)
Teen FictionSadece erkekler çete olacak diye bir şey yok . Kızlarında bir çetesi olur. Hem de daha sert , kızlar her ne kadar duygusal olsa da biz öyle değiliz. Acıma duygumuz diğer kızlara benzemez. Biz farklı 5 kızız. Her ne kadar güzel olsak da sert kızlarız.