Ma Wolfie | Jikook

MW-15

Hayatımın özetini süslü cümlelerle, merak uyandıracak bir yazı stiliyle yazamazdım ben. Basit bir kurttum, basit şeylerden hoşlanırdım. Yalnız tek bir ayrıcalık vardı bu basit kurdun hoşlandığı şeyler arasında,

Jeon Jungkook

Dünyamı gözleriyle ele geçirip,
Yine gözleriyle dünyamı sele boğan adam
Benim alfam olan adam Jeon Jungkook

Ona basit demek küfür etmek gibi olurdu zira ben terbiyemi bozmaktan daima kaçınırdım. Peki ona ne demeliyiz o halde ?

Size zihnime dahi sığmayan alfamı sözlükteki eskimiş kelimelerle anlatamam. Şimdilik ona 'Jimin'in aşık olunası alfası' diyebiliriz.

"Jimin, uykun geldi senin hadi odamıza gidelim hm?"

Uykulu gözlerimle, yanımdaki alfama gülümsedim.

"Benim ne istediğim değil senin ne istediğin önemli. Gitmek istiyor musun ?"

Alnıma konulan öpücüğün ardından Jungkook öptüğü yere alnını yasladı.

"Kurtçuklar için uyku vakti."

Alayla söylediği şeye gözlerimi devirip ona yargılayan bir bakış gönderdim.

"Ne ? Komikti bir kere, sus anlamazsın sen."

Gözlerimi bir kez daha devirip ayağı kalktım ve odanın yolunu tuttum. Arkamdan gelen ayak seslerinden Jungkook'un peşime takıldığı belliydi.

Kapıyı açıp içeri girmeye çalışsamda kapı açılmayınca umursamadan cebimdeki anahtarı çıkarıp odanın kilidini açtım.

"Jun-"

Jungkook'a seslenip odayı onun mu kilitlediğini soracakken yatağımızda uyuyan Hoseok dilimin ucunda kalmasını sağlamıştı.

"Hoseok odamızda ne sikim işin var !"

Sinirli olduğu ses tonundan anlaşılan Jungkook beni geride bırakarak Hoseok'a ilerlemişti.

"Günaydın."

"Ne günaydını lan hödük herif !"

Kahkaha atıp Jungkook'un Hoseok ile tartışmasını izlemeye devam ettim. Yiyecek bir şeyler yok muydu ? Bu tartışmanın üzerine mükemmel giderdi.

"Aaa Jungkook "

"Ne işin var burda ?"

"Benim mi ?"

"Yok Jimin'in. Tabiki de senin gerizekalı."

Sabır istercesine ellerini sıkan alfamla daha fazla kahkaha atıp kendimi duvara yaslamıştım.
Tanrım çok eğlenceliydi onu bu şekilde görmek.

"Ha şey... hatırladım hatırladım. Ben buraya babam sizi çağırdı diye gelmiştim."

"Bu yatağımızda uyumanı açıklıyor mu ?"

Hoseok elini ensesine atıp utangaç bir gülümseme bırakmıştı neredeyse sadece yatak ve bir dolabın olduğu odaya.

"S-Sizi beklerken uyuyakalmışım özür dilerim."