Secret Island ||Chanbaek

Dirty Thoughts About You

Baekhyun Island'ın onun üzerine atlamasıyla uyandı. Etrafına bakındı, boştu.

Tabii ya, ne bekliyordun? Uyandığında onu görmeyi mi?

Chanyeol'un konser turneleri başlamıştı ve yaklaşık iki haftadır onu göremiyordu.

"Biz bu babanı ne yapacağız?" Küçük köpeği severken derince iç çekti. Hızlıca bir duş alıp kendine kahvaltı hazırlamaya başladı.

Dolaptan süt ararken çalan telefonla irkildi. Hızlıca elini telefona götürdü ve gördüğü şeyle kaşlarını çattı.
"Leila mı?"

Derin bir nefes aldı ve mutfak tezgahına yaslandı. "Alo?"

"Baekhyun, konuşmamız gerekiyor... Evine gelebilir miyim?"

"Evimde değilim Leila."

"Lütfen, buluşabilir miyiz?"

Baekhyun derin bir nefes aldı ve ofladı. "Pekala, merkezdeki büyük parkta buluşalım. Yarım saat içinde."

Telefonu kapattıktan sonra hızlıca üzerini değiştirdi. "Gezmek ister misin Island?" Küçük köpeğe tasmasını doladı ve evden çıktı. Büyük parka ulaştığında Leila'nın bankta oturduğunu gördü. Çökmüş görünüyordu, saçı her zamanki gibi özenli değildi.

"Hey." Ona gülerek selam verdi ve yanına oturdu. Leila gözlerinin altındaki torbaları gizlemeye çalışarak gülümsedi.

"Günaydın. Köpek aldığını bilmiyordum?" eğildi ve Island'ın kafasını okşadı. "Çok tatlı."

"Öyle."

"Şey, Baekhyun... Sanırım seni neden buraya çağırdığımı biliyorsun."

"Sanırım?"

"Beni geri aramadın. Nana'ya arayacağını söylemişsin ama aramadın."

"Çünkü... Bu kolayca verilecek bir karar değil, hala düşünüyorum."

"Haklısın. Ama... Biliyorsun, benimle evlendikten sonra onunla görüşmeye devam edebilirsin."

"Evlilik benim için o kadar basit bir şey değil Leila. Evli olduğun kişiye bunu yapamazsın."

Leila gözleri parlarken yavaşça onun elini tuttu. "Baekhyun, bunu yapmak istemiyorsun biliyorum ama beni sevmeni sağlayabilirim. Yapabilirim."

"Bu..." Island sahibinin gerildiğini hissetmiş gibi havladı ve Baekhyun'un kucağına çıktı. Baekhyun onu severken tekrar Leila'ya döndü. "Bunu henüz Chanyeol'la konuşmadım bile."

"Sanırım uzun bir süre de konuşamayacaksın. Turnede. Değil mi?"

Baekhyun duyduğu şeyle kaşlarını çattı. "Takip ediyorsun yani."

"Tabii ki. Seninle konuşmak için fırsat bulmam gerekiyordu." Kız derin bir nefes aldı ve ona baktı. 

"Yani... Bunun farkında olup olmadığını bilmiyorum ama sanırım biraz onun hayatını yaşamasını da engelliyorsun."

Kelimeler Baekhyun'un boğazında düğümlendiğinde sadece yutkunmakla yetindi.

"Bak Baekhyun, bu konuda sana şantaj yapmak istemem ama... Bunu kabul etmezsen bana başka seçenek bırakmıyorsun."

"Anlamadım?"

"Senin yüzünden onun kariyeri bitsin istemezsin, değil mi?"

"Sen-"

"Üzgünüm Baekhyun, gerçekten bunu sana yaptığım için üzgünüm. Ama beni anlamalısın, senden başka seçeneğim yok. Ayrıca seni seviyorum!"