Bölüm 3

17 1 0
                                    

"N'yaptığını sanıyorsun sen!"

Hala bileğinden tutuyordum ve ilk hamlemi yapmak için küçük bir adım ilerledim.

"Sen karışma bücür"dedi sakin bir ses tonuyla ama gözleri en ufak bir sakinlik göstermiyordu.

Ya sabır... bugün herşey benim tersimemi geliyor yaksa yapılmış bir oyunmu!?

Ya birde bana bücür diyor. Valla dövmeden bırakmam ben bu çocuğu.

Hala elim bileğinde olduğu için bileğini döndererek sırtına yasladim elini. Ve onu Deniz'in önünde diz çöktürmek arka dizine baskı uyguladım. Bu sayede Deniz"in önüne diz çöktü. Deniz şaşırmış ve korkmuş bir şekilde 2 elinide açılan ağzının üzerine kapattı.

Memnun bir şekilde güldükten sonra konuştum.

"Kimsin ve bu kızdan ne istiyorsun?"

"Sana ne, seni ne ilgiliyor bu kız ve neyin oluyor?"dedi

Sorum ile soruyla karşılık verince dahada sinirlendim. Kolunu biraz daha sıkıştırdım. Acıyla inledi. Ve dişlerimi sıkarak konuştum.

"Once soruma cevap ver!" Deniz kolumdan tuttu ve konuştu. Çocuğun kolunu bırakarak Deniz 'e şaşkınlıkla bakakaldım.

"Hadi gidelim Yankı. Sonra konuşuruz Arda."

Deniz, beni kolumdan tuttuğu gibi okula çekiştirmeye başladı.
Arkama döndüğümde Arda denen çocuğun bana elini sallayarak 'sen görürsün kızım' imaları yaptı. Dişlerimi sıkarak Arda'ya yürüyeceğim sırada Deniz kolumu daha çok sıkarak yalvarırcasına baktığında okula ilerleyerek kolumu sertçe kurtardım.

Zil çoktan çalmıştı. Deniz'i arkamda bırakarak sınıfa ilerledim.

Nasıl boyle rahat olabiliyor bu kız? Karşısındaki ayı gibi adam kendisine vuracakken basıl bu kadar rahat? Ayrıca kimse bu arkada olanların farkında değil mi? Çildıracağım! Deniz arkamdan koşarak yetiştiğinde

"Sonra konuşalım Deniz" dedim ifadesiz bir sesle arkamı dönmeyerek. Sinirliydim, kızın kalbini boş yere kırmak istemem.
Sınıfa tıklatmayarak girdim. Yine Serkan hoca vardı. Hocaya bakmadan özür diledikten sonra sırama geçtim. ve kafamı sıraya koyarak düşünmeye çalıştım. Kim bu Arda? Ve neden Deniz'e vurmaya çalıştı? Kafamı kaldırarak sakinleşmeye çalıştım.

Camdan dışarıya yaktığımda Arda banka, elleri iki yana açılmış yaslanırken sağ ayak bileğide sol dizinin üzerinde-yani erkek oturuşu-
rahat bir şekilde oturuyordu. Gözlerini takip ettiğimde daha yeni sırasına oturan Deniz deydi. Gözleri değişik bakıyordu. Gözleri yavaşca bana kaydığında alaycı bır tavırla baktı. Bende dislerimi sıktım ve dişlerim görünecek bir şekilde alayla gülümseyip önüme geri döndüm.

Deniz gergin görünüyordu. Ayaklaları ritim tutarak aşağı yukarı oynuyordu ve hiç sevmediğim şeyi yaparak tırnaklarıni kemiriyordu. Deniz'i yeniden dürttüm. İrkilerek bana yavaşca döndü.

"Efendim Yankı?"dedi. Endişeli ve korkuyordu.

"Rahat dur!"dedim sinirle.

"Özür dilerim Yankı" sanki ne dediğini bilmiyormuş gibi görünüyordu. Aklı başka yerde olduğu belli.

"Dileme Deniz, dileme!" dedim sinirle

Başını onaylar bir şekilde sallayıp geri önüne döndü. Deniz dışarıya baktığında korkmuş bir şekilde perdeyi örttü. Büyük ihtimal Arda'yı görünce korktu. Ne oluyor bu okulda böyle?

***

Çıkış zili çaldıgında biraz bekledim. Annem aradığı zaman gidecektim. Yavaş ve paytak adımlarla, çıkışa doğru ilerledim. Telefonumun titrediğini hissettiğinde cebimden çıkararak arayan kişiye baktım.

Serpilmiş Renkler (Gri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin