Bir istasyon var. Gelmeyenleri beklendiği bir yer.
To Dø- Dust It Off
BÖLÜM:1 KENDİNİ DENİZDE BULMAK //
Acıyı hissediyorum. Her bir zerremde sanki... Kan yerine acı ve dert akacak bedenimden. Bağırmalar, aşağılanmalar kulaklarımda çınlıyor. Sevilmiyorum sevmiyorum da. Yalnızlığın kraliçesi olmanın getirileri... Gerçeği söylemek gerekirse bunlar getiriyordu yalnızlığın kraliçeliğini. İnsanların saçma sözleri eskisi gibi yakmıyor canımı. Hislerimi acıtmıyorlar artık. Çünkü güvenmiyorum, hayal etmiyorum ve yaşamayı tercih etmiyorum. Kalbim çarpıyor sadece. Kalbim hala atıyor diye yaşıyor sayılır mıyım? Bedenen yaşıyorum, ruhen ise kendimde değilim. Biliyorum daha çok gencim, biliyorum yaşayacak dolu dolu anılarım olacak. Birkaç anı için yaşamak değer mi? İşte orası benim için bir tür muamma. Vücudumun yüzde yetmiş beşi su değil de dert gibi. Daha kendi dertlerime çare bulamıyorken başka insanların sorunlarına çözüm arıyorum çok garip değil mi? Ondan on bire geçerken gerçekten kötü bir tercih yapmıştım. Elimdeki kâğıda bir şeyler yazmayı bıraktım ve bana sorununu anlatan adama döndüm.
"Yaşamak istemiyorum. Dertler her yerdeler ve benim tutunabilecek kimsem yok. Anlıyor musun beni?" Ölüm hastalar için basit bir çıkıştı. Onlara göre dertlerin bitmesiydi. Diğer tarafa gidip gelmedikleri için kolay geliyordu. Hâlbuki diğer tarafta da dertler bitmiyordu. Koltukta geriye yaslandım ve adamın gözlerine içine bakarak sakin bir ses tonunda konuştum.
"Ölüm bir çıkış değildir Semih Bey. Bir kaçışta değildir bana sorarsanız. Sonuçta bir dertten başka bir derde atıyorsunuz kendinizi. Sadece boyut değişiyor. Böyle düşünmenize yol açan ne?" Adam bir an ruhsuzca gülümsedi. Basitti sebebi, acı çekiyordu. Bende yaşamak istemiyordum ama insanları yaşatmak zorundaydım. Ne diyecektim adama? Çok haklısınız yaşamaya değer hiçbir şey yok bence de intihar mı etsek mi diyecektim?
"Yanlış soru doktor hanım. Kim ölmemene sebep desen sohbeti daha kısa tutarız eminim. Herkes ölmeme sebep ailem, kardeşlerim, çocuklarım. Herkes beni çıldırtmaya çalışıyor ve ben artık deliriyorum. Her gün kendime deli olmadığımı tekrarlıyordum ama artık bunu yapmıyorum. Çünkü biliyorum artık bir deliden farkım yok." Kaşlarımı çattım. Bana farklı sebeplerden dolayı gelen insanlar tanıyordum. Ama ölüm için bana gelen birini ilk kez görüyordum. Bu ilkti ve ilginçti. Önümdeki kâğıda hastanın adını ve soyadını yazdım. Semih Güven. Bipolar bozukluğu. Son aşama ağır depresyon. Ölüm düşünceleri.
"Neden peki? Sizi sevmediklerini mi düşünüyorsunuz? Size kötü mü davranıyorlar? Onlarla alakalı bir olay mı yaşadınız?" Arkamdaki duvara birkaç saniyeliğine daldı ve gitti. Bekledim. Her şeyin gözlerinin önünden geçip gitmesini, olayları tekrar yaşamasını izledim. Bekledim her şey bittikten sonra şuan olduğumuz zamana dönmesini. Döndü ve gözlerini bana çevirdi.
"Çünkü kimse beni ve dertlerimi sevmiyor. Dert olanlar onlar aslında ama dinlemiyorlar bu yüzden dertlerin aslında kendileri olduğunu bilmiyorlar. Ben de son çare size geldim. Kimse dinlemiyor beni dinlese bile anlamak için değil. Ben sizden bu durumu düzeltmenizi istemiyorum. Sadece dinlemenizi istiyorum. Ben bununla yaşamayı öğrendim. Sadece ölüp gittiğimde kimse hikâyemi bilmiyordu dememek için geldim." Psikolog olduğum günden beri ilk kez böyle bir adamla karşılaşıyordum. Bir ailesi vardı ve çocukları. Adam elli beş yaşındaydı. Kim bilir ne yaşamıştı? Bu hikâyeyi bana anlatacağı için heyecanlıydım. Çünkü bir daha böyle bir adamla doktor hasta ilişkisi kuramayabilirdim. Ellerimi birbirine kenetledim ve dirseklerimi masaya dayadım. Adam ise gözlerini saate çevirdi.
"Süre doldu doktor hanım." Ben kaşlarımı çattım. Ben genelde hastalarımı diğer seansla alakalı bilgilendirmeden önce bir yol kat ederdim. Ama bu adamla bırakın ilerlemeyi konuşmayı bile zor başarmıştım. Masanın üzerinde dağınık halde bulunan kâğıtları topladım ve masaya vurup çekmecenin içine koydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Gidenler
Teen FictionDüşünceler, Sıradan insanların cehennemi olabilir. Sıradan dediğimiz insanlar, Sıradışı bir hayat yaşıyor olabilir. Görünenler her zaman Gerçek olmayabilir de. Belki de her insan bir parça delidir. Ondandır belki bu gerçekleri görememe... Deniz h...