Bölüm 8

326 7 0
                                    

**öyle bir ruh haline girdim ki.
tuttuğum takım kupa finalinde yenilmiş. maç çoktan bitmiş. herkes stadı boşlatmış
ve ben tek başıma hala tribünde oturuyorum
sen o kadar uğraş finale kadar gel maçı kaybet
kupayı siktir et.telefonla ceket de güme gidecek
kapattım dükkanı.bir kaç arkadaştan ödünç para buldum
akşama kadar dükkanı açık tutup
akşam üzeri mekana gittim
kimlik ceket ve telefonu aldım
telefonda 3 tane mesaj
hepsi ebrudan
-beni kaybettiğinin farkında mısın?
-cevap ver
-lütfen cevap ver
hiç birisine cevap vermedim
dükkanı kapatıp eve gittim
ertesi gün yine işe geldim
dükkanın kapısına kadar geldi
o gelince dışarı çıkıp başka yere yürüdüm
arkamdan gelmedi
-konuşuncaya kadar geleceğim ve ankaraya dönmeyeceğim diye mesaj attı
aralık son günleriydi o seneki bayram yılbaşına 10 gün civarı bir mesafedeydi
zaten yılbaşında sonra gider diye sikime bile takmadım tehdini
hergün mesaj attı
hiçbirine cevap vermedim
bir kaç kere aradı no tuşuyla iptal ettim
hergün dükkana gelme sayısını arttırarak gelmeye devam etti
her gelişinde suratına bile bakmadım
her seferinde sen bilirsin diyerek geri gitti
yılbaşı gecesi geldi
bir çok arkadaş tarafından eğlenmek için davet aldım ama hiçbirini kabul etmedim
yılbaşı arefesinde dükkanı açtım
ebru akşam saatlerine kadar sık sık dolandı
akşamüstü ben dükkanı erkenden kapattım
arkamdan geldi
eve gittim.
saat 22 gibi
ebru yine mesaj attı
-hala aşşağıdayım diye
o saate kadar beklemiş. yada dolanmış durmuş
-ceyhun nerde bilmiyorum diye mesaj attım
ilk defa o derece sinirlendi sanırım
-allahın gerizekalısı ceyhunu sevsem onun yanında olurdum. kaç gündür dolandırıyorsun beni peşinde
öküz müsün sen. seni seviyorum odun dedi
cevap vermedim
-istersen gel istersen gelme kim daha inat görelim bakalım diye bir mesaj daha attı
yeni yılın ilk dakikalarında
-lütfen mutlu yıl olsun lütfen dedi
yine cevap vermedim
-sen bilirsin dedi
bu mesaj gidiyor izlenimi verdiği için aşşağı baktım
kafası bizim pencerede gidiyordu gerçekten
çok mu uzatmıştım hayır hiç pişman bile değildim
ama nereye gidiyordu
pişmanlıktan değil meraktan arkasından bende indim aşşağıya
ve takip etmeye başladım uzaktan uzağa

evden üstüme birşey alarak bende çıktım
takip mesafesini korumamda onun sallana sallana yürümesi ve arkasına bakmadan yürüyor olması yardımcı oldu
evinin önüne kadar yürüdü evine girecek sandım ama devam etti
evine gidiyor tahmininde bulunanlar kuponlarınızı yırtın.
peki eve gitmiyordu ama nereye gidiyordu
gittiği istikamet eğlence mekanlarının olduğu istikametti
ona daha çok kızarak takibe devam ettim
o yalnız yalnız yürürken yılbaşı sebebi ile çarşı çok kalabalıktı
nerdeyse her boştaki erkek laf atıyordu
eğlence mekanlarını da tek tek pas geçti
iskele yoluna girdi
bir markete uğradı elinde siyah poşetle çıktı
sonra iskeleye yürümeye devam etti
bizim kuytu yerimize geldi iskeledeki
ama parası ancak bira ve çekirdeğe yeten eğlence mekanlarına kabul görmemiş
bir sürü sap vardı etrafta
tek başına oturdu
kimseden korkmadan
çevreden geçenlerin dikkatini de çekti tabi
ben bir köşede ona bakarken işin bokunu çıkarıp ona yaklaşan iki tane denyo yaklaştı
o ana kadar planım sadece takip etmekti
kıza o kadar naz yaptıktan sonra gidip konuşacak halim yoktu
kendisi halleder diye biraz bekledim
ama lavuklar sardıkça sardı
o konuşmuyordu bile onlarla
denize bakıyordu
iyice yaklaştım tetiğe geçtim
sonra lavuğun birisi elini kızın omzuna attı
bende bunu bekliyormuşum daha fazla dayanamadım
yaklaştım lavuğun elini tuttum
dik dik baktım
sen kimsin lan dedi
gel şöyle öğreteyim dedim
elinden asılarak
kimsin olum siktir git lan dedi
yanındaki diğer lavuk
boş ver gidelim hadi dedi
birbirimize ters ters bakmaya devam ederek lavuk ayrıldı
ben kaldım mı sik gibi yine ortada
ebru bana baktı
ben ayakta kaldım
otursam mı oturmasam mı??

**oturdum
hiç konuşmadan
bir tane bira da ben çıkarım poşetten açtım içmeye başladım
o denizden gözlerini hiç ayırmazken bana da bakmıyordu
sessizliği ebrunun çalan telefonu bozdu
merhaba baba dedi
ama sesinden ağlıyor olduğunu ben anlamıştım
halbuki otururken hissetmemiştim
-eski bir arkadaşın yanındayım merak etme dedi
eskidik tabi amk.
bir müddet karşıyı dinledikten sonra
-yarın geceye alabilirsin bileti dedi
demek oluyordu ki ebru ankaraya da gidiyor
-sana da anneme de mutlu yıllar dedi
kapattı telefonu
ayağa kalkmaya yeltendiği an elinden tuttum ona hiç bakmayarak
aşşağı çekerek yine oturmasını sağladım
benim biram bitti onun birasını aldım yanına koyduğu
-sen fazla içme dostu düşmanı karıştırıyorsun dedim
-sen de yaşama aşkı nefreti karıştıyorsun dedi

anlatsam mı anlatmasam mıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin