Özel Bölüm (Adaş)

225 17 2
                                    

Adaş'ın geçmişini anlatan kısa bir bölüm yaptım. Yey ._.

"Adaş akşam ezanı okunmadan eve gel demiştim"

Yerde ki topu aldım

Akif "Görüşürüz"

Mehmet "Ya Adaş yarın daha erken gel"

Görkem"Evet hep seni beklemek zorunda kalıyoruz"

"Yarın onda buluşsak?" Hepsi başıyla onaylıyınca eve doğru koştum. Gitmeden önce arkamı dönüp "Görüşürüz" demeyi unutmadım tabii

Eve geldiğimde babam küplere binmişti. Annem yanına geldi ve bende olanları kapı eşiğinden izliyordum

- Gittikçe eksiye düşüyoruz, dükkana zaten kimse gelmiyor, herkes süpermarketlerden alış veriş yapmaya başladı

- Başka çaremiz yok mu Hasan? Ayrılmak istemiyorum oğlumdan

- Ne yazıkki

Ne? Beni bırakacaklar mı? Arkadaşlarımın anlattığı o karanlık yetimhanelere gitmek istemiyorum.

Sanki hiçbir şey duymamış gibi neşeyle içeri girdim. "Baba bir gol attım görmen lazım. Melih topu göremedi bile"

Gülümseyip başımı okşadı "Afferim benim oğluma, yakında dünyanın en iyi futbolcusu sen olacaksın"

Ellerimi sevinçle kaldırdım "Ben olacağım!"

***

Gece yatarken annem klasik bir şekilde bana masal okuyordu. Dayanamayıp sordum "Anne beni bırakacak mısınız?"

Hiçbir şeyden haberi yokmuş gibi "O nerden çıktı oğlum?"

Kaşlarımı çattım "Babamı ve seni bugün konuşurken duydum"

Yüzünde oluşan kocaman bir tebessümle yanağımı okşadı "Seni asla bırakmayacağım"

Annem o benim, mutlaka doğruyu söylüyordur ama "Ayrılmak isyemiyorum oğlumdan" demişti. Bilmediğim başka kardeşim falan mı var?

Sabah mutlulukla kalmıştım. Bu mutluluğum saatin 10:30 olduğunu görmemle sona erdi. Ya nasıl unuturum?

Hızla hazırlanıp, elime topumu alıp koltuk altıma sıkıştırdım. Dışarı çıkarken annem beni durdurdu "Nereye oğlum bu saatte?"

"Arkadaşlarımla top oynıyacağız"

"12'de çıkıyordunuz"

"Evet ama bugünlük 10:00'da çıkacaktık ve ben geç kaldım"

Kapıya uzanırken kolumu tuttu. "Misafir gelecek bugün" ofladım. Zaten anlaşmamız vardı. Eğer belirlenen saatten bir saat önce gelemezsek eve misafir gelmiştir demekti.

***
"Of ya kız gibi süslediniz beni pafümler saç deodarantı falan"

Babam güldü "Saç deodarantını ve parfümü sadece kızlar kullanmıyor"

Annem de güldü "Ayrıca o saç spreyi, saç deodorantı değil"

Zil çalınca annem büyük bir telaşla kapıya yöneldi. Sanırsın vali geldi. Babam da heyecanla kapıya doğru yol aldı.

Yanlarına gidince hiç görmediğim bir kadın ve bir adam gelmişti. Arkalarından neşeli bir kız çıktı "Merhaba Adaş abi"

Oha, ilk defa biri bana 'Abi' dedi. Bunu kutlamalıyım. Gerçi normaldir daha altı yaşındayım

Adam yanıma eğildi "Adaş'ta pek tatlıymış" inş beni yemeyi düşünmüyordur

Otuma odasına geçerken anneme "Anne bunlar kim?" Dedim

"İçeri geçince görürsün tatlım" dedi, valla beni yemek istiyorlar

Oturma odasına geçince annem ayaklandı "Ben size bir kahve yapayım" dedi

Kadın "Gerçekten hiç zahmete girmeyin, toplantımız var zaten" dedi

Ha zenginler. Sadece aile reislerinin arasında geçen bir diyalog yaşandı:

- 1.000 lira?

- Bir eşya satmıyoruz burda

- Pekala 100.000 lira

Babam nirvanaya ermiş gibi adama bakıyordu. Anneminse gözler dolmuştu. O değil de ben hala anlamadım kim bunlar?

- Kabul

Adam bir çanta çıkardı ve babama çok para verdi

Annemin kulağına "Anne, neyi sattık?" Diye fısıldadım. Kendini yırtarcasına ağladı ve sımsıkı sarıldı

Babamda bana sarıldı. Neler oluyor? İkiside geri çekildi. Babam kadını, adamı ve kızı gösterdi "Yeni ailene merhaba de"

Yeni ailem mi? Anneme döndüm "Hani beni bırakmayacaktınız?"

Annem olacak kadın elimi tuttu "Hadi Adaş, gidiyoruz"

Ağlayarak elimi çektim "Bırak beni!"

Babamın yanına gidecekken, babam olacak adam "Mızmızlanma" diyerek beni kucağına aldı.

Evden çıkana kadar babam olacak adamın sırtını yumrukladım.

"Anne!" Göz yaşlarına boğulmuş annemin yanında paraları sayan babam vardı. Babam, tek ayağı ile kapıyı kapattı.

Ve bu onları son görüşümdü...

YANDERE //Texting//Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin