-4-

4.8K 317 63
                                    

Herkes odadan çıkıyordu. Ve bende onları takip ediyordum. Geldiğim yöne doğru giderken arkadamdan birinin tüm ses tellerini kullanarak bağırdığını işittim;

"HEEEEY, ŞAŞKIN SURAT!"

Bakmak için arkamı döndüm. Ve bugün camın arkasında konuştuğum tavşan dişli çocuk olduğunu farkettim.

Bir dakika, bir dakika. O bana mı sesleniyordu?

"Heeeyyyy şaşkın suraaat!!!"

Hala aynı ses tonunda bana bakarak bağırıyordu. Diğer stajyerlerinde dikkatini çekmiş olacak ki, herkes benim baktığım tarafa bakıyordu.

Ah tanrım, lütfen buraya gelme.. Lütfen gelme..

Geliyor! Geliyor işte. Ahh...

Yanıma geldi ve önümde durdu. Hala bana bakıyordu. Diğer stajyerlere döndü ve gülümseyerek birşey mi var dercesine kaşlarını kaldırdı.

Onlarda mesajı almış olacak ki hemen arkalarını döndü ve yollarına devam etti. Şimdi sadece o ve ben vardık.

"Selam şaşkın surat."

Kaşlarımı kaldırarak ve gözlerimi açarak 'ne yapıyorsun' dercesine kafamı salladım.

Ve bana;

"Hey sakat mısın yoksa? Konuşamıyor musun?"

Bir kahkaha patlattım ve ;

"Saçmalama! Konuşabiliyorum tabii ki!"

"Ah ben de öyle düşünmüştüm" dedi ve yeniden sırıttı.

Ona bakarak;

"Evet ne istemiştin?"

"Ah evet doğru! Sadece korkuttuğum için özür dilemek istemiştim."

"Ah, öyle mi? Teşekkür ederim." Dedim ve kafamı eğdim.

"Ben Jung Kook bu arada. 2 senedir burada stajyerim."

"Ben de Seo Rin. Bugün stajyerliğimin ilk günü."

"Garip bir karşılaşmaydı ve bunun yanısıra hiç unutulmayacak kadar güzel bir karşılaşmaydı"

"Anlamadım?"

"Hiç!"

Öylece kaldık. Konuşma bitmiş miydi? Ee? Birşey demem gerekiyor mu? Neden şuan bu kadar garip hissediyorum? Biz şuan birbirimize mı bakıyoruz? Tanrım ne oluyor burada böyle?!

Tamam atmosferi dağıt Seo Rin..

"Iıı, şey benim gitmem lazım. Yurt odama bakacağım. Kızlarda bekliyordur. Tanıştığıma memnun oldum." Diyip eğilerek selam verdim.

"Ben de öyle şaşkın surat. Kendine iyi bak"

Biraz daha bakıştıktan sonra arkamı döndüm ve yürümeye başladım. Hala arkamda olduğundan eminim.

Şirketten çıktım ve yurt binasına doğru yürümeye başladım.

Tanrım! O çocukta neyin nesiydi öyle. O ortam, o atmosfer.. Ah kendine gel Seo Rin kendine gel. Yanaklarıma vuruyordum. Oh yüzüm mü yanıyordu benim? Neden bu kadar sıcak..

Her neyse.. Tamam. Unut olanları. Hadi odamızı görelim!

Binaya girdim ve odamın olduğu kata çıktım. Kızlar çoktan iyi yerleri kapmıştı. Ahh, bugün 2. defa geç kaldım ve önemli şeyleri kaçırdım..

Odayı gezinirken içeri Mina denen kız girdi.

Ona döndüm ve;

"Ah, merhaba!~"

Bana düz bir sesle;

"Bence Jung Kook'dan uzak dursan iyi edersin."

Olaylar başlıyor mu ne!!!! Başlasın artık bencede... o zaman vote tuşlarına!!!!!!!!~♡

SOUL-MATE • jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin