dört

8.1K 719 469
                                    

"Namjoon, Jungkook sürekli ağlayıp duruyor!"

Yoongi'nin sitem dolu sesi telefondan kulaklarını doldurduğunda, Namjoon kıkırdamıştı. Günde en az 2 defa Jungkook ağladığı için arıyor ve nasıl sakinleştireceğini soruyordu.

"Bu sefer neden hyung?"

Yoongi kucağındaki minik kedisinin başını okşarken arkadaşına vereceği cevabı bilmiyordu.

"Bilmiyorum her şeyi denedim, aç değil, uykusu yok, bezini yeni değiştirdim zaten, sırtıma çıkmasına bile izin verdim!"

Namjoon'un kıkırdaması kahkahaya döndüğünde, Yoongi derin bir nefes verip sabır dilemişti.

"Eğer 3.5 yaşındaki küçük bir çocuğun seni bu hale getireceğini bilseydim daha önceden başlardım kedi-çocuk projesine."

Arkadaşının eğlenen sesi, kucağındaki siyah kulaklı miniğin ağlayan sesine karıştığında tanrıdan belki de bininci defa sabır dilemişti.

"Gel şuraya da ne derdi var anlamama yardım et."

Yoongi, her ne zaman Namjoon'u yardım için arasa siyah kuyruklu şeytanı derdini ona anlatıyor ve resmen ikisi bir olup kendisini dışlıyorlardı. Sonra da küstüğünde, iki dişini gösterip sırıtıyor ve çenesini boynuna sürterek mırlıyordu. Nereden bulaşmıştı ki bu belaya?

"Bu sefer bedavaya olmaz hyung."

Namjoon sonunda uzun zamandır rica edeceği şeyi zorla yaptırmanın yolunu bulduğunda, tekrar gülümsedi.

"Ne istiyorsun seni lanet çıkarcı?"

Lanet derken küçük kedisinin tüylü kulaklarını kapamış ve onun duymamış olması için içinden dua etmişti.

"Benim ikiliye bakacaksın, iki günlüğüne. Ancak öyle gelirim."

Yoongi duyduğu şeyle gözlerini korkuyla sonuna kadar açmış ve Namjoon'u anında reddetme girişimine girmişti. Namjoon'un sahiplendiği iki kedi çocuk resmen şeytanın dünyadaki gölgesiydi. Birbirleriyle tüm gün kavga ediyorlar fakat asla da bırakamıyorlardı. Sürekli yaramazlık peşinde koşup Yoongi'nin minik meleğini kötü etkiliyorlardı. En son ziyarete geldiklerinde, küçüğüne kötü kedilerin kuyruğunun ve düşeceği yalanını söylemişlerdi. Yoongi sırf bu yüzden bir hafta boyunca, sürekli kuyruğunun düşüp düşmediğini kontrol eden kedisini teselli etmek zorunda kalmıştı. Şu an ise Jungkook, sahibi Yoongi'nin önceden kendisi gibi kuyruklu ve kulaklı olduğuna ama sonra kötülük yapıp onların düştüğüne inanıyordu. Yoongi'nin başında zaten siyah kuyruklu küçük bir manyak varken o iki şeytan ölüm demekti.

"Taehyung ve Jimin'e mi? O iki şeytanı eve alacağıma tüm gün Jungkook'un ağlamasını dinlerim daha iyi!"

Jungkook, sahibinin dediği şey üzerine daha sesli bir şekilde ağlamaya başlayıp küçük akciğerlerine derin bir nefes çektiğinde, sahibi telaşla ona sarılmış ve başını öpmeye başlamıştı özür dilercesine.

"Hayır dinlemem, niye dinleyeyim ben küçük kedimin ağlamasını, hadi dökme artık gözyaşlarını bebeğim."

Jungkook dudaklarını sanki imkanı varmışçasına sarkıtıp sahibini ittirdiğinde, Yoongi küçük beye kendini nasıl affettirebileceğini bilmiyordu.

Sadece kucağından yavaşça inen ve kuyruğunu üzgünce sallayan kediyi izlemek zorunda kalmıştı.

"Tamam gerizekalı, o iki şeytana bakacağım yeterki Jungkook benimle barışsın."

Namjoon zaferi iliklerine kadar hissedip gülümsediğinde, en yakındaki markete girip küçük Jungkook için alabildiği kadar abur cubur almıştı. O minik kedi sayesinde, huysuz arkadaşına istediğini yaptırabiliyordu. Önceden asla böyle şeyleri yapacağına ihtimal vermediği arkadaşı Jungkook'un tüm nazını çekiyor ve zamanını onu mutlu etmeye çalışarak geçiriyordu. Çocuk bakmakta hiç becerikli olmasa da şu ana kadar kimse yaralanmamıştı, gelişme vardı.

purrfect  »yoonkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin