Boğazımda bir hırıltı... kulaklarımda kalp atışlarım... seslendigime eminim... anne?baba?... kendi sesimi duyamıyorum. Daha beter olanı onların sessizliği başımı çevirdim ve Jim. ..kolları ve bacakları şekilsiz ve tuhaf; bana yaşlanmış. Karşı raraftaki arabanın kapısı, olması gerektiğinden daha yakın. ' Jim? Jim?' Seslendigime emindim . Yanıt yok. Bakındım ve sadece karanlığı gördüm. Heryer kimseyi görmeyeceğim kadar karanlıktı. Herkezin orada olduğunu biliyordum çünkü ellerini hissediyordum. Biri İri ve güçlü el parmaklarını benimkileri geçirmişti. Ama hareket etmiyordu... elini sıkmaya çalıştım ama hareket edemiyordum. Sonsuzluk gibi bir süre boyunca kalbimin göğüs kafesime çarpışını dinlemekten başka hicbirsey yapamıyorum.
Minik ışıklar... sesler...
Onları görüyor, duyuyordum. Arabanın etrafına toplanmis,bize yaklasmiskardi. Sesler yükseldi, işin netleşti, hırıltı lı bir ses biri son nefesini vermemek için direniyordu.
'Tak tak tak ' sesler duydum; birden arabayı bir ışık kapladı.
Ön cam parçalanmıştı
Arabanın kaportacı eğilmiş, koyu renkli lekeler , sıvı birikintileri. ..
Kan. Heryer kan içindeydi
Ansızın herşey gözden kayboldu ve geriye doğru düştüğümü buz gibi bir suya çarpıp daha da karalama daldığımı bir okyanus un beni hızla yuttuğunu hissettim. Ağzımı açtım buz gibi su bir anda ciğerlerime doldu. Baskı dayanilacak gibi değil di.cigerlerim patlamak üzereydi. Nefes alamıyorum. Tek bir nefes bile çekemiyorum içime. Bedenim sarılmaya başladı. .. sarsıldı... sarsıldı...
'Uyan tatlım'
Gözlerimi açmak zor oldu. Neredeyim anlamak zaman aldı.
'Çaresizce nefes almaya çalışıyordun' dedi ses
Başımı çevirdim, kırımı suratında endişe ile bana bakan yaşlı bir kadın gördüm.
Kadın, tatlı bir gülümsemeyle ;'ozur dilerim, canım uyanman gerektiğini düşündüm sadece '
Yutkunur ve zor çıkan bir sesle' teşekkür ederim ' diyebildim.
Kadın başını sallayıp otobüsteki yerine dönerken ' kabus görüyordun galiba' dedi.
' evet ' dedim, her zaman ki sakın sesimle' uyanmak için can atiyordum'.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Monster in my soul
Romance'Sadece nefes al derdi annem. İçinde tut. Hisset sev.' Öfkelendiğim, çığlık attığım ,bıkkınlık veya endişe duyduğum her sefer, sakin sakin bu sözleri söylerdi.' Bunun hiç bir anlamı yok!' diye bagirirdim. Asla anlamamıştım küçük bir nefes ne ise yar...