Secret Island ||Chanbaek

Living Like We're Renegades

#1 Ay Sonra#

Jongdae bacaklarını çalıştırmak için çıktığı yürüyüşten döndüğünde mağaranın yanında sadece Kyungsoo vardı.

"Herkes nered-"

"Şşşt!" Kyungsoo onu susturup bir noktaya bakmaya devam ettiğinde Jongdae kaşlarını çattı.

"Neler oluyor?"

"Korkutacaksın onu!" Kyungsoo elindeki ölü böceği biraz ileri attı ve geri çekildi. "Hadi kızım,  gel."

Jongdae onun ne yaptığını anlamaya çalışırken bir kuş hızlıca yere indi ve böceği kaptı. Çok da büyük bir baykuş değildi, yavru olmalıydı. Kyungsoo gülerek başını salladı ve bu sefer böceği kendi koluna koydu.
"Hadi kızım!"

Baykuş yavaş adımlarla Kyungsoo'nun koluna tırmandı ve oradaki böceği de aldı.
"Kyungsoo-"

Kyungsoo küçük baykuşun başını okşarken yüzündeki mutluluk belli oluyordu. Kuş onun kolu ve göğsünün arasına sokulup ısınmaya çalışırken Kyungsoo sonunda dikkatini Jongdae'ye verdi.
"Çok güzel değil mi?"

"Nereden buldun baykuşu?"

"Mağaranın üzerindeki yuvada viyaklayıp duruyordu, uzun süre bekledim ama annesi gelmedi."

"Ciddi olamazsın..."

"Bana çok alıştı! Baksana!" Kyungsoo tekrar yavrunun başını okşadı.

"Bir baykuşu böcekle doyuramazsın."

"Ama başka et versem bile yiyemez. Benim çiğneyip ona vermem gerekir."

"Doğru..."

İlerden geri kalan dördü de gelirken Kyungsoo onlara döndü.
"Neredeydiniz?"

"Banyo yaptık."

Chanyeol gözlerini büyüterek Kyungsoo'nun kucağına baktı. "O ne?!"

"Evcil baykuşum."

Herkes ona inanmaz bakışlar atsa da kuş gerçekten Kyungsoo onu tutmasa bile kolundan uçup gitmiyordu.
"Onu nasıl kendine alıştırdın?"

Sehun duyduğu soru üzerine büyük bir kahkaha attı ve Kyungsoo'yu işaret etti.
"Annesi falan sanmıştır. Tipe baksanıza, kuştan daha çok baykuşa benziyor."

Hepsi kahkaha atmaya başladığında Kyungsoo yerden bir taş aldı ve onlara fırlattı.
"Hey!" Heeyong omzuna gelen taşla kaşlarını çattı. 

"İyi misin?" Baekhyun çekilmeseydi ona gelecek olan taş Heeyong'a gittiği için suçlu hissetmişti.

"İyiyim, iyiyim."

"Sevebilir miyim?!" Chanyeol heyecanla yerinde zıpladı ve kuşa yaklaştı.

"Yürü git!" Kyungsoo ona doğru ayaklarını uzatarak yaklaşmasını engelledi.

"Ama sevmek istiyorum!"

"Chanyeol! Kıracağım kafanı!"

Chanyeol oyuncağı elinden alınmış bir çocuk gibi somurttu ve ağaca yaslandı. "İyi! Ben de gidip kendime hayvan bulurum!" Hızlıca arkasını döndü ve ağaçların tepesine bakınmaya başladı. Gözleri etrafta dolaşırken ona gülümseyerek bakan Baekhyun'u gördü. Bir anda bakışlarını başka yere çekmeyi başaramamıştı. 

"Ben mağaraya gidiyorum, geliyor musun?"

Chanyeol Baekhyun'un ona bakmasıyla ürperdi. "Ben mi?"

"Evet?" 

"Şey... Evet... Olur." Hepsi orada Kyungsoo ve baykuşuyla ilgilenirken ikisi mağaraya girmişti. Baekhyun güldü ve elini Chanyeol'un yanaklarına götürüp çekiştirmeye başladı.