Multimedia da : Deniz ve Uzay
Şarkı : bts- dangerBir gün sonra
Ateşin ağzından :koskoca bir günün sonrasında Barutla birlikte eve doğru yürüyorduk Barutun saçma sapan konuşmalarını dinlemeden yürümeye çalışmanın zorluğundan bahsetmeyeceğim bile neymiş gecenin sevgilisi bulut çok tatlı değilmiymiş falan mıymış filan mıymış hayır bi de kendi ağzıyla söylüyor GECENİN (!) SEVGİLİSİ (!!)diye sanırım Barutla tek ortak yanımız aynı annenin rahimini paylaşmaktı..
Beni tüm bu düşüncelerimden sıyırıp alan şeyse Barut' un kolumdan çekiştirmeye başlamasıydı.
Neredeyse evin önüne gelmiştik ama evin önünde pekte hoş bir manzara nın bizi karşıladığını söyleyemeyeceğim çünkü kapının önünde siyah kapşonlu herifin teki elinde birşeyle uğraşıyordu. Uzay abimin eve gelmesine nerden bakılsa daha 2 saat vardı ve o asla ama asla bu tipte siyah uzun üstelik kapşonlu bir hırka giymezdi Barut da durumu fark etmiş olsa gerek ki anında bana döndü ve bende sesiz olması ile ilgili mimiklerimi saygıyla ona sundum
-gerçi sunmaya çalıştım da denebilir-
Ardından aklıma bu kişi -artık her kimse gölge holdingin bir çalışanı olabileceği aklıma geldi ben tüm bunları düşünüken barut bir dakika bile zaman kaybetmemiş ve koşarak kapı da ki adamın üzerine atlayıp ardı ardına yumruklar savurmaya başlamıştı burnuma dolan kan kokusuyla hemen barutu yanına gitmiş ve yerde yediği yumrukların etkisiyle ve anlık şokuyla neredeyse kendinden geçmiş olan adama küçük bir bakış atmış ve hemen ardından da adamı sırtıma almıştım bana anlamaz bakışlarla bakan Baruta
"kalk yerden de abimi ara depoya gelsin muhtemelen gölgenin adamlarındandır" demekle yetinmiştim.
yarım saat sonra depo da
Barutla abimin gelmesini beklerken daha fazla dayanamamış ve adamın uyanması için kafasından aşağı bir kova buzlu su dökmüştüm dua etsin ki konuşana kadar bize lazımdı yoksa bırak buzlu suyu direk kezzabı başından aşağı dökmeyi de bilirdim kendine gelen adamın
"ne yaptığınızı zannediyorsunuz "diye kükremesiyle
Yanımda oturan Barut adamın bu ses tonuna hazırlıksız yakalandığından olsa gerek ki karı gibi çığlık atmıştı buna sonra gülecegimi beynimin bir köşesine not alırken bir yandan da konuşmaya başladım
" soru sormana izin verdiğimizi zannetiyorum kimsin sen ? " adamın yüzünde oluşan barriz bir şaşkınlığın ardından yamuk bir gülümseme süratını bir anlık kaplamış sonrasıda ise barutun vurduğu yerleri acısınden olsa gerek yüzünü buruşturmuş fakat soruma cevap vermemişti
O sırada sakince Baruta döndüm ve sanki benimle aynı şeyi düşünürmüşcesine o da bana döndü
Gülümsemem suratıma yayılırken o da benimle birlikte gülümsedi abim gelene kadar adam bize lazım olduğu için diline dokunamazdık yada vücuduna ama yapabilecegimiz ve yaparken fazlaca zevk aldığımız -aldığım tek şey gözlerinin altına 10 tane dikiş ignesi yapıştırmak ve gözlerini kapatana kadar sabretmekti sanırım ailemden bana miras kalan en önemli özelliğim de sabretmekti o adam gözlerini kapatana kadar saatlerce belkide günlerce bekleyebilirdim.
barutun gerekli malzemeleri getirmesiyle yüzünde mimik dahi oynamayan adama tekrar
"adın ne? "
diye sordum ama o sadece suratıma bakmakla yetinmişti daha fazla dayanamadım ve Baruta adamın kafasını sabit tutmasını söyledim o direk söylediğimi yaparken zaman kaybetmeden iğneleri olması gereken yere yerleştirdim
Koca bir kahkaha atan adama Barut tüm samimiyetiyle
"yakışıklı ama harbiden gerizekalısın birader " demişti ismini hala öğrenemediğim adamsa
" sadece bu kadar mı ? Beni bunlarla mı konuşturabileceksiniz ?" diye sormuştu
ama sen dur sadece bu kadar mıyı göreceksin ben bi de seni o gözlerini kapattıgında ki sesini merak ediyorum diye kendi kendime mırıldanmış ve sabırla aslında daha da çok zevkle abimin gelmesini beklemeye başlamıştım
( en uzun göz kırpmama rekorunu da söyleyeyim ben okuduğum da bayağı şaşırdım ama tamı tamına 30 saat 12 dakikaymış )
yaklaşık yarım saat geçmişti ki deponun önünde bir araba sesi duyulmuştu abim depoya daldıgı gibi sandalyeye baktı ve bir küfür mırıldandığını duydum hemde en okkalısından barut ve ben tren görmüş öküz gibi abime bakarken abimse adamın ellerini çözüp gözlerin de kileri çıkarmaya başlamıştı ne yaptığına ya da neden yaptığına bir türlü anlam veremiyordum. Ama bir nedeni olmalıydı..
%%%%%%%%%%%%%%%%%%
Uzayın ağzından :
Barut' un aramasıyla birlikte işlerimden sıyrıldım telefonu açtığım da depoya gitmem gerektiği dışında pek bir şey söylemeden ve benim de tek kelime dahi etmeme izin vermeden telefonu suratıma kapattı normalde bunu yapsa telefonu kapatan parmaklarının derilerini teker teker yüzer tuza batırıp batırıp çıkarırdım ama önemli bir şeyler olduğu kesindi yoksa böyle bir hatayı yapmazdı yapamazdı -yemezdi-
Bununla birlikte şimdiye kadar Denizin de gelmiş ve beni ev telefonundan çoktan aramış olması gerekiyordu ama şuan da bunu düşünecek vaktim yoktu
Holdingden çıktığım gibi siyah Porscheme bindim ve depoya doğru gidebildiğim son sürat gitmeye başladım
Yaklaşık bir saat sonra :
Porschemi depo nun önüne rastgele park ettiğim gibi depoya daldım ve sandalyede gördüğüm manzarayla içimden binlerce kere lanet savururken dışımdanda en okkalısından bir küfür savurdum ve zaman kaybetmeden sandalyede oturan arkadaşımı çözmeye gittim
Sonunda ellerindeki ayaklarında ki iplerden kurtulup gözlerinde duran iğneleri de çıkardığım da yüzümden ter yerine pişmanlık akıyordu keşke o lanet arabaya binmeden önce o telefonu elime alıp arayacak vakti bulabilseydim diye düşünürken Barutun
" abi ne yapıyorsun? "Diyen şaşkınlık dolu sesiyle kendime geldim sinirden kasılan çenem ve titreyen ellerimle arkama dönüp
" asıl siz ne yaptığınızı biliyor musunuz lan " diye bağırdım tam yürüyüp şu iki salağa ne b.k yediklerini anlatıp cezalarını verecekken kolumda hissettiğim el ile olduğum yere mihlandım ve canımı borçlu olduğum adam
" dur da tahmin edeyim kardeşlerin beni gölgeden sandılar değil mi Uzaycığım ? " diye sordu ve ardından sadece ateş ve barutun aynı anda
" nasıl yani gölgeden değilmi? " sorusunu duyarak göz devirdim ve aynı anda Denizle
" değilim ve değil " sözcüklerimiz birbirine karıştı..
Devam edecek #bluti
Ve bu da alman ajanımız Nash Grier ve siyah kapşonlusu <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölge #Wattys2017
Adventure"yüzsüz insanlarla dolu olan dünyada yüzümü kimseye gösterme gereği duymuyorum bulut bırakta beni yüzsüz bilsinler" -Evren "kendini yüzsüz olarak tanımlayan bu kız veya erkek kim bu bunu bana öğrenmen lazım barut öğrenki yüzsüzlügün ne olduğunu ona...