Sanırım artık aşağı inmem gerekiyor. Odamı kapısını açıp aşagı indim. Kimse yoktu. Sanırım henüz gelmemişlerdi. Salona girip baktım burada da kimse yoktu. Nereye gitmiş olabilirlerdi ki?. Tam mutfağa girecektim ki karşıma birden Arzu abla çıktı.
Refleks olarak aniden geri çekildim. " ah pardon sare hanım. Korkuttuysam kusuruma bakmayın." bu da bizim çalışanlarımızdan Arzu abla.5 yıldır. Bize çalışıyor. "Ah sorun değil. Annemleri gördünüz mü Arzu abla?" Arzu abla bana eliyle salonda ki bahçe kapısını gösterdi."Sare hanım anneniz bahçede musafirleriyle birlikte oturuyorlar." Bende teşekkür edip oradan ayrılıp salonda ki bahçe kapısına yöneldim. Ve bahçeye girdim.
Çardağa doğru yürümeye başladım. Şafak annemin üstüne oturmuş, babamda ön tarafta ki tekli koltuğa oturmuş. Adını Leyla olarak duyduğum kadın da annemle gizli birşey konuşuyorlardı.Leyla teyze başını öne eğmiş birşeyler konuşuyorlardı. Sanırım gerçekten ciddi birşey konuşuyorlardı.
Birde bahsetmediğim bir çocuk vardı. Telefonuna dalmış ifadesiz bir şekilde her ne izliyorsa ona bakıyordu. Sanırım sevdiğiyle mesajlaşıyordu. Ah ne güzel dime. Bir insanın sevgilisi olması. Yani bende isterdim de hiç aşık olmadım ki.
Olsam bile nasıl anlıyacam ki. Nasıl bir duygu olduğunu bile bilmiyorum. Bir keresinde bir çocuk bana aşkını ilan etmişti. Bende utancımdan kendimi lavaboya kilitleyip ders boyunca ağlamıştım. Çıkışta benle Nazlı onu dövmüştük. Tabi o zaman 14 yaşındaydık.
Ondan sonra çocuk gidip ablasını getirmişti. Ablası bize birer tokat atıp, parkta şınav çektitmişti. Ne şaçma bir ceza yöntemiydi. Ha bu arada Nazlı benim 11 yaşından beri biricik kankam. Her zaman birlikte ağlayıp , birlikte gülmüştük. Ne zaman başım belaya girse o da benim arkamı topluyordu. Tabi bunu yüzüne söyleyemezdim. Götü kalkmasın canım.
Off kapatın konuyu. Şu anda misafirlerimiz var.iç sesim sürtük necmiye fısıldadı.'ya sen onu bunu bırak çocukta ki yakışıklılağa bak.'
Bende gözlerimi devirdim. Napıcan sürtük işte. Sürtük necmiyenin söylediği birazcık ilgimi çekip çocuğa baktım. Gerçekten de yakışıklıydı."hişşt yakışıklı benim olasana" diyesim geldi. Ama öyle birşey diyemem yani.Annem geldiğimi fark etmiş olacak ki bana bakıp " ve işte bizim biricik kızımız Sare Bella " off anne ya Bella kısmını söylemesen olmayacak dime. Evet maalesef Bella da ismimin ifşası. Bu ismi bana öz teyzem koymuştu. Ne kadar bu ismi istemesemde resmi olarak iki isimde kimliğimde yazıyordu.
Herkes annemin bu deyişiyle bana baktı. O yakuşuklu çocuk bile. Yüzüm hafif kızardı. Bende belli olmasın diye başımla selam verip
," hoşgeldiniiz." dedim. Oturanlardan hoşbulduk nidasında sesler geldi. Bende tam annemin yanına oturacakken annem oturacağım yere şafağı koydu.
Ben anneme şasırmış bir şekilde bakarken annem kaş göz taparak bana yakuşuklu çocuğun yanını gösterdi.Bende gözlerimi açıp onaylamazca başımı salladım. Annem kaşlarını kaldırmış bana öyle mi dercesine başını salladı. Bende omuz silkip ayakta durmaya devam ettim. En son annem dayanamayıp yanında ki şafağı alıp kucagına oturttu. Bende hemen yanında ki yere oturdum. Ne olur ne olmaz dime. Annemin ne yapacağı belli olmuyor valla.
Yarım saat sonra........
Tam iki bardak çay içmiştim. Ee haliyle lavaboya gitme zamanım da geldi. E ben artık kalkayım ha. Biraz daha burada oturursam altıma edip misafirlere ve taş gibi yakuşukluya rezil olucam valla. Annemin kulağına doğru eğilip
" anne sanırım lavaboya gitmem gerekiyor. " annem de bana alayla bakıp kulağıma eğildi. "Edepsiz edepsiz konuşma. Birazdan gidecekler zaten. Bu numaran bana sökmez."Ya Allahım ya bu kadın niye böyle yapıyor. Ben ona biraz daha kalırsam, altıma yapacağımı söylüyorum. Ama o blöf yaptığımı zannediyor. Artık tuvaletim ağır basmışsa yerimde hafif hafif kıpırdanmaya başladım. Bu kıpırdamalırımı kimse anlamaz. Ben gene de ne olur olmaz diye etrafıma bakayım dedim. Ve o bitter çikolatalı gôzlerle buluştum. Vay yakuşuklu demek bana bakıyon he.
Bir dakika dakika o bana mı bakıyor. Eğer bakıyorsa o zaman kıpırdamalarımın farkında. Bir dakika o niye bana sırıtarak bakıyor. Evet gerçekten de sıçtık. Nayır olamaz. Ben daha çok gencim ama.
Sanırım gidip çekyattan atlayıp intihar edicem. Evet evet kesinlikle çekyattan atlamam lazım.
Ne başkası için kendi canıma kıyamam tamammı. Benim canım kendim. Neyse onu bunu bırakında ben asıl bu rezillikten nasıl kurtulucam. Hemen koltuktan kalkıp salon kapısına doğru yürümeye başladım. Artık dayanıyorum yaa.İşimi hallettikten ellerimi yıkayıp kurulama makimesine doğru tutup kuruttum. İşim bittiğine göre artık çıkabilirim dime. Banyonun kapısını açıp tam çıkacakken bir yere çarptım. "Ah..." sanırım burnumu kırdı.
Başımı yavaşça kaldırıp çarptığım şeye baktım . wweyy birde ne göreyim. Bizim yakuşukluya çarpmışım. O da bana alay edecesine sırıtarak bakıyordu.
"Ooo sarelle tuvaletini sonunda yapabilmiş." ben ne dediğini şok olmuş bir şekilde kavramaya çalışırken jeton düştü. Bana sarelle mi dedi. Vay aşağılık maymun götüne benzeyen dudaklı , iguananın kuması.Ah evet ben biraz tuhaf küfrederim. VE İMANLI ŞADİYE FISILDADI ' vay namussuz seni ' deyip 31 yerime vurarak ortadan kayboldu. Demek ki
İmanlı şadiye benden piskopatmış. Ah evet nerede kalmıstık.Hatirladım hatırladım o iguananın kuması beni rezil etmişti.
"Bana bak çocuk, şu an bizim evdesin. Sana gelinlik giydirip 31 yerinden bıçaklayarak, vücudunu köpek balığına atıp kafanı da yakarak ortadan yok ederim. Anladın mı ebeni."
Deyip piskopatça tek kaşımı kaldırıp çocuğa baktım.Ohh valla ne iyi de ettim. 60 70 80 valla içimin yağları eridi. Bana şaşkınca bakıp
" sen ne piskopat kızsın be sarelle" diye homurdandı. Bak bu gene hala sarelle diyor.
" bak çocuk bana sarelle deme benim adım Sa-re anladın mı?" ansızın bir kahkaha atmaya başladı. Ben şok olmuş bir şekilde ona bakıyordum.Bu çocuk harbi kafayı yemiş. Hayır yani o yememişse ben yemişimdir. Allahım çocuğun kahkahası bile tatlı. Tövbe tövbe. Sare dostum kendine gel. Namusunu kendi elinle verme.
" sanırım okulda ki yeni oyuncağımı buldum." ben dediği şeyle ağzımı açmış bir şekilde ona bakarken , eliyle çenemi kapatıp bahçeye yöneldi.Okulda ki oyuncağım derken. Ne okulundan bahsediyor. İyi de ben onu hiç bizim okulda görmedim ki. Acaba annem bu gibi şeyleri mi benden saklıyor. Aşk olsun anne. Ben bu iguananın karısıyla hiçbir yere gitmiyorum aha da buraya yazdım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAHIN Prensi
HumorSize soruyorum. Siz ailenizi öldüren bir adamın oğluna bilip bilmeden aşık olur musunuz? Ya da canınızdan çok sevdiğiniz kişi size bir anda ihanet etse , onu hala sevebilir misiniz? Sorularımın cevaplarını yorum sayfasında bekliyorum. 😋😋