öncelikle kazanın yan etkilerinden bir an önce kurtulmak için
gönlümü rahatlatmak adına bi kan akıttım
beni bi keresinde sivil polis çarpmıştı amk diye başlayan bir anı olarak kalacaktı
esmanın lavuk yani itişip kakıştığımız eleman numaramı bulmuş aradı
dedi seninle görüşmek istiyorum
-adam toplayayım mı dedim
-gerek yok tadında geçiştirdi beni
dedim eyvallah buyur gel o zaman
gelip şunları bi oku diyerek telefonunu uzattı
esma ile aralarında geçen geyiklerden bir demet vardı telefonunun ekranında
ve demetten bazı cümleler esma tarafından şöyle yazılmıştı özetle
-olmaz demiyorum ama olur da demiyorum
biraz daha düşünmem lazım
yüzyüze görüşmemiz gerekir bu konuları gibi şeyler yazmış esma buna
lavuk bana ısrarla mesaj okutup
tarih göstermeye çalışıyor
-bak canım kardeşim
benim o kızla bir gönül bağım yok
gel dedi geldim
baktım sen geldin müsade istedim göndermedi
ona rağmen gittiğimi gördün ama ısrarla bana bulaştın
bak buraya yalnız da gelmişsin delikanlı bir çocuksun
zaten kızla barışmaya çalıştığın için ezmeyeyim seni diye orda sesimi çıkarmadım
birisini dövmek için fazla gerekçeye gerek olmadığını
yediğim onlarca dayaktan biliyorum
seni döverim
dövmekle kalmam için dünyada ki herşeyin istediğim gibi gitmeye başlaması için dua edersin
o kadar kısa sürede o kadar çok döverim ki
sokağa çıkma yasağı mı var
niye kimse beni bu adamın elinden kurtarmıyor diye şüpheye düşersin
hangi sebeple?
nasıl bi insan bu kadar cinnet geçirerek adam dövebilirki
şehir magandası diye haberimi yaparlar televizyonlarda
ailen imkanı yok bir daha tanıyamaz seni
ben çocuğu tehdit ettikçe
abi yanlış anladın ben konuşmaya geldim sadece gibisinden geri çekilmelere başladı
bak dedim
-gördün mü bende diklenebilip kabadayılık yapabiliyormuşum
ama yerinde ve zamanında yapıyorum
reklamını sevmiyorum kavganın anlatabildim mi?
-onunla bir daha işim olmaz zaten bilader
-o zaman işin gücün rast gelsin
-geçmiş olsun tekrardan
-seni döverim kısmı lafta kalır korkma
lavuğu uğurladım
esmaya çok pis dellendim
dur dedim nasıl olsa o gelcek bana
biraz oynayayım şununla
evde napim amk
gelme dediler yine de işe gittim
elemanlar abi geçmiş olsun nasıl oldun derken
turist kızın birisi yapıştı
aa noldu koluna diye
esma da barın kasasının yanında
yakın muhabbete
-dövme yaptırmıştım babam dinimizce haram dedi kızdı sildirmek zorunda kaldım dedim turist kıza
başladı salak salak soru sormaya
baktım susmayacak çünkü çok ilgisini çekti konu
-şaka yaptım esma işe geç geldiğim için sürünme cezası verdi
zemin sıcak ceza uzun sürünce böyle oldu dedim
esmaya döndü gözler
-şaka yapıyor yapmadım tabiki dedi turistlere
bana da dönüp neden böyle şeyler söylüyorsun kelebek dedi
-özel hayatını karıştırmak istemediğim için yalan söylüyorum günahı boynuna
-off ya ben gidiyorum deyip toparlanmaya başladı hafiften
ben o arada turist kıza dönüp
-tabiki şakaydı
sizinle daha uzun muhabbet edebilmek için
laf dolaştırıyorum
bu arada mimikleriniz harika oluşunuza artılar katıyor dedim
ooo oldu kızın arkadaşları
esma gideceğini söylemiş olmasına rağmen gitmeyip
diğer elemanların yanında söylememiş olmak için
mesajla konuşmak istediğini yazdı
siklemedim
gece oldu konuşalım dedi
elime düştün amk öyle konuşmayla yırtabileceğini mi sanıyordu nedir
ısrar etti
eve gidicem işten çıkarken haber et dedi
hiç sallamadım eve geçtim
oteli aramış ohhoooo çoktan gitti demişler
eve geldi
kapıyı çaldı
içeri geçebilir miyim dedi buyur ettim
para çıkardı 200 lira
benim hayali almış olduğum aslında almadığım bi paraydı
yani normal olarak bana geri verilmesi zaten gerekiyordu
-para sende kalsın esma
bi daha kendine kiralık arkadaş ararsan başkasını bulursun
200 lira benim için az para değil ama
bazı şeylerin hesabını bilemediğimden böyleyim zaten
sana olan sinirimin cömertliği tuttu dedim
-ne dersen de sesimi çıkarmıyacam kelebek
-ha konuşacağımı da sanıyorsun
-iyi sus o zaman ben konuşayım
-bırak bu benim suçum yok ayaklarını esma
lavuk gösterdi mesajlarını
düne kadar iş atıyorsun
yanına gelince şeytan görsün yüzünü takılıyorsun adama
-ben nerden bileyim onun geleceğini
olmaz dedim ona zaten biraz zaman ver dedim çıkmış gelmiş
ne yapsaydım kelebek
-ya naparsan yap allah aşkına
-yemek ısmarlamak istiyorum yine sana
-başladığım işi yarım bırakmam illaki geberticem seni diyorsun yani?
-ya özür dilerim kelebek
-yalama yapar fazla özür
-ya bi de her söylediğim sözü bana iade etme huyundan vazgeç
-benim sizinle yemek yemek istediğimi nerden çıkardınız esma hanım?
işle ilgili bir konu varsa buyrun sizi dinliyorum
yoksa iyi geceler kendime pansuman yapıp yatıcam
-bak yine
-dejavu diyelim
-yemeği ne zaman yiyelim
-anlatamıyor muyum?
-ısrar ediyorum kelebek
-şansını daha da kaybediyorsun
-şansım varken ben gidiyorum o zaman
-ulan biz size ısrar etsek bu kadar yemek yemek diye
çeneye tokatı koyarsınız amk
-o çenene zehir koyup uyuşturcam bigün
küfürlü konuşma
-bu kadar işine gelmeyen bir adamda neden bu kadar ısrar ediyorsun kızım o zaman
yemiyorum yemek falan
-kendini suçlu hissedip affettirememenin nasıl bir duygu olduğunu
benden daha iyi biliyorsun kelebek dedi
sonuç ne mi oldu
ikna etti beni
-tamam dedim ayarla çıkalım bi gün
-sezon bitsin öyle dedi
peki dedim
annemi ziyarete gittim kabuklar soyulurken
-düğün nişan ne kadar toplu organizasyon varsa
hepsine iştirak edilip
anne ben bunu beğendim denilecek kelebek
senin kendi başına evleneceğin yok oğlum diye konuya girdi
her ne kadar kendimi savunmaya çalışsam da
günlerce sadece oğlunun mutlu olması için dua etmiş
ve sürekli bunu düşündüğü için beni ikna etme konusunda
beynen çok düşünmüş bir anneyi ikna etmek kolay olmuyordu
hayırlısı demek hayır getireceğinden değilde
şerrinini henüz görmedimle eşdeğer bir cümleydi
mutluydum çünkü
kendimi birisine aşık etme
veya kendim birine aşık olma konusunda
kendime hiç ısrarcı değildim
daha doğrusu ben harbiden ne bok yediğimi bilmiyordum artık
ne istiyorum lan ben diye kendime sorunca
hadi şunu yapalım amk diyebileceğim
hiçbir fikir iş veya atılması gereken bir adım gelmiyordu aklıma
hani pazar günümmüş ve ne bok yesem lan bugün diye düşünürken
günün hep hiçbişey yapmadan geçtiğini farketmiş gibi hissediyordum
her insan için aslında
ne yapılacağı bize bırakılmış
bir pazar günü kadar süren ömür tükeniyordu
insanlar haklıydı
bir an önce mutlu olmalıydım
bunu istemeyerek nasıl yapabileceğimi bilmediğim bir dönemde
ebru nasıl oldun diye bir mesaj yazdı
cevaplamadım
cevaplamadığım gibi o hesabı engelledim
kendi hesabıyla yazdı.
çektim kafayı amk
bu durum beni yıldırmaya ve daha çok sinirlendirmeye başladı
derdin ne senin deyip ürkütmeden amacını anlamak adına
bastırdım elimi öfkemin üzerine
derin nefes aldım
gereğinden fazla kelime yakıp
oksijenini tüketmek istemedim ebrunun
-iyiyim ebru bişeyim kalmadı
teşekkür ederim ilgin için yazdım
-sinirli misin bana dedi
-hayır dedim
-herşeyin böyle olmasından şikayetçi değilsin yani
-nereye veriyoruz dilekçeleri
-direkt bana gelicek nasıl olsa ilk ağızdan dinlemek isterim
-ben kendim için demedim eşin yani kocan yani evli olduğun adam
kime vericek dilekçeyi?
çenemi tutamayıp soktum lafı
lan sen evlisin benimle ne konuşuyon gibisinden hala ama
-lafı değiştirme kelebek
-bak ebru öncelikle benimle konuşma çabasını evlenmeden önce göstermeni çok isterdim
bana verdiğin değeri dile daha erken getirmeliydin ki
kimmiş o anasını siktiğimin çocuğu nasıl evlenirsin ulan diye
önce seni dövüp ondan sonra onu vururdum ama
demedin evlen benimle dedim tamam ulan dedin
sonra aklımsıra sana ders vericem derken
senden dersin en kralını aldım
düşündüm hata yaptığımı farkettim
dedim manyaksın olm kelebek
ne yapıyorsun git yalvar sen seviyorsun o kızı dedim kendi kendime
ama geç kalmışım
-hayret kabul ediyorsun hatanı
-ne dememi bekliyorsun tam olarak ebru?
zevk mi almak istiyorsun biraz
ne yapayım acındırayım mı kendimi?
tersin istikametinde sürekli sürünüp duruyorum
sana koştuğum yollardan
dirsek dirsek
diz diz çürüyorum
-niye öyle bişey isteyeyim
mutlu olmanı istiyorum derken samimiyim ben
-yav sikmişim senin mutluluğunu da samimiyetini de
sanane benim mutluluğumdan amk
delirtme beni yazma bi daha
-hep ağlat zaten
usandım artık senin yüzünden ağlamaktan kelebek
-tam ben seni neden ağlatayım ki
başkasıyla mutlu olmak için evlenen sensin diyecektim ki
bak aklıma ne geldi
acaba beni bıraktığın bu halime üzülüp ağlıyor olabilir misin ?
vicdan azabı mı çekiyoruz ebru hanım
o yüzden mi bu bana ay kıyamam ayakları
dur ben senin biraz vicdanını sikeyim
dünyada ki başka hiç bir kaltak giremeyecek kalbime
giren uğramış olucak sadece
ya o sıkılıp gidicek
ya ben yetersiz misafirperver olucam ona
çünkü bu amına kodumun kalbinin ev sahibi sensin
hanımı var mıydı bu kalbin diyecekler hep
evlendi başkasıyla diyecem
üzülcekler bana vah garip diyecekler
kendi gönüllerinden getirdiklerini ikram edip durcaklar hep
beni öyle yalnız bıraktın ki
kendi kalbimde rahat edemiyorum
ne yapacağımı inan hiç bilmiyorum
içiyorum trilyon oluyor bedenim
tek sen kalıyorsun kalbimde
usandım artık senin yüzünden ağlamaktan ebru
insanlara tek tek anlattım
sana attığım adımlarımı
her bir nefes alışımızı her gülüşünü
gelişini gidişini
gelmişini geçmişini
kim haklı diye sormadım bile
çünkü hepsi yazık olmuş dedi sadece
yazık oldu gerçekten
sana mı?bana mı?bize mi?
bilinmez ama yazık oldu
gel sağlık olsun diyelim bundan sonrası için
sen sağlıcakla kal
ben sol yanımda acımla
-böyle konuşma lütfen
-bi daha yazarsan bilgisayarı pencereden atarım ebru
-neden sinirleniyorsun hemen kelebek demesine kalmadan
zaten yazma dememe rağmen yazıyor olmasına
kafamın güzel oluşunun da kombinasyonu ile
mal gibi çaktım ekrana yumruğu
yamuldu ki kırar geçerim diye düşünüyordum
baktım bi sike yaramaz bundan sonrası
masanın kenarına vurdum
bilgisayar tamamen pert oluncaya kadar vurmamı bekleyen
ulan mal mısın bilgisayarın ne suçu var zihniyetim sonradan geldi
kendime reset attığımda iş işten çoktan geçmişti
kafa güzel yatmışım
hava güzel uyandım
sezonu kapattık
esma bir akşam mesaj attı ebrudan ses soluk yokken
-arayabilir miyim?müsait misin?diye sordu
ben aradım
he gurban buyur diye
ebruyu bir restoranda yemek yerken görmüş
karşısında eşi varmış
ve muhtemelen evlilik yıldönümlerini kutluyormuş
ilgimi çekerse resim atabilirmiş
aramak için onların kalkmalarını beklemiş
yani artık orda değillermiş
