Mafya Evliliği

AYRILIK 🌹

MEDYADA ARAS 💖
Sınıfa onların geldiğini görünce küçük dilim bağırsağıma kaçmıştı. Doruk ve Boraydı. Bunlar neden burdalardı? Doruğa baktığımda göz kırptı. Yavşak ne olcak. Borada ise ifadesiz bir surat. Oturduğum sıraya doğru geliyorlardı. İnşaallah laf atmaz bu yavşak Doruk. Evet şimdi Ege ile selamlaşıyorlar. Neeee Ege mi bunlar nerden tanışıyorlar?? Tam soracakkenn zil çaldı ve Doruk önce konuştu.

"Oo güzelimm sende mi burdaydın."

Piç smile gülüşünü attı yine yeni yeniden. Anlam veremiyorum benle derdi ne bu yavşağın? Hemen lafa karıştım.

"Kes be siz napıyorsunuz burda? Evde sırnaştığın yetmedi buraya mı geldin ?"

"Biz artık bu sınıftayız güzelim alışsan iyi olur."

İnanamıyorum. Bu olamazdı. Allahım bunla beni sınama yarabbim.Ayça ise şaşkın şakın bakıyordu. Son zamanlar da iyice saflaştı bu kız. Evde bunu iyice yoklamam gerek. Her neyse bunları düşünecek vaktim yok.

"Nee olamaz. Siz Ege ile nerden tanışıyonuz bu arada?"

"O benim en yakın arkadaşım. Siz sevgili misiniz yoksa ?"

"Aman allah korusun be. Ne saçmalıyosun sen . Bu dağ yarması ile sevgili mi olunur !!!!"

Bu olay iyice boka batmadan sıyrılmalıydım. Tam Ayça nın yanına gidecekken birisi kolumdan tuttu. Başımı çevirdiğimde başım Ege nin çenesine çarptı.

"Ayıı!! Neyse bir dur. Siz nerden tanışıyosunuz?"

"Sensin o ayı be pislik. Annelerimiz tanışıyor. Ayrıca sana ne be salak ?!"

Daha sonra Ayça nın yanına gittim. Kız hala şoktaydı. Haklı nasıl olcak böyle ya !
Neyse Ayça'yı dürttüm.

"Ayça kendine gel ya!"

Ayça irkildi. Sonra da heyecanlı heyecanlı konuşmaya başladı.

"Kızım bir şey yok ben kendimdeyim. Merak etme. Neyse şimdi ben kantine gidiyorumm yürü sende gel!!"

"1 dakika sonra zil çalıcak. Otur şuraya. Sana bişeyler olmuş. Evde konuşcaz bu konuyu!"

Diyerek sıradan kalkıp yerime ilerlemeye başladım. Ege Doruk Bora üçü yoktu. Nereye kayboldu bunlar ya diye bakınmaya başladım ki tanıdık bir ses

"Bize mi bakıyodun fıstık?"

Gelen ses Yavşak Doruk'a aitti tabii ki.
Hemen savunmaay geçtim yalandan da olsa.

"Ne size bakcam be arkadaşıma bakıyorum."

İç sesim olan Şehime devreye girdi. Eksik kalsa şaşarım.
'Hangi arkadaşsa acabaa bu '
'Sus kız sanane?'

Akıllı kız susar çünkü benim iç sesimm.😅😅 (Neyse ergenleşmeden kesiyorum.)

"Hangi arkadaşmış bu arkadaş" dedi dağ yarması. Tam sanane diyecekken kapıdan içeriye bir adet yürüyen meteor, füze karışımı yağuşuklu girdi. 'Oha inanmıyorum. Heyt yawrum be sen özel yapımsın heralde ' diye düşündüğümü sanmıştım. Maalesef yine Ayça Dağlı klasiği olarak tam yerinde sesli düşünmüştüm. Füze de bana bakıp sırıttı. 'Tabi hemen sırıt geç kalırsın bir yerin eksik kalır' dedim. İnşaallah bunuda sesli düşünmemişimdir. 
Ege ise donuk gözlerle bana bakıyordu. Hemen gözlerimi ondan çekip yağuşuklu çocuğa baktım. Benim sırama doğru ilerliyordu. Napıyo lan bu o elindeki Ege nin çantasu değil mi ? Oha bu çocuk yürek yemiş. Çantayı aldı yere attı.  Benim sırama oturdu. Neee oha bu çocuk  kimin nesi Aman  Allahım noluyor? Ege yr baktığımda sakindi. Tövbe allahım kıyamet kopcak sanırım. Hemen gidip namaz kılmam lazım. Bi tövbe namazı. Çantamı alıp sırtıma taktım. Tam gidicekken yeni çocuk kolumu tuttu.  Ağzım 20 metre açılırken -pardon ayrılırken- Bön bön  çocuğa bakıyordum. Yarebbel alemin. Hemen ayrılmak üzere olan ağzımı kapatıp çocuğa bağırmaya başladım.
"Bıraksana ya beni kıyamet kopcak birazdan namaz kılmam lazım."
Dediğimde kahkaha atmaya başladı.'O  nasıl  gülüş lan Allahsız. Yedin bitirdin beni ya' düşüncelerimin beynimi terketmeisinin  nedeni ise kahkanın kesilmiş olmasıydı. Hey allahım niye ya niye her neyse bir an önce kurtulmam lazımdı şu çocuktan. Adını da bilmiyom ki.
"Ya bıraksana be göt herif"
"Konuşmamız lazım kızım"
"Ne konuşcam be senle daha adını  sanını bilmiyorum."
"Gel benimlr dedim işte. Ayça sende gel."