-8-

103 10 3
                                    

EVET IŞTE YENI BÖLÜMÜ YAYINLADIM. BILIYORUM ÇOK BEKLETTIM NOLUR KUSURA BAKMAYIN. ÇOK YOĞUNUM .SINAVLAR ,YAZILILAR FALAN İŞTE AMA SIZ BANA DESTEK OLUN BEN HER ZAMAN YAZMAYA HAZIRIM.İYİ OKUMALAR. SIZLERI ÇOK SEVIYORUM !

Derek evden gittikten sonra kendimi koltuğa bıraktım. Biraz dinlenmek istiyordum. Herşeyi düşünmek , yaşadıklarımı gözden geçirmek. Ona göre kararlar almam lazımdı. Bir yanım Derekten intikam almanın cok doğru birşey olduğunu savunurken diğer yanım bunun iyi birşey olmadığını söylüyordu. Ikilemde kalıyordum. Bunu iyice bir düşünmem lazımdı. Baya bi vakit alacaktı. Hem düşünüp hemde Justinle aramda bir yakınlık kurmalıydım. Derekten ilk defa bu kadar şevkat görüyordum. Hiç olmadığı kadar iyiydi bana karşı sanki gerçekten beni seven biri gibiydi. Belkide ona karşı ön yargılı olmuştum. Onun kimseyi sevemeyeceğini düşünmüştüm. Ama belkide onunda yaşadığı kötü şeyler vardı. Onu böyle katı biri haline dönüştürebilecek sebepler . Şöyle bi birlikte geçirdiğimiz zamanlara bakınca onunla ilgili neredeyse hiç birşey bilmiyordum. Bu zamana kadar nasıl farkedememiştim bunu. Bunca yıldır yanımdaydı. Bunun şimdi kafama dank etmesi, gerçekten bendede vardı biraz umursamamazlık. Yinede beni başta hiç tanımıyordu. Bana hayatımın en kötü zamanlarını yaşattı. Hatta kaç kere intihar etmeyi düşündüm . Sadece bir tanesini işleme koyabilmiştim. Ama ondanda beni kurtaran Derekti. Nasıl bir kurtulmaysa. Ben masumdum Derekle tanışmadan önce. Ama şimdi kendimi o kadar iğrenç ,o kadar kirlenmiş biri olarak görüyorum ki kendimden tiksiniyorum. Aldığım nefesi dahi hak etmediğimi düşünüyorum. Beni bu hale Derek getirdi belki ama yinede buna dur diyebilirdim belkide . Ama ben ona aşık olmayı seçtim. Tam olarak aşk mı bu bilmiyorum . Stockholm sendromuna yakalandığımı bile düşünüyorum bazen . Kapının çalmasıyla düşüncelerime bir son verip yayıldığım koltuktan kalktım. Kapıyı açtığımda gördüğüm kişi beni epey bir şaşırtmıştı. Şaşkınlığımı üzerimden atmam biraz zaman almıştı.

"Justin?"

"Şey kusura bakma rahatsız ettim. Nasıl olduğuna bakmak için gelmiştim" Kafasını yere eğip sonra bana baktığında vereceğim cevabı beklemeye başladı. Oldukça tatlı görünüyordu böyle .

"Saçmalama Justin ne rahatsızlığı , içeri gir lütfen " diyerekten yanıtladım onu. Hem onunla yakın olmam için fırsat ayağıma gelmişken geri tepmek aptalca olurdu.

"Rahatsızlık vermeyeyim"

Sözlerine karşılık cevap vermeden onu kolundan tutup içeri sürükledim.

"Gerçekten saçmalıyorsun. Sen beni o gece kurtardın. Rahatsızlık duyacağım son kişi olursun." Gülümseyerek yanıtladım onu. Aslında söylediklerimde samimiydim. Sonuçta isimsizden mesaj gelene kadar bilmiyordum o adamın sadece oyun oynadığını. Justini koltuklara yönlerdirdim ve cevap vermesine fırsat bırakmadan konuşmaya başladım çünkü eğer buna fırsat bıraksaydım kim olsa aynı şeyleri yapardı gibi zırvalıklara başlayacaktı. Kim olsa aynı şeyi yapmazdı işte . Orda tonlarda insan vardı ama hiç birinin umrunda olmadım .

"Ben bi kahve yapıp geleyim , rahat ol sen "

"Hiç gerek yok gerçekten Dora. Sadece nasıl olduğuna bakmak için gelmiştim "

Kaşlarımı çatıp ona bakmaya başladım . Bi kahveden ne olurdu ki ? Ama sonradan onun dünyaca ünlü biri olduğu aklıma geldi . Bu sefer çatık kaşlarımı indirdim ve normal bir ifade takındım . Belkide işleri vardı .

"Kusura bakma unutmuşum senin yoğunluğunu. Vaktin yok sanırsam."

Anlayışla söylemiştim bunları fakat Justin kırıldığımı zannetmiş olacak ki ;

"Hayır Dora yanlış anladın seni kırmak istemedim. Sadece zahmet etmene gerek yok . " diyerekten yanıtladı beni .

" Ne zahmeti yapıp geliyorum hemen "

SOYGUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin