Dünya'nın Yalanları

39 2 2
                                    

       Nargileden bir duman daha alırken aklıma dün haberde gördüklerim geliyordu. Acaba arkadaşlarım da haberleri görmüşler miydi?

       Berkin aklında bu düşünceler varken Enes ve Ömer tavla oynuyorlardı. İkiside toplama aşamasındaydılar fakat Ömer'in dört Enesin bir taşı kalmıştı. Ömer zarları iyice salladıktan sonra düşeş atmak için içinden dua ediyordu. İlk zar beş gelmişti diğer zar durmadan dönüyordu. Enes daha fazla dayanamayıp tavlayı biraz salladı ve beş-beş geldi. Son hamleyle Ömer kazanmıştı.

       Berk dalgınlığından kurtulup masada eğlenen arkadaşlarına katıldı. 

' Beyler oyun bittiğine göre biraz sahile inelim konuşacaklarımız var.'  Berkin konuşması üzerine herkes toparlandı. Berk hesabı öderken diğerleri dışarıya çıkmıştı bile. Yavaş yavaş sahile doğru yürürken Ömer ' Dün haberleri gördünüz mü?' dedi. Herkes haberleri görmüştür büyük ihtimalle fakat bunu ortaya atan ilk kişi Ömer oldu. 

       Konu çok uzundu aslında. Türkiye'nin katılmadığı bir savaş vardı ortada. Üçüncü Dünya Savaşının çıkma olasılığı çok yüksekti. Türkiye'nin doğusunda uzun süredir devam eden bir savaş. Bir çok devlet bu savaşta fakat dünkü haberde işlerin dahada kızışacağı ve biyolojik saldırıların olacağı anlatılıyordu. 

       Enes 'Beyler haberler hiç iç açıcı değil. Böyle bir şey gerçekten çok kötü. Biyolojik silah kullanılırsa sadece o bölgeyi değil bütün dünyayı etkiler.' Herkes aynı anda başını salladı. Böyle bir durum olursa ne yapılır kimse bir şey bilmiyordu. Sonuçta dört arkadaşta on yedi yaşında.

       Muhabbetin sonuna doğru sahile yaklaşmıştık. Sahilin biraz üstündeki ufak bir büfeden kola çekirdek ve bir paket sigara aldıktan 5 dk sonra sahilde her zaman gittiğimiz kayalıklara oturduk. Hava çok sıcaktı önce kolaları doldurup sonra çekirdeği açtık. Samsun gerçekten çok güzel bir şehirdi. Karadeniz'in tam ortası, upuzun sahili ve insanlarıyla gerçekten yaşanılabilecek bir şehir. Tabi iç kısımlara doğru gidildikçe dört-beş tane mahalle var. Aradığınız her türlü kötü maddeyi orada bulabilirsiniz. Her gün kavgalar, bıçaklı yaralamalar ve silahlı cinayetler. O mahallelerdeki sanki cesaret hapları yutmuş gibiler. Fakat dört-beş mahalle yüzünden koca bir şehri sorumlu tutamayız. Gün yavaş yavaş biterken kalan sigaralarıda bölüşüp evlere dağıldık.

      Yarın kız arkadaşımın ablasının düğünü var. Yedi dayısı ve iki amcası var. Dokuz canım olsada kurtulamam. Baharın ve benim yakın arkadaşım olan selinin annesi ve kardeşiyle oturacağım. Umarım çok göze batmam.



Yorumlarınız Ve Voteleriniz Benim İçin Çok Önemlidir. Lütfen Hatalarımı Ve İsteklerinizi Yorum Olarak Yazın :) 

Lütfen Kütüphanenize ekleyin ilk bölümler giriş olduğu için biraz sıkıcı gelebilir :)

ONLARIN DÜNYASI  |HAYATTA KAL|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin