Alaycı Kuş'tan Sonra

Yeniden Doğuş

Öncelikle hikayemi 90 okura ulaştıran bütün okuyuculara çok teşekkür ederim. Yeni bölümü beğenmenizi umuyorum. Yorumlarınızı ve önerilerinizi bekliyorum.İyi okumalar...

Çantalar hazırdı. Aslında yanlarına alacakları çok eşya yoktu ama yine de Katniss da Peeta da küçük bir acil durum çantası hazırlamıştı. Evden ayrılmaları gerekiyordu. Ve bu yolculuktan kimseye bahsedemezlerdi bunu sadece Gale biliyordu çünkü onlara yardım edecek olan oydu. Yine de Peeta'nın içinde kötü bir his vardı. Gale'den pek hoşlanmadığı bir sır değildi ama ona güvenmiyordu, daha doğrusu güvenemiyordu. Gale'in Katniss'ı bir kez daha üzmesine izin veremezdi.

Katniss evden çıkarken Peeta kadar düşünceliydi. Yine aynı şeyleri yaşayıp yaşamayacağını gerçekten merak ediyordu. Aynı olaylara tekrar katlanamazdı. Zaten bunun için enerjisi artık yoktu. Evden çıkmadan önce son bir defa okunun bakımını yaptı. Eğer fark etmeden nir savaşın içinde olacaksa bu savaşta silahları en iyi durumda olmalıydı. Peeta da ondan geride kalmamıştı ve yanına çakısını almıştı. Bu özel bir çakıydı. Aslına bakarsanız bir çakıdan çok minik bir mızrak veya bir kılıçtı. Kadranında altından bir sembol bulunuyordu. Bir Alaycı Kuş... Umudun simgesi. O sırada Katniss kapının çaldığını duydu ve açmak üzere kapıya yöneldi. Gale onları bekliyordu. Evden çıktıktan sonra Gale onlara muhteşem kaçış planlarını anlattı.

Gale:

- Önce ormana ulaşmamız gerekiyor. Ormanda bizi bekleyen bir hava aracı olacak. Hava aracını gördüğünüzde paniklemeyin Capitol aracı. Nereden bulduğumu sakın sormayın, bilmek istemezsiniz.

Gale'ın sesi Katniss'a biraz garip gelmişti. Sanki Gale bir işler çeviriyordu ve onlara söylemiyordu. Özellikle söylediği son kelime Katniss'a bir darbe vurmuştu. " Nereden bulduğumu sakın sormayın,bilmek istemezsiniz." Bu da neydi böyle? Peeta Katniss'ın düşüncelerine ortak olmuştu. Aslında " Nasıl yani?" diye sormak istiyordu ama şu anda patron Gale idi ve daha büyük problemleri vardı. Birkaç saatlik kısa bir yolculuktan sonra ormana varmışlardı. Ormanın iç açıcı havası, yeşil görünümü Katniss'a geçmişini anımsatmıştı. Tekrar avlanmak, tekrar on beş yaşında olmak, tekrar toplama günü... Katniss bunları düşünürken kolunun sarsılmasıyla kendine geldi. Arkasından Peeta " Katniss hava kararmaya başladı ve Gale'ın dediğine göre hava aracı biraz geç kalacakmış. Bu nedenle kamp kuracağız." dedi. Herkes yerleşecek bir ağaç altı bulunca Katniss yine düşüncelere dalmıştı. Ilk oyunları düşünüyordu. Bütün Capitol'ü nasıl kandırdıklarını ve bu oyunun nasıl devam ettiğini. Aslında hala oyunun devam etmediğini bilmiyordu. O sırada Katniss arkasından birinin yaklaştığını duydu. Büyük ihtimalle Peeta'dır diye düşündü. Tam o sırada arkasındaki ses:

- Ne düşünüyorsun Catnip

Katniss hızla arkasını döndü ve ona bakan iki tanıdık göz gördü. Gale...

- Sadece her şeyin ne kadar hızlı geliştiğini düşünüyordum.

- Katniss biliyorum her şey çok garip bir hal aldı ve şu anda sırası değil ama ...

Bu cümlelerin arasında Katniss Gale'ı durdurdu ve

-GALE! Şimdi biraz dinlenmemiz gerekiyor. Sırayla nöbet tutalım.

O sırada uzaktan gelen Peeta:

- Katniss'ı haklı buluyorum. Ilk nöbeti ben tutarım.

Katniss kafasını yastığa koymuştu. Yapraklar ona evinden daha rahat geldi. Sanki gerçek evi ormanın güvenli kollarıydı. Bu düşünceler arasında Katniss uykuya daldı.

...

Ormandaydı ama neresiydi burası? Daha da önemlisi nasıl gelmişti buraya. Kafası karışmıştı. Bir anda gözünün önünden bir ok geçti. Katniss ufuğa baktığında elinde oklarda bekleyen birini gördü. Bu yüz ona hiç yabancı gelmiyordu. Biraz yaklaşana o kişinin kim olduğunu gördü. Başkan... Elinde onlarla Katniss'ı vurmaya çalışıyordu. Birinci ıska. Hışmına bir ok daha aldı. Ikinci ıska. Bir tane daha. Üçüncü... Tam kalbinden, Katniss yerde acı çekerken başkan uzaktan sırıtıyordu. Sanki yavru bir sırtlan " Oyun bitti Katniss Everdeen, ben kazandım." diyordu. Katniss yavaş yavaş her şeyin karardığını fark etti. Ardından arkadan gelen bir ses...

Katniss,Katniss, KATNISS!!!

Katniss kalk saldırıya uğradık.