Yavuz Burak denen adamı araştırmayı kafasına koymuştur o sırada ekipteki gündem maddeleri değişmeye başlar
Ateş :bu Yavuz komutanım nerde saatlerdir Yok ortalıkta
Mücahit: nerde olcak aga yengemizin yanındadır
Feyzullah : yengemiz kim abi
Mücahit: kim olacak oğlum doktor Bahar hanım
Fethi: valla yakışıyorlar
Feyzullah: yalnız komutanım Yavuz komutanım bunları konuştuğumuzu duyarsa hepimizi keser biliyonuz demi
Fethi: oğlum sadece biz konuşmuyoruz bunları bütün Karabayırın haberi var
Mücahit: istermisiniz bu ikisine şöyle davullu zurnalı bir düğün yapalım
Ateş : güzel güzel
Feyzullah: güzel filan ama o hayallerin içine birazdan Yavuz komutanım girecek
Yavuz alay komutanlığına gelir
Mücahit: hoşgeldiniz komutanım
Yavuz : hoşbuldum hoşbuldum
Ateş : ayıptır sorması nerdeydiniz
Yavuz : sana ne
Ateş : biliyordum zaten nerde olduğunuzu
Yavuz : işinize bakın oğlum siz
Ateş : peki komutanım eee komutanım şey sormayı unuttum Bahar hanım nasıl
Yavuz : ne Baharı
Ateş : onun yanından geliyonuz ya vurulmuştu diye biliyordum en son nasıllar
Yavuz : iyi iyide senin yine çenen düştü
Ateş : anladım komutanım
Yavuz telefonunu masaya koyup içeri gider ve yavuzun telefonu çalar arayan bahardır
Mücahit: şey komutanım yeng.. aman Bahar hanım arıyor
Yavuz hemen alır telefonu içeri gider bu sırada ekip kapıya sıralanır
Yavuz : alo Bahar
Bahar : Yavuz şey eğer uygunsan bi çay içelim diyecektim aslında daha önce teklif edecektim ama unuttum
Yavuz : az önce beraberdik bakıyorumda bir saat ayrı kalamıyorsun çok mu özledin beni
Bahar : hııı çok özledim ölüyorum hasretinden
Yavuz sırıtır
Yavuz : tamam geliyorum
Ekip hızla içeriye gider
Ateş : komutanım yine Yeng.. aman Bahar hanımın yanınamı
Yavuz : istersen çeneni topla kıracam birazdan
Ekip gülmeye başlar
