Hipnoza Var Mısın? ( Dikkat Kendine Güvenen Gelsin.)

Bazen Kaybetmek İster İnsan

Kaybetmek Yen'i kazançlar demektir.
Çok büyük kaybedersen çok büyük üzüntü yaşarsın ama neye göre?
Daha küçücük çocukken dizlerim kaldırımda taso oynamak için kararırken...
Karşı tarafın açık gelmesin diye sürekli yarıştığımız
O kulelerce dizilmiş tasolara ilk vurma heyecanını yaşamak istediğimiz çocukluğumuz...
Daha o zaman bile kaybedince dünyanın en büyük acısını yaşamış gibi olmaz mıydık?
Hatırlıyorum da
İronmanli bir tasom vardı. Eldeşimdi.
Sürekli onunla açık kapalı yapardım.
Her seferinde ilk olmayı kaybederdim.
Şanssızdı ama ben ondan vazgeçemiyordum.
Elimdeki tüm tasoları kaybedince ortaya onu dikmek zorunda kalmıştım.
En sevdiğim eldeşim.
Süper kahramanım.
Beni yarı yolda bıraksa da kopamadığım.
Sonra onu da kaybettim.
Dünya başıma yıkılmıştı.
Taso oynamayı bıraktım sonra.
Kaybetmiştim ama en güzel şekilde.
Kaybetmenin bile centilmenliği oluyor.
Kaybettim ben demek istiyorsun.
...
Yıllar önce çocukluk aşkım vardı. Görürdüm onu ama o beni hiç görmezdi.
Marketten ekmek aldığında geçerdi bizim evin önünden.
Onu hep görebilme heyecanıyla akşam yemeği saatlerinde balkona çıkardım.
Benden biraz büyüktü ve arabası vardı.
Plakasını bile ezberlemiştim.
Bir yerde denk gelirsem diye.
Yıllar sonra işin tuhaf yanı aynı iş yerinde çalıştığımızı farkettim.
Başta tanıyamadım ama kalbim bir heyecanla çarpmaya başladı.
Ben daha iyiydim oysa beni görebilecek kadar yakındı bana.
Arabamla bırakayım seni dedi.
İşten geç çıkmıştık.
Plakayı hala hatırlıyordum.
Arabayı gördüğümde plakasına baktım.
Hala buraya yazarım o plakayı.
Ta kendisiymiş.
Biraz kahve içtik. Sonra ona bundan bahsettim.
Küçücükken dedim sadece.
Şaşırdı.
Şimdi ise o benden hoşlanıyormuş çünkü.
Benim o zamanlar da hoşlandığım kadar olamaz asla.
O benden öyle hoşlanmazdı ki.
Birden tüm hevesim kaçmıştı.
Onu tanıdığım zaman tanımadığım zamanın güzelliğindeymiş her şey.
Kaybetmek güzelmiş bazen.
Onunla konuşamamak.
Bazen taraftar o yüzden önemlidir.
Hiçbirini tanımazsın ama onların desteklerine ihtiyaçların vardır.
Brad pitt Angelina Jolieye şiddet uygalayınca yakışıklılığını kaybeder mi?
Sadece insanlığını.
Bazı şeyler kalıcıdır.
Ya sen erken davranırsın ya da o sana geç.
Hiç şunu denedin mi?
Yazı tura iddiasına girdiğinde yazı gelcek ihtimalinde turayı gördüğünde;
Dur bir daha atiyim yazı geliyormuymuş?
Sürekli deneriz.
Kaybetmeyi severiz.
Kaybetmek bizi zorlar çünkü.
Güçlendirir.
Hırslandırır.
Dünyanın en çok izlenen yarışmalarından Survivorı izlenme rekorları kırdıran olay budur.
Kazanandan çok kaybeden dikkat çeker.
Oh dersin istemediğim takım kaybetti.
Kaybetmek bazen rahatlatır.
Rakı sofraları kaybedenler için kurulur ama kadehlerin tokuşması eğlencedir.
Hayat kaybetmeyi sunuyorsa üzülmeyi seçmekten kaçmalısın.
Yere düşen insan kendine güldüğünde kimse ona gülmez.
Ya da o kadar dikkat çekmez.
Çünkü kaybetmek ona güzel gelmiştir.
Sarhoş olmak istiyorsan kaybetmek şarttır bazen.
Dert Laz'ım içmek için bize.
Başının dönmesi kafanın trilyon olması için.
Bize ayık değil bayık kafa Laz'ım.
Kaybettim dersin; işi, tek rakamla kaçan piyongoyu, son saati gelmiş treni, en pahalı saatini. Sonra içersin.
Bazen ben sarhoş hayatta olmam diyen insan o gün kaybettiğine inanmayandır.
Güçlü değilsen güçlü numarası yapma.
Makyajsız dolaşmak istiyorsan öyle dolaş.
Aynalara konuş.
Denize Dilek tutup taş atarken birisi kızacak diye korkma.
Bir damla yaş bırak süzülsün yanaklarından.
Sonra yutkun taze taze.
Erkekler ağlamaz en aptalca şey değil mi?
Bu söz yüzünden ağlayan erkek zayıf değil mi?
En güçsüzü ?
Annesinin kanser olduğunu öğrendiğinde ağlamamak için dişlerini sıkmıştı.
Gözleri hiç hareket etmiyordu.
Sonra dışarı çıktı sigarasını yaktı.
Sigara da ağlamaz çünkü.
İçi ağlar ama hep.
Sonra erkekler neden ağlamaz?
İçine ağlar erkekler saçma sapan klişeler yüzünden...
Starbucksta ki kahve hep aynı
Ayvalık tostu hep aynı tost
Kumrunun içi hiç değişmeyecek.
Doritosun tadı hep aynı kalıcak.
Sen değişmezsen her şey aynı kalmaya devam ediyor.
Sıkıcı.
Sıkılan.
Sıkan.
Bu kadar duygusal olmayı bırak.
Sadece kaybetmeye odaklan.
Daha güçlü ve hırslı ol.
Hep de ki; kesin bu bana gelmez ben çok şanssızım.
Adım adım gelişini izle sonra.
Sonra şükret.
Gülümse.
Takdiğin işe yaradığı için gülümse.
Sürekli ben bunu yapiyim zaten dişimi kırıcam derdim.
Her defasında yapardım.
Eylemler gerçekleşseydi ağzımda diş yoktu.
Annemin güzel gülüşü yoktu.
Süpermanli kuplu bardağım yoktu.
Bizim için hiç kaybetmediklerimiz önemli olmadı.
Acı gerçeğimiz bu.
Diş macunumuz bitmeyeceği için onu hiç önemsemedik.
Hemen biten bir şey olsaydı belki de herkesin dişleri beyazdı.
Telefonlarımızın şarjı hemen bitmeseydi bu kadar değerli olmazlardı belki.
Hiç düşündün mü?
Yıldızlar sabah Yok olduğu için bu kadar değerli.
Güneş her gün battığı için günaydın lafı bu kadar değerli.
Yaz mevsimi bu kadar kısa olmasaydı bu kadar özlenir miydi?
En sevdiğimize dokununca kaybederiz diye aldatmıyor muyuz?
En sevdiğimize kıyamıyoruz diye kaybediyoruz.
Sonra peşinden koşmayı seni seviyorum demekten daha çok seviyoruz.
Uğraşmak, kızdırmak, sinir etmek daha zevkli bizim için.
Hep içimizde bir yerlerde acı gerçekler yatıyor.
Acı çünkü içimiz.
İçimiz çünkü hep kaybetmiş.
Kaybetmeyi sevmiş.
Bir gün sıkılırsın ama yine peçete satan çocuktan bir gün peçete alırsın.
Kendine yenik düşersin.
Mutlaka ihtiyacı var diye düşündüğün çıkar karşına.
Cuma günü dilenen dilenciye para vermeyi sadaka sanırsın.
Hep avuturuz kendimizi.
Ayakta kalmışız gibi dururuz.
Yenilmedim ben.
İçimizi görmezler çünkü.
Ne kadar kaybettiğimizi.
Ama yine de ne kadar iyi güldüğümüzü.
Seversin ya yine baştan.
En baştan.
En iyi baştan başlarsın severken belki de.
Kaybetmene rağmen.
İlk aşkını,
İlk saçlarını okşayanı,
Uyuduğunda seni gözünü kırpmayacak kadar izleyeni,
Omzuna rastlandığında gözlerini güvenle kapattığını,
Kucağına atladığında düşmeyeceğini bildiğin kadar güvendiğini,
Birlikte aynı dondurmadan yaladığını...
Her son başlangıç diye boşuna mı?
Her kaybetmek o zaman?
Sen bilirsin.
En iyisini her zaman.
Yine de karışacak fikirler ararsın.
Sonra senin yüzünden kaybettim dersin.
Birisinin üzerine atarsın.
Rahatlarsın.
Kaybetmeyi belki de bu yüzden seversin.
Birlikte.
Hep birlikteyken.
Langırtta.
Sahil voleybolunda.
Mahallenin ucunda ki çöpe kadar koşma yarışında.
Kaybettiğin bir yabancı değil ki.
Ya çocukluk arkadaş
Ya bir sevgili
Ya bir kardeş.
Yine de olsun diyorsun.
Kaybettik.