GÖMÜLÜ HARİTA

BÖLÜM 13:Elektrik Bombası

Selamün Aleyküm.Her hikayeye böyle başlayacam...

Cadıların şehri renksiz iğrenç bir şehir.Genellikle siyah ve gri tonları var.Bir canlı nasıl böyle bir yerde yaşayabilir anlamıyorum.Aralarında hiç bir samimiyet yok.Ben böyle bir yerde bağlasalar da durmam.Yol boyunca dikkatimi çeken tek şey herkesin bakışlarında aynı duygu olması.Hepsi korku ve endişe dolu gözlerle etrafa bakıyor.Nasıl desem hani annenizden gizli vazo kırdınız ve onun fark ettiği zaman ile sizin kırdığınız zaman arasındaki yerde bir korku vardır.Tarif edilemez.Cadıların gözlerinde de aynı duygu var.Ben cadıların bakışlarıyla oyalanırken şatoya gelmiştik.

Şato aynı filmlerdeki şatolara benziyor.Biraz korkunç bir şato.Şatoya her ne kadar cadı da olsak giremeyeceğimiz için hepimiz hazırlanmaya başladık.Şatonun tam kapısının önüne geldiğimizde iki görevli vardı.Bize tip tip bakmaya başladılar.Ben çoktan anıyı düşünmeye başlamış elektriği çıkartmaya başlamıştım.Berk "şimdi" diyince elektriği ellerime topladım ellerimi görevlilerden birinin üzerine getirdim.Elimi sımsıkı kapattım ve açtım.Diğer görevliyide melis halletmişti.Hemen içeri girdik.Önümüze bir tane daha muhafız çıkınca onu da burak halletti.Sonunda ikinci kata çıkabilmiştik.

İkinci katta beş tane muhafız vardı.Bu sefer elektrik topu yapmaya karar verdim.Anıyı düşündüm,elektriği ellerime verdim,iki elimi birleştirdim,kapattım ve açtım.Elimde oluşan elektrik topunu iki görevlinin ortasına getirdim ve elimi öne doğru ittirdim.İki tane görevli gitmişti.Bir görevliyi uzay döverek diğer ikisini berk fil olarak halletti.Sonunda şatonun son katına çıkabildik.Biraz daha yürüdükten sonra tanıdık bir ses duydum.Bu ses evet alevin sesi bu.

Bizimkilere "bu alevin sesi değil mi?" dedim.Hepimiz sesin geldiği kapıya doğru yürüdük.Yürürken önümüze üç tane  muhafız çıktı.İkisini burak birisini de melis halletmişti.Kapıyı dinlemeye başladığımızda şu sesleri duyduk:

"Evet efendim yıldırım omzuna geldi.Merak etmeyin sadece bir gün boyunca ağrı çekmiştir.Söylemem gerekiyor çok güçlü.Yıldırımı hapşurmasaydı isabet ettirecekti.Söylemeliyim ki ben bile üçüncü deneyişte isabet ettirebildim.Seçilmiş kişi olmasının yanında kararlılık duygusu da olunca fazla güçlü oluyor.Karşımızda çok güçlü birisi var."

Alev susunca başka bir kadın konuşmaya başladı.

"Peki casusun bize verebileceği başka bilgiler var mı?"

Aha zurnanın zar dediği yere geldik.Bakalım casusun kim olduğunu öğrenebilecek miyiz?Alev cevap verdi:

"Çok fazla bilgi vermedi.Kızın ben gittikten sonra kendini iyice geliştirdiğini ve kraliçenin ona bir kaç hareket gösterdiğini söyledi"

Ulan şu saraydaki casusu bir bulim kimse elimden alamaz.Karşıdaki kadın konuşmaya başladı:

"Tamam.Sen çıkabilirsin."

"Emredersiniz efendim."

Hepimiz pozisyonumuzu aldık.Alev dışarı çıkar çıkmaz berk ve burak onu tutacak uzayda etrafa yaydığı enerjinin yarısını içine çekecekti.Böylece alev bayılacaktı.Alev dışarı çıktı.Bizi görmesine şaşırmadan berk ve burak tuttu uzay da enerjisinin yarısını emdi ve alev bayıldı.Her şey tıkır tıkır gidiyordu.Hemen arkamızı dönüp koşmaya başladık buradan ne kadar çabuk çıkarsak o kadar iyi.Bir kat aşağıya indik kimse yoktu.Bir kat daha aşağı indik.İnmez olaydık.Ortalama 30 muhafız vardı.Hepimiz birbirimize baktık.Herkes hazırlanmaya başladı.Ben anıyı düşündüm.Elektriği ellerime topladım.İki elimi birleştirdim.Ellerimi sıkıca kapattım ve açtım.Oluşan elektrik topunu elimle öne doğru fırlattım.Berk su aygırına dönüşmüştü.Uzay enerjilerini emmeye çalışıyordu ama yapamıyordu.Burak ve melis takım halinde çalışarak muhafızlara saldırıyorlardı.Ben ardı ardına elektrik topu atmaya çalışıyordum.Muhafızlar giderek artmaya başlayınca bu işin böyle olmayacağını anlayınca kitapta gördüğüm ELEKTRİK BOBMASI'nı denemeye karar verdim.Kitapta yazanları hatırlamaya çalıştım.Yere çökün ve kendinizi küçültebildiğiniz kadar küçültün.Dediklerini yapmaya başladım.Küçülebildiğim kadar küçüldüm.Bedeninde büyük bir acı hissedince kendini aç diyordu.Bedenim o kadar çok acımaya başlamıştı ki kendimi açtım.Açtığım anda o kadar yorgun düştüm ki bilincim kapandı.Kapanmaması için savaşmıştım ama olmamıştı.