Multimedia da kızıl meleğimiz 👼
Çoban yıldızı şarkısıyla dinleyin derim...Arya Ateş'den
Kapının kolunu yavaşça indirip kapıyı araladım. Kalp atışlarım hızlanırken bir adım attım anında burnuma gelen okyanus kokusuyla gözlerimi kapattım. Hastane kokusuna inad oda o kokuyordu gözümden akan yaşı silip tamamen içeri girdim ve kapıyı kapattım. Hastane kıyafetleriyle yatan nefesime baktım. Yüzü solmuş dudakları renksizleşmişti maviliklerini göremiyordum okyanuslarını gizliyordu benden ağzımdan çıkan hıçkırıkla beraber seslice ağlamaya başladım. Yavaş ve sarsak adımlarla yanına adımlamaya başladım. Her adımda düşen gözyaşlarımla artık tamamen önümü göremez oldum. Elimle gözlerimi silip yanındaki sandalyeye oturdum. Kalbim acıyordu ruhumun ise yandığını hissediyorum. Elimi yavaşça kaldırıp yüzünde gezdirdim. Derin nefes alıp saçından öptüm "seni özledim sevgilim" dedim fısıltıyla kendim bile zar zor duyuyordum. Boğazımdaki yumruya takılıyordu sanki cümlelerim "nefesimi özledim çağrı nefes almayı özledim bana bakmanı okyanuslarını özledim sevgilim" dedim yalvarıyordum ilk defa birine yalvarıyordum ilk defa çaresizliğimi iliklerime kadar hissediyordum. Elini tuttup okşamaya başladım diğer elimlede yanağını okşuyordum "hadi uyan artık uykucu çok özledim seni yemin ediyorum ki" ağzımdan çıkan hıçkırıkla durdum ne diceğimi bilmiyordum o böyle yatarken ona ne diceğimi bilmiyordum "özür dilerim" dedim ilk defa birinden özür diliyordum "seni koruyamadım sözümü tutamadım sevgilim özür dilerim" dedim hıçkırarak elini tutup sıktım "yalvarırım beni bırakıp gitme" dedim ayağa kalkıp özlediğim dudaklarını öptüm kafamı kaldırdığımda yanındaki aletin sesi çıkmaya başladı anında odaya hemşireler ve doktorlar girerken ne yapcağımı bilemiyordum. Gidiyordu beni bırakıp gidiyordu iki hemşire beni çıkarmaya başlarken "gitme!!" diye bağırdım beni duymasını istercesine "beni bırakıp gitme yaşayamam!! " diye bağırdım....
Mert Kara'dan
Aryayı iki hemşire zorla çıkarıyordu hemen hep birlikte aryanın yanına gittik aryayı ilk defa böyle ağlarken görüyordum ve elimden bişey gelmemesine lanet okuyordum. Arya yere çöküp ağlarken kızlar etrafana dolaştı elif hemen aryanın yanına çökerken ağladığını farkettim "noldu ona!" diye bağırdı arya bu sefer daha çok ağlamaya başladı elif aryanın omuzlarını tutup sallamaya başladı "konuşsana lan konuşsana noldu ona söz vermiştin lan ona bişey olmıcak demiştin" diye bağırıyordu tüm hastane bize bakarken ayırmak için bir adım attım ama masal ve toprak benden hızlı davranıp ayırdı ikisini "kendine gel elif arya sence istemezmi iyi olmasını" diye bağırdı masal elife ve omzundan iteledi "tek sen mi seviyorsun çağrıyı" diyip yine itti "bencil olma elif aryanın ne halde olduğunu görmüyormusun" diye bağırdı sinirle elif kendine yeni gelmiş bir şekilde aryaya baktı yüzündeki pişmanlığını görüyordum. Beklediğimi yapıp koşarak aryaya sarıldı "özür dilerim" diye ağlamaya başladı ikiside sarılıp ağlıyordu masalla toprağa baktığımda onlarda ağlıyordu ve en sonunda onlarda yere çöküp sarıldılar. Sonunda ayrıldıklarında arya gözlerini silip ayağa kalkıp derin nefes aldı zorlanıyordu çağrıya bişey olmuştu "ka kalbi durdu" dedi kekeliyerek gelen sesle gözlerimi aryadan alıp sesin geldiği yere baktım elif yere düşmüştü hemen yanına gidip kucağıma aldım "doktor !!" diye bağırdım anında iki hemşire ve bir doktor gelirken doktor elife bakıp "odaya alalım" dedi arkamı dönüp doktoru takip ederken aryanın ağladığını duyuyordum.....
Arya Ateş'den
Koltukta oturup doktorun çıkmasını bekliyordum mert elifin yanındaydı. Masal ve topraksa bana destek oluyordu. Çağrının odasından çıkan doktorla yanına gittim "o oo iyi mi?" dedim kekeliyerek "elimizden geleni yaptık ama hastayı kaybettik" dedi kaybettik...kaybettik bu kelime beynimde yankılanıyordu sinirle boğazını sıkmaya başladım "yalan söylüyorsun o ölmedi de o ölemez o ölmemeli" diye bağırdım kızlar anında beni doktordan ayırırken ben yüzü morarmış doktora sinirle bakıyordum "üzgünüm arya hanım elimizden geleni yapt..." derken lafını kesip yumruk attım "üzgün değilsin" dedim ağlayarak "nefesim öldü lan benim" dedim haykırarak boğazım acıyordu yutkunamıyordum o gitmişti beni bırakmıştı ayaklarım beni taşıyamazken yere çöktüm. Ruhumun yandığını hissediyordum acı içindeki çığlıklarını duyuyorum kafamı ellerimin arasına aldım "sana söz veriyorum sevgilim hep seni sevcem .. " diye fısıldadım......
Masal Uysal'dan
Ne yani çağrı ölmüşmüydü bu kadarmıydı aryayla olan hikayeleri çağrı gibi birinin ölmesimiydi hayatın adaleti masum olanın ölümümüydü yani "ne düşünüyorsun" diyen toprağa döndüm evet artık onla iyi anlaşıyorduk aryanın dediği gibi takımdık biz "koduğumun adaletini" dedim soğuk sesimle yutkunup kafasını eğdi yatakta uyuyan aryaya baktım doktorlar sakinleştirici yapıp uyutmuşlardı "gitme" diye ses duymamla ayağa kalktım arya kabus görüyordu. Toprakla beraber aryanın başının ucuna gitmiştik. Aryanın ağlamasıyla ne olduğunu anlayamadım "gitme çağrı yaşıyamam" diye bağırdı ve çarşafı sıkmaya başladı toprak doktor çağırmaya giderken "uyan arya kabus görüyorsun" diye söylüyor ve dürtüklüyordum ama nafile daha çok bağırıp hareket ediyordu "yalvarırım bırakma beni çağrı" "bırakma beni" "bende seni seviyorum çoban yıldızım" "nefes alamam" diye bağırıyor ve kıvranıyordu yatakta "sana söz veriyorum çoban yıldızı hep seni sevcem" dedi fısıltıyla ne yani çağrıya söz mü veriyordu "çağrı gitmeee!!!" diye bağırararak uyandı nefes nefese elini boğazına götürdü ağlıyordu yatağa oturup sarıldım anında karşılık verirken "gitmesin masal onsuz yaşayamam" diye fısıldadı......
1 hafta sonra.....
Arya Ateş'den
Çağrı gideli tam tamına 1 hafta oldu. Sanki zaman geçmiyor onsuz şuan yine uçurumdayım denize bakıyordum. Onu hatırlatıyordu bana kokusu o mavilikler derin nefes alıp biramdaki son yudumuda içtim bu akşam amerikaya gidiyordum evet tek başıma kızlar ve mertin haberi yoktu. Sigara yakıp zar zor ayağa kalktım. Arabama atlayıp sürmeye başladım radyoya uzanıp rastgele bir şarkı açtım. Tanıdık müzik kulağımı doldururken gözümden bir damla yaş aktı küçük çocuk gibi ilk şarkı bizim olsun mu demişti çağrı bende masumluğuna kıyamayıp kabul etmiştim aklıma gelen geçmişle burukça gülümsedim ve şarkıya eşlik ettim yol boyunca "sen benle kal la la la la zamanın varsa" dedim ve arabayı durdurdum geldiğim yere bakıp derin bir nefes aldım arabadan yavaşça inip kapıyı kapattım. Gelen toprak kokusuyla yüzümü buruşturdum. Yan taraftaki çiçekçiden her zamanki gibi beyaz ve kırmızı gül alıp mezarlığa girdim. Mezarların arasında dolaşırken göz yaşlarım çoktan akmaya başlamıştı sonunda onun yanına geldiğimde yavaşça yere çöküp ağlamaya devam ettim. Gülleri baş ucuna koyup yavaşça toprağı okşamaya başladım. "özledim seni çoban yıldızı" dedim ve durdum. Kelimeler boğazımdaki yumruya takılıyordu konuşmakta zorlanıyordum sanki . Yanımdaki suyla biraz toprağını ıslattım burnuma gelen toprak kokusuyla ağzımdan bir hıçkırık kaçtı sarıldım hiç düşünmeden ıslak toprağa "sen böyle kokmazdın sevgilim bu senin kokun değil" dedim ağlayarak biraz daha kokladım toprak kokusunu bir ümit okyanus kokusu gelir diye ama gelmedi inatla toprak kokuyordu. En sonunda pes edip kalktım mezar taşına baktım 'Çağrı Soykan' o burda olmayı haketmiyordu ben olamam gerekirdi orda onun değil mezar taşındaki küçük yıldızlara dokundum evet karanlıkta parlayan yıldızlar koydurmuştum çünkü çağrı karanlıktan korkardı ağzımdan çıkan hıçkırıkla ağzımı kapattım "özür dilerim sevgilim" dedim fısıltıyla duyduğundan emin değilimdim ama duymasını ünit ederek arabama doğru yürümeye başladım....
Gelen anosla birlikte ayağa kalkıp sırt çantamı aldım ve uçağa giriş kapısına doğru yürümeye başladım. Koltuğa oturup kalkmasını bekledim yanıma birinin oturmasıyla oraya baktım. Masal ve topraktı şaşkınca onlara bakarken diğer tarafa oturan birileriyle oraya baktım. Mert ve elifti gülümseyerek bana bakıyorlardı "sizin ne işiniz var burda" dedim şaşkınla bu halime kahkahalarla güldüler "bizi bırakıp gitmek o kadar kolay değil arya hanım anca beraber kanca beraber" dedi elif gülerek göz devirdim bu haline sonra hep birlikte bana sarılmaya başladılar burukça gülümseyip "altımızda yine hep beraberiz" dedim fısıltıyla umarım herşey düzelcekti.........
Evet arkadaşlar bu bölüm finaldi ama merak etmeyin ikinci kitap olcak özel bölüm olacak sonra ikinci kitabı yayınlıcam okuyan okuyuculara teşekkür ederim ikinci bölümde görüşmek üzere kendinize iyi bakın görüşmek üzere gençler..... Sizi seviyorum çoban yıldızları ve kızıl melekler.... 💫

ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGE (İmkansız Aşıklar )
Novela JuvenilHikayemizin siyah kızı beyaza aşık olur..... İmkansız bir aşk , Kanlı ve bir o kadar masum bir aşk.... Acımasız kızımızın onu gözlerinden saklar oldu.. Hakikaten sizce bu nasıl oldu???? Sadece küçük bir tesadüf..... 💫