Evet yine smut yazarken domatese döndüm. Evet yine smutum bombok oldu ckdkdldld birisi bana smut yazmayı öğretsin dkkdkdldl Hikayenin ortasında acaba penis yazsam ayıp olur mu diye düşündüm. Yani benden smutçu olmaz kardeşim.
Ha bu arada bu bölüm benden smut isteyen lula hanıma gelsin
İyi okumalar
"Ne konuşacaklar sence ?"
"Savaşı ne zaman başlatmaları gerektiğini, kabilede kaç alfanın bulunduğunu ve biraz bizi."
Jungkook'un son dedikleriyle gözlerimi kısıp ne demek istediğini çözmeye çalışmıştım. Bizden kastı neydi ? Neden bizi konuşma ihtiyaçları olsundu ki ?
"Biz mi ? Bizim onlarla bir alakamız yok ki."
"Evet farkındayım ama baban senin güçlendiğini gördüğünde benim de güçlendiğimi anlamış olmalı. Muhtemelen savaşta sadece beni bulundurmakla kalmayıp seni de savaşa katacak."
"A-Ama ben nasıl savaşabileceğimi bilmiyorum. Yani sadece hırlayıp omegaları kaçırabiliyorum ancak o savaşta çoğunlukla alfalar olacak, ne işlerine yarayabilirim ?"
Jungkook derin bir nefes alıp, uzandığı yatakta biraz daha yayılmıştı.
"Sen yanımda olduğun da, kurdum iki kat daha güçlü olacak. Mühürün etkisini biliyorlar ve bu yüzden seni savaşa alıp almayacaklarını konuşacaklar. Muhtemelen savaşta olacaksın Jimin. Kabul edeceklerine eminim ama kabul etmemelerini yeğlerim."
Alfamın stresle uzandığı yatağa ben de uzanıp elimi göğsüne yerleştirmiştim. Endişeliydik ikimizde ama en az endişeli olan kişi bendim sanırsam. Çünkü alfamın beni koruyacağına tüm kalbimle inanıyordum, ona güveniyordum hem de hiç kimseye güvenmediğim kadar çok güveniyordum.
"Bir sorun çıkmayacak Jungkook. Birlikte olduğumuz sürece, biz güçlüyüz."
Fısıltıyla söylediğim cümle alfamın beni kolları arasına almasıyla son bulmuştu. Kokumu ilk tanıştığımız günkü gibi içine çekerken dejavu yaşadığımı anlayıp kıkırdamıştım.
"Neye gülüyorsun sen bakayım ?"
Çocuksu bir tarzda bana soru yönelten Jungkook'la gözlerimi açıp, kahverengi gözlerin odağı olduğumu görmem bir olmuştu. Halimden memnundum. Hem kahverengi gözlerin odağı olmayı hem de mavi gözlerin odağı olmayı seviyordum çünkü bana bakan kişi alfam Jeon Jungkook'tu ve ben Jeon Jungkook'a aşıktım. Onun her halini kabullenip, her santimine gönül koymuştum.
"Tanıştığımız günkü gibi hissediyorum."
"Kokunu ezberlemek için seni durduk yere koklamaya başlamıştım değil mi ?"
Kahkaha atarak söylediği cümleye ben de gülümsememi ekleyip, romantik anı daha da güzel bir ana çevirmiştim.
Ama kısa sürmüştü bu romantik an. Çünkü sevişmemiz gereken bir konu vardı.
Dudaklarımız buluşturan alfamın beline bacaklarımı dolayıp daha fazlasını, daha sertini istediğimi belli etmiştim.
İstediğimi vermek için, gömleğini çıkarmakla başlayan Jungkook bir yandan benim pantolonumu çekiştirip çıkarmamı istemişti. Ben de alfamın istediği gibi pantolonumu bacaklarımdan ayırıp beyaz tenimi sergilemiştim, içindeki tutkudan dolayı gözleri maviye dönen bedene.
"Seni çok fena istiyorum."
Tişörtümü yırtarak çıkaran alfamın sınırına ulaştığını anlamıştım. Ne zaman sevişmek için öpüşmelerimize başlasak bir olayın çıkmasıyla bu işlemimiz yarıda kalıyor hale geliyordu, bu nedenle sabırsız alfamın neden bu kadar aceleci olduğunu anlamak pek ala mümkündü.
Jungkook baldırlarımdan öpmeye başlayarak yukarı doğru çıkmayı sürdürürken benden boğuk inlemeler kazanıyordu bu süreçte. Dilini vücudumun etrafında hissetmek beni delirtiyordu.
Üzerimdeki bedenin zevki hissederek yavaşça işini halletmek istediğini anladığımda kendime dokunmaya karar vererek elimi penisime atmıştım fakat alfam buna kızmış olacak ki ondan güçlü bir hırlama almıştım karşılığında.
Korkuyla yerime geri sinerken, Jungkook gittikçe koyu maviye dönüşen gözleri ile bana bakmıştı.
"Benim kontrolümdeyken kendine dokunmak yok omega. Alfana itaat et !"
Hızla başımı salladığımda Jungkook üzerimde olan son şeyleride çıkarmıştı, çoraplar ve boxer.
Hiç bir haber vermeden penisini deliğimden içeri sokmuştu sert darbeler eşliğinde. Tıpkı ondan istediğim gibi sertti.
Onun adını inlediğimde o da kalın sesiyle inlemişti.
"J-Jungkook daha f-fazla.."
"Ne istiyorsun kurtçuk ?"
"Biliyorsun..."
"Senden duymalıyım söyle !"
"Seni istiyorum alfam."
Daha seri hamleler yapmaya başladığı sırada inlemelerim daha da artmış ve zevkten gözüm döner hale gelmişti.
Sert darbelerin ardı arkası kesilmezken inlemelerim bütün odayı kaplıyordu. Sonunda içime menilerini bırakan Jungkook rahatlamış bir şekilde yanıma uzanmıştı.
"Bu... şu sıralar yaptığım en güzel şeydi."
Kıkırdayıp kollarımı ona sarmıştım.
"Merak etme bundan daha güzellerini de yapacağız."
••• Gençler fic'i biraz daha uzatayım mı ? Yoksa direk savaşa geçip finali yakınlaştırayım mı ?
Tşk.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
