Merhabaa, yepyeni bir fanfic ile karşınızdayım. Öncelikle bu benim yayınladığım ilk kitabım değil, daha önce burda çok şey yazıp silmişliğim oldu. Son zamanlarda ise hep okuyucu olarak takıldım ama sonra TaeJin gibi harika bir shipi bende kurgulamaya karar verdim ehhehe ;) Umarım tutar ve destek gelir, çok amin ♡
~
Jin elindeki kahve bardağını masaya bırakırken bir yandan da ev arkadaşı Kai'ye söyleniyordu. Bugün içerisinde yaptığı tek şey bu desek yalan sayılmazdı.
Kai ise sıkıntıyla ofladı ve elini şakaklarına götürüp ovuşturdu. Yattığı koltukta iyice yayıldı.
"Jin sus artık, geleceksin benimle, nokta"
"Oğlum, bir kere de ayır şu götünü benden ya, kızla buluşacaktım kız, kıızz..!" derken arkadaşının yayıldığı koltuğun ucuna yerleşti. Kai'de kız kısmını vurguladığı için gözlerini devirdi.
"Kaçmıyor, Jin"
"Yeni insanların olduğu ortamları sevmediğimi biliyorsun, doğadan da haz etmediğimi biliyo-"
Kai bilmem kaçıncı kez gözlerini devirip Jin'in sözünü kesti.
"Sehun'u tanıyorsun?"
"Evet, gerizekalı ama getireceği diğer iki kişiyi tanımıyorum. Sen hepsini tanıyorsun dördünüz takılın"
Kai gülerek doğruldu ve Jin'in koluna yavaşça yumruğunu geçirdi. Jin onun bu hareketine gözlerini büyüttü.
"Sen de geleceksin ve kamp yapacağız, Ayrıca o ikili seninle tanışacağını biliyor. Onlara senden bahsedip duruyorum"
Bu sefer gözlerini deviren Jin olmuştu. "İyi halt ediyorsun"
"Ben kendime bir tane daha kahve koyacağım" derken ayaklandı Jin, büyük salonla birleşik olan mutfağa yöneldi.
Kai konuyu sürdürmeye devam etti.
"Sehun'un ev arkadaşı Taehyung ile liseden arkadaşı Namjoon'da yeni yeni tanışıyor, rahat ol"
Jin kalçasını tezgaha dayadı ve gözlerini koltukta pinekleyen Kai'ye çevirdi. "Hiçbiri umrumda değil"
Kısa süren sessizliği tekrar Jin bozdu.
"Dediğin gibi, iki hafta falan orada olacağız. Sonrasında huzur bulduğum evime tekrar kavuşacağım"
Kai gülüp kenardan kaptığı yastığı Jin'e fırlattığında yastık mesafeden dolayı hedefine ulaşamadı, sonra bunu umursamayıp tembelce söylendi. "Bana da yap kahve"
Jin başıyla onaylayıp bir kupa daha çıkardı Kai için. Planladıkları kampı sırf onun hatrına kabul etmişti. Gerçekten değer verdiği biriydi Kai, birlikte yılları devirmişler ve birsürü anı biriktirmişlerdi.
Sonra Kai'nin bir sevgilisi oldu. Sehun'la çıktıklarından beri onu her zaman desteklemiş ve üzülmemesi için çabalamıştı. Bir keresinde gece vakti Kai eve ağlayarak geldiğinde fazlasıyla endişelenmişti.
"Sehun ile kavga ettik Jin, çok kötüyüm"
O gece onu yatıştırmak gerçekten zor olmuştu. Barıştırma işini de kendi üstlenmişti, bazen gerçekten saçma şekilde kavga edebiliyorlardı. Fakat Jin onların her zaman uyumlu olduğunu düşünmüştü. Sehun'la bir yıldır çıktıklarından dolayı onu az çok tanıyıp ısınmıştı. Kai'yi gerçekten mutlu edebilen biriydi. Jin onların birbirine olan sevgisini seviyordu. Aralarında güçlü bir bağ vardı.
Jin'in bazenleri onların yanında da kendi kendine de yakınıp durduğu şey şuydu;
"Benim ne zaman böyle ilişkim olacak ya, mal gibi yanınızda takılıp sizi izliyorum. Ama bazen yiyişmeleriniz çok mide bulandırıcı oluyor!"
Bunu dediğinde duyduğu tek şey Kai ve Sehun'un hunharca attığı kahkahalardı. Sonra dayanamayıp o da gülmelerine katılıyordu.
Kahve makinesinden hazır olduğuna dair bir ses geldiğinde tezgaha doğru dönüp bardakları doldurdu. Sonra arkadaşının yanına ilerledi.
Beraber koltukta iyice kurulup kahvelerini yudumladılar. Kai kahvesini yanındaki sehpaya koyup ellerini heyecanla çırpmaya başladı.
"Yaa, çok eğleneceğiz"
Jin'in ona boş bakışlar attığını görünce koluna yapıştı. "Değil mi Seokjiiin?"
Jin Kai'nin cilveli sözlerine gülmeden duramadı. Halbuki kendini yaptığı şebekliklere gülmemeye çalış diye şartlamasına rağmen, onu bu yolla ayar etmeyi seviyordu çünkü o halleri tatlıydı arkadaşının.
Jin gülerken elindeki kahvenin birkaç damlasını üstüne döktü. Sonra bunu farkedip bir küfür mırıldandı ve kahvesini sehpaya koydu.
"Orada da böyle şeylere takılma Jin, üstümüz başımız pek temiz olmaz"
"Olsun, dikkat ederim ben"
Kai omuz silkip yeniden kahvesine uzandığında Jin birden Kai'ye döndü, gözleri kocaman açılmıştı. Kai ise bu uzaylı görmüş tavırlarını merak edercesine kaşlarını çattı.
"Nasıl duş alacağım lan ben?"
Kai gözlerini devirdi. "Göl var yıkanırız. Şampuan da alırız"
Jin rahatlayıp nefesini verdi ve tekrardan koltuğa attı kendini.
"Namjoon'u seveceğinden eminim, kafa dengi ve oldukça kibar bir çocuktur"
Jin hüpürdeterek aldığı yudumdan sonra başını salladı. "Diğeri, neydi Taeyong mu?"
Kai ufak bir kahkaha attı. "Taehyung o kanka"
"Ne bileyim lan ben, neyse işte"
"Onu da seversin herhalde, güzel bir grup olacağız"
Kai gülümseyerek ona baktığında Jin'de gülümsemeye çalıştı.
"Umarım"
-
Burda bitiriyorum bu bölümü, acaba Jin ile Taehyung arasında neler geçicek? Valla ben de tam bilmiyorum dşdkhsşddbş
Biraz kısa oldu ama ilerledikçe uzatıcam bölümleri
TaeJin kadar güzel kalmanız dileğiyle
~💜💜
Off evlenin aq
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fall In Love | TAEJİN
Fiksi PenggemarJin bilmiyordu, arkadaşına uyup geldiği bu kampta ne zaman kendini bu kadar Taehyung'a kaptırdığını.. +sekai