"yüzsüz insanlarla dolu olan dünyada yüzümü kimseye gösterme gereği duymuyorum bulut bırakta beni yüzsüz bilsinler" -Evren
"kendini yüzsüz olarak tanımlayan bu kız veya erkek kim bu bunu bana öğrenmen lazım barut öğrenki yüzsüzlügün ne olduğunu ona...
evreni ararken tek düşündüğüm resmi olmadan arkadşca konuşmaktı ama tam tersi olmuştu neyseki akşam yemeği teklifini kabul etmişti kalkıp şirkete gitmiş işlerimi halletmiştim
üzerimi değiştirmeye üşenerek odama girdiğim sırada yatağın üzerinde siyah deri detayları olan kot pantolon ve siyah yaka ve kol kısımları deri bir gömlek bulmuştum ama bunlar benim değildi ah barut ah yine ne işler çeviriyordu acaba bu Allahın delisi hayır hangi günahımın bedeliydi ki bu çocuk
kıyafetleri es geçip banyoda kendimi soguk su dolu küvete bıraktım
banyodan çıktıktan sonra dolabımın önüne kıyafet almaya geldiğimde aklından bile geçirme abiciğim yazan nota göz devirdim ve benim için hazırlanmış olan kıyafetleri giydim
hazırlık olayını bitirip merdivenlerden inmeye başladım ve bahçeye çıkmak için kapıya doğru ilerledim kapıyı açtığımda karşımda duran doğal afeti süzmeden yapamamıştım içimden bir ses vay anasını bu kızın bacakları bu kadar güzelmiydi derken dışımdan da evrenle konuşuyordum o ise bacaklarıyla bakışmamı fark etmişti ve bir homurtuyu dudaklarından salmıştı içeriye davet edip o geçtikten sonra salona doğru yürümeye başlamıştım ki gece ve bulut da evrene doğru yürüyorlardı
onları umursamadan salona oturmuştum ve beni bir an bile rahat bırakmayan evrenin giydiği ebisenin detayları gözümün önünden bir an olsun gitmiyordu kendi kendime bir küfür savurdum ve odama gitmek için ayaklandım çünkü evren eğer buraya gelir ve oturursa kesin olmadık birşeyi ağzımdan kaçırırdım
merdivenlerden çıkarken tek düşündüğüm elimi yüzümü soğuk suyla yıkamaktı odanın kapısını açtım kapatma gereği görmeden banyoya dogru ilerledim ve banyodan içeriye girdim girdim de karşımda duran küvetin içinde evreni görmemle oldugum yerde adeta taş kesildim yüzümün kızardığına emindim şu anda ev boş olacaktı varya diyen iç sesime bir küfür savurduktan sonra bana kocaman gözlerle bakan evrenle bedenimin ateş alıp küle döndüğünü hissettım şimdi sırası değil diye kendimi sankin tutmaya çalışırken dudaklarımı araladım iyide ne diyecektim banyoma girdini biliyordum mu ve beynim benden önce davranarak dudaklarımı harekete geçirip özür dilerim dememi sağladı ben uzay karadağ ilk defa bir insan evladından özür dilemiştim bunu sonrada düşünebileceğimi fark ederek kapıya doğru dönmüş ve banyodan çıkacaktım ki ayagımın kaymasıyla bütün vücudumu bir sıcaklık ele geçirmişti
lanet lanet bin kere lanet küvetin içinde evrenin bacaklarını üzerine düşmüştüm ellerime deyen bacaklarına daha fazla dokunmamak için kendimi o kadar zorluyordum ki kafamı çevirmeyi yeni akıl edebilmiştim ve evrenin gözleriyle buluşmayı bekleyen gözlerim silah namlusuyla buluşmuştu
şaşkınlıkla evrene baltım ve sen silah kullanmayı nerden biliyorun diye sordum o ise ciddimisin dermişcesne banyoya şak diye giriyorsun küvette olduğumu görüyorsun ve ayagın kayıyor bacaklarımın üzerine düşüyorsun tek sorun silah kullanmayı blmm mi sence dedi iç sesim kız haklı derken banyonun kapısından bulur gece ateş ve brutun girip meraklı bakışlar atması bir olmuştu gece ise benden hızlı davranmış ve elindeki silahi bir kenara bırakıp benim üzerimdeki
gömleği bir anda çekmişti yırtılma sesinin ardından düğmelerin yerde çıkardığı ses gelmişti yarı cıplak duran ben şaşkınlıkla dona kalmıştım
Bize bakanlarında benden pek bir farkı yoktu ki barutun
"abim olmasan kesin sana yürürdüm şu kaslara bak be heyt yavrum heyt analar neler doguruyor"
dedigini duymuştum hepsi gülecek gibi olmuş olsada şaşkınlıkları ağır bastığı için kendini tutuyorlardı evrense kendinden ödün vermeyen bir tavırla
" lan ayı mı oynuyor çıkın dışarı kapatın kapıyı da " diye bağırdı şaşkınlıkla hep bir ağızdan " hıaaah " diye bir ses çıkardıktan sonra ateş hepsini ittirerek dışarı çıkardı ve kapıyı da kapattı
Evrenin ağzından
Bizimkiler dışarı çıktıktan sonra uzaya dik dik baktım ve " yerin rahat herhalde ellerinin keyfi yerinde mi bari (?) " diye iğneleyeci bir tonda konuştum o ise biraz muhcup bir tonda ama fazlaca ukalaca " senin ellerinde kaslarımın üzerinde ben bişey diyor muyum ? " dediğinde ellerimin cidden uzayın karnında olduğunu fark ettim ve inat değilmi işte insana neler yaptırıyor ellerimi yavaş bir şekilde uzayın karnında gezdirmeye başladım ve vücudunun daha da geriliğini fark ettim
O bana baktığı sırada karnına kocaman bir cimcik attım küçük bir küfürün dudaklarından homurtu eşliğinde dökülmesinin ardından ellerimi çektim ve uzaya iyice yaklaşarak
"Bacaklarımın üstünden kalk " diye fisildadım o kadar yakındık ki verdiğim nefes onun dudaklarından çarpıp aynı sıcaklıkla bana geliyordu tam kalktığı sırada gömleğini üzerime sararak ve saçlarımı önceden duruladığım icin kendimi tebrik ederek küvetten çıktım iç çamaşırlarımı görüp görmemesi umrumda dahi değildi yürüyerek elime bir havlu aldım ve plajda da beni bu şekilde gören milyonlarca insan var diye homurdanarak banyodan dışarıya çıktım
Uzayın ağzından devam
Ben üzerimdeki şaşkınlığı atamadan evren
" yerin rahat herhalde ellerinin keyfi yerinde mi bari (?) " diye iğneleyeci bir tonda konuştu
Bende utancımı gizlemeye çalışarak ukala bir şekilde karnım da duran ellerine baktım ve
" senin ellerinde kaslarımın üzerinde ben bişey diyor muyum ? " dedim ellerinin karnım da olduğunu yeni farketmiş olsa gerek bir kaç saniye bana bakakaldı sonrasında ise elleri karnımda aşağı yukarı yavaşça hareket etmeye başladı ne yaptığına anlam veremesem de dokunduğu yerlerin alev alev yangını söyleyebilirim sizlere ve içimde ki ses mafya olmasam kesin senle evlenirdim derken bende sen kim köpek evlenirmiş miş diye onu susturmaya çalışıyordum ki
Evren karnıma kocaman bir cimcik armağan etti ah lanet olsun şunu burada başka birisi yapacaktı varya o zaman hiç de böyle sonlanmazdı bu iş ...
Ben bunları düşünürken yavaş yavaş yüzüme doğru yaklaştı ve kafamı biraz oynatsam onu öpebileceğim bir mesafede durup
"Bacaklarımın üstünden kalk " diye fisildadı nefesi ciğerlerimi yakarken kendimi kalkmak için zorladım düşündüğüm tek şeyse neden zencfilli şampuan kullandığıydı o şimdi tıpkı tıpkı annem gibi kokuyordu tam küvetten çıkacakken evren gömleğimi umursamaz bir şekilde vücuduna sarmış ve banyonun kapısına doğru ilerlemeye başlamıştı ah hadi ama hiç mi umurunda değildi üzerinde ki siyah sütyen askısının görünmesi hadi ama bu kız kapıda bacaklarına baktığım için bana söylenen kız değil miydi e peki şimdi ne değişmişti de bu kadar rahat davranabiliyordu
Eline bir havlu alırken sırtındaki dövmeleri görebiliyordum ve hatta altındaki siyah iç çamaşırının ucunu da ve o ise plajda da beni böyle milyonlarca insan görüyor zaten diye mırıldanarak banyodan çıkmış ve arkasında şaşkın ve bir o kadarda garip hisseden beni küvetin içinde kendimle baş başa bırakmıştı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
