Acıyla bütünleşmişim ben. Acı artık bir parçam olmuş benim. Ne o benden vazgeçiyor ne de ben ondan vazgeçebiliyorum. Ama ben mutluluk, huzur gibi kavramlarla bütünleşmek isterdim. Pek mümkün değil bu...
Büyükbabama destek olmalıydım ve bunu beraber atlatmamız gerekiyordu. Aslında unutulmaz alışılır. Beraber alışacaktık. Büyükbamla konuşmaya çalıştım. Bana sürekli üzgün olduğunu ve bunların hepsinin kendi suçu olduğunu söylüyordu. İkimizde kısa süre sonra ağlamaya başladık.
Büyükbabam: - Hepsi benim suçum, Lanet olsun sadece 1 saat erken çıksam bunların hiçbiri yaşanmazdı. Onu kaybetmezdim !
Ben: - Sakin ol ve böyle düşünme, bu senin suçun değildi.
Büyükbabam: - O karanlıktan korkar yalnız kalmaktan korkar, ona sahip çıkmalıydım, ölen ben olmalıydım ! ' dedi, birşey diyemedim kelimeler boğazımda düğümlendi sadece sarıldım ve teselli etmeye çalıştım. Onu teselli etmeye çalışacaktım peki beni kim teselli edecekti ?
Sarah beni defalarca aramış, mesaj atmış görmedim. Görsemde pek bir şey yazamazdım açıkcası. Bir parçam ona ihtiyacımın olduğunu bir parçam da kendi acılarımla baş başa kalıp iyice dibe batmam gerektiğini söylüyor.
Artık hep büyükbabamın yanındaydım. Yavaş yavaş içmeyi bırakıyordu, her konuşmamızdan sonra iyice kendine geliyordu. Gözlerine baktığımda içinde hiç sönmeyen bir ateşin olduğunu görüyordum. Geceleri sürekli kabus görüyordu her gece onun sesiyle uyanırdım. Rüyalarından bahsetmezdi hiç, bende 10 senedir sürekli aynı rüyayı görüyorum. Uzun bir binanın en tepesindeyim birden aşağı düşüyormuş gibi oluyorum ve tam yere çarpacakken uyanıyorum. Nefessiz kalıyorum her gece. Duvarlar üstüme üstüme geliyor. Tam göğsüme tarifi olmayan bir acı saplanıyor. Alışamıyorum...
Büyükbabamın gözle görülebilir değişimi devam ediyordu artık neredeyse hiç içmiyordu. Babaannemin ölümünden sonra ilk defa bu denli bir düzen içerisindeydi. Artık okula dönmeliydim ama sanki biraz daha kalmalıyım. Tam bu esnada kapı çaldı ve açtığımda onu gördüm. Bakakaldım öylece. Özlemişim. Hafif bir buruklukla gülümsedi bana. Odama çıktık biraz sohbet ettik, sürekli iyi misin? diye soruyor. Ben yıllardır o sorunun cevabını veremiyorum. İyiyim diyorum, içimin yanmasına rağmen, intihar etmeyi isteyecek kadar çaresiz ama intihar edemeyecek kadar korkak olmama rağmen, yaşamaktan nefret ederek her gün bir önceki günün aynısını yaşamama rağmen, yalnızlığın verdiği acıyı iliklerime kadar hissetmeme rağmen evet iyiyim...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asla Pes Etme !
Teen FictionAcı dolu bu hayatımda tutunduğum her dalı birer birer kaybediyorum ve her nefesimde biraz daha tükeniyorum. 17 yaşında yaşayabileceğim en ağır acıları yaşadım. Acılarım beni büyük bir adam edecek demişti annem oysa ben tükeniyorum yavaş yavaş... Ken...