" Şüphesiz namaz edepsizlikten ve uygunsuzluktan men eder. " Ankebut Suresi 45.Ayet
Evet arkadaşlar, ayetimizden de anlayacağımız üzere konumuz namaz.
Bu konuyu seçmemin sebebi hepimizin namaz hakkında biraz daha bilinçlenmesi ve namaz kılmayan kardeşlerimizin namaza başlaması.
Nedir namaz?
Bir ibadet olduğunu hepimiz biliyoruz. 5 vakit olduğunu da.
Peki nasıl bir ibadet? Rabbimize soralım önce. Evet, Kur'an'a danışmaktan bahsediyorum. Kur'an'ı Kerim'de namaz "ikame" kelimesiyle birlikte geçer. İkame 'doğrultmak' demektir. Peki nasıl doğrulur bu namaz? Bu konuya gireceğiz. Rabbimizin en etkileyici ifadesiyle namaz " edepsizlikten ve uygunsuzluktan men eden" bir 'doğrultucu' dur.
Bir de Peygamber Efendimiz'e soralım. Bakalım o ne diyor? " Namaz dinin direğidir." Peygamberimizin bu hadisinde nasıl bir beyin fırtınası meydana getirdiğini anlamak için, o devirde direğin nasıl kullanıldığını bilmek lazım. O zamanlar çadır kurduklarında ortaya bir direk koyarlardı. Bu çadırın dosdoğru kalması için gerekliydi. Çadırın ayakta kalması o direğin varlığına bağlıydı. Peki direği çekip alırsak ne olur? Yerle bir olur. Yıkılır. Hem de üzerimize.
Şimdi anlıyor muyuz ne demekmiş " Namaz dinin direğidir." ? Çadır nasıl direksiz düşünülemezse, din de namazsız düşünülemez. Ama bu çok ciddi bir iddia diyebiliriz. Yani, ne var ki bu kadar önemli kılan namazı? Bir eğilip kalkmak nasıl benim dinimin direği olsun? Nasıl beni doğrultsun?
Evet, biz namazı tam da bu kadar yanlış anlamışız. Biz Allah Rasulünü, biz Allah'ı bu kadar yanlış anlamışız! Allah Rasulü neden geceleri ayakları şişene kadar namaz kılıyordu? İnsan zevk almadığı bir şeyi saatlerce yapabilir mi? Bıkmaz mı? Yorulmaz mı? Nasıl uykudan daha tatlı olabilir bu ibadet? Belki de bunu Allah Rasulünün diğer bir hadisi cevaplar.
" Namaz mü'minin miracıdır." Nesıl yani? Yani namaz Allah ile buluşmadır. Allah ki; Kainatın, zerreden kürreye, hücreden gezegene her şeyin yaratıcısı ve idare edicisi olandır. Allah, günde beş defa bizi huzuruna davet ediyor. Bu gitmesekte olur diyebileceğimiz bir davet değil kardeşlerim, Allah bunu şart koşuyor.
Neden peki? Kuluna zorluk olsun diye mi? Hayır, asla O'nu unutmayalım her namazımızla O'na verdiğimiz iman sözünü yenileyelim diye. Dünyaya aldanıp ahiretimizi heba etmeyelim diye. Dosdoğru olalım diye.
Namaz nasıl dosdoğru olur? Nasıl doğrultur? Peygamberimiz ve sahabelerin namazı nasıldı? Diriydi. Evet onlar namazlarını dosdoğru kılıyorlardı. Rableriyle buluşup muhabbet ediyorlardı. Onun lafzı olan Kur'an' Kerim'in ayetlerini namazlarında anlayarak okuyorlardı. Namazlarında "Semi'allahulimen hamideh" dediklerinde yüreklerinden geçen " Allah'ım hamdimizi işittiğini biliyoruz" oluyordu. Her secdelerinde " Subhane Rabbiyel Ala " deyişlerinde kalplerinde alt yazı geçiyordu. " Sen Allah'ım, tek yüce sensin. Tüm eksik ve noksan sıfatlardan münezzehsin."
İşte bu namaz onları doğrultuyordu. Bu namazdan sonra Rabbinin şah damarından daha yakın olduğu bilinci tazeleniyor ve tüm eksikliklerden uzak olan Allah'ın onları görmüyormuş gibi yaşayamayacaklarını biliyorlardı.
İşte namazı böyle dosdoğru kılan, dosdoğru olur, dosdoğru yaşar, dosdoğru ölür. Ve ancak dosdoğru olanların girebileceği cennete buyur edilir.
Peki bizi doğrultacak, doğrultacağımız bir namazımız yoksa ne yapacağız? Tabi ki dosdoğru bir namaza başlayacağız. Güzel yanı hiç eğri namazımız olmayacak.
