Mysterious Man *YunJae* *YooSu* ChangKyu*

5.bölüm- Çok zekisin...

Polislerden en sert ifadeli olanı Kyuhyun a baktı.

"Gördüğünüz kişi tam olarak nasıl giyinmişti?"

Kyuhyun gözyaşlarıyla dolmuş gözleriyle adama döndü. Delirecek gibi hissediyordu. "Bakın, içki içiyorduk ve sohbet ediyorduk. Sonra aniden dans eden kalabalığın içinden, siyah, tuhaf giyinimli bir adam çıktı ve anlamadığım bir anda Yuta kucağımda kanlı bir şekilde yatıyordu. Yani her şey bir anda yaşandı. Hiçbirşey anlamadım."

Adam hala şüpheli gözlerle ona bakıyordu. "Peki, daha çok şey hatırlarsanız" Kyuhyun ve Junsu ya kartını verdi. "Beni bu numaradan arayabilirsiniz. Ayrıca tekrar bir sorgu için çağırılabilirsiniz."

İkisi de kafasını salladığında polis bardan çıktı. Junsu ise arkasından büyümüş gözlerle ona bakakaldı.

"İnanabiliyor musun? Resmen bizden şüphelendi. Biz burada arkadaşımızın öldürüldüğünü kendi gözlerimizle görelim. Onların yapabildiği tek şey ise sadece bizden şüphelenmek olsun..."

Saçlarını çekiştirdiğinde aslında diğerleri de dağılmış görünüyordu. Mekanda sadece birkaç kişi kalmıştı.

Changmin hemen telefonunu eline alıp Jaejoong u aradı. Onlardan biraz uzaklaşmıştı.

Yoochun ayık kalmaya çalışarak zorlukla gözlerini açıp Junsu ya döndü. "O ölen kişi sizde olabilirdiniz biliyorsunuz değil mi? Neden böyle yapıyorsunuz?"

Junsu hemen itiraz etmek için ağzını açmıştı ki Yoochun onu susturdu. "Bundan sonra kafeye bile gelmeyeceksiniz."durdu ve sonra aklına bir şey gelmiş gibi başını salladı. "Hatta bundan sonra yurda taşınıyorum. Hepiniz gözümün önünde olacaksınız."

Junsu daha güzel bir haber daha alamazdı. Birkaç dakika önce yaşadıklarını unutup gülümsemeye başladı.

****

Changmin arabayı kafenin önünde durdurduğunda kafeden gizemli adamın çıktığını gördüler. Jaejoong da onun arkasından bakıyordu.

"Biz burada kötü şeyler yaşayalım, beyefendi aşkını yaşasın."Changmin sitem dolu bir şekilde konuştuğunda arabadan iniyordu.

Jaejoong yüzünü buruşturarak karşısındaki uzuna baktı. "Neler oldu, anlatın."

Dördü de arabadan inip kafenin bir köşesine oturduklarında katilin kim olabileceği hakkında konuşmaya başladılar.

"Gizemli çocuk olmadığına göre kim o zaman? Bu kasabada herkes birbirini tanır. " Changmin konuştuğunda herkes düşünceli bir şekilde kafasını masaya eğdi.

Jaejoong kaşlarını kaldırarak "Artık herkesten şüphelenmeye başladım. Yan dairede oturan teyzeden bile şüpheleniyorum."dedi.

Herkes bitkin olmasına rağmen gülümsedi. Ardından Kyuhyun konuştu. "Benim şüphelendiğim birkaç kişi var aslında."

Bütün gözler ona şaşkınlıkla çevrildiğinde utanmıştı. Herkesin merakla beklediği soruyu kaşlarını çatarak Changmin sordu. "Kim?"

Kyuhyun titreyen sesiyle konuşmaya başladı. "Birinci ihtimal;  bizim okulun zorbalarından Chanyeol du. Biliyorsunuz, Baekhyun a takık bir manyaktı. Ancak Yuta öldürüldü ve bu da demek oluyor ki bu kişi manyak bir seri katil. O yüzden o değil. İkinci şüpheli, Junghoon büyükannenin torunu Jonghyun. Bakışları çok tuhaf. Beni ürkütüyor. Bilmiyorum." Changmin hemen Kyuhyun un sözünü kesti.

"Seni rahatsız mı ediyor?"

Kyuhyun gözlerini açarak "Hayır" dedi. "Sadece psikolojik bir rahatsızlığı olduğunu duymuştum." Ardından tespitlerine devam etti. "Üçüncü şüpheli ise yine okuldan biri. Junsu hyung u rahatsız eden Leeteuk hyung."

Bu defa gözlerini açarak Yoochun Junsu ya baktı. "Seni rahatsız mı ediyor? Neden bunu öğretmenlerinle paylaşmıyorsun?"

Junsu gözlerini devirerek Kyuhyun a baktı. "Kyuhyun biraz abartıyor. Beni rahatsız etmiyor. Sadece biraz fazla samimi ve hareketlerinden hoşlanmıyorum."

Kyuhyun kendini savunarak "Abartmıyorum hyung, birkaç kere seni bileğinden zorla tutup götürdüğünü ve kavga ettiğinizi gördüm. Geldiğinde bileğin neredeyse morarmıştı." Dedi.

Yoochun şaşkınlıkla ve sinirle yerinden doğruldu. "Bu doğru mu? Junsu bu konuyu daha sonra konuşacağız." Junsu başını önüne eğdi.

Changmin gülümseyerek Kyuhyun a baktı. "Bu teoriler çok mantıklıydı." Ardından yanındaki çocuğun saçlarını karıştırdı. "Çok zekisin." Kyuhyun kesinlikle kızarmıştı.

Yoochun Jaejoong a döndüğünde düşünceli olduğunu fark etti. "Senin de şüphelendiğin birileri mi var?"

Jaejoong başını kaldırıp masadakilere baktı. "Sadece katilin yakınımdan biri olmasından korkuyorum. Ayrıca Storm denilen adamda hala şüpheli sayılır. Cinayetleri işlemediği, onun katil yada yardımcı olduğu gerçeğini değiştiremez. Belki de tüm bunlara göz yuman psikopat bir manyak."

Hepsi sessiz kalıp düşünmeye başladığında kısa bir süre sonra kafenin kapısı gürültüyle açıldı ve içeri gizemli adam girdi. Ancak bir tuhaflık vardı çünkü Yunho giriş kapısında gürültüyle yere düşmüştü.

Owww neler oliyir? Aaassssasdd