"Banane ya? Bunu söylemen gereken son kişi benim. Yaptığın şeyden sonra."
Dediğimde yüzünü bana dönüp ne yapacağını bilmez bir şekilde alt dudağını dişledi. Muhtemelen bunu yaptığının farkında bile değildi.
"Gerçekten çok salağım. Şu an sarayda deli...
Délf Sabah kalktığımda,daha doğrusu Tim tarafından kapım 155 kez yumruklanarak uyandırıldığımda,kapıyı açmaya yöneldim. "Bakıyorum prensesimiz uyanamamış." "Hey! Ben zaten uyku prensesiyim." "Hayır.Benim prensesim ol." "Tim yavaş. Dün tanıştık insan bir bekler değil mi?" "Sorun orda işte. Ben insan değilim ki. Elfim ben." "Sanki anlamadın." Dedim içeri giren Tim'in arkasından kapıyı kapatırken. Yatağıma oturup konuştu. "Eee,dün yarım kalan işi yapalım istersen." "Dün ne yarım kaldı ki?" "Çilekli sütün bitti. Gidip alalım işte." "Haaa tamam hadi gidelim!" Dedim sonlara doğru zıplarken. Parmağını bana doğru uzattı. "Böyle mi? Pijamayla mı geleceksin? Hatırlatırım sen prensessin." "Şey,unutmuşum." "Farkındayım." Dedi kollarını birleştirirken. İçeri gidip gardırobumdan elbiseyi aldım. Evet prensestim de öyle kabarık uzun etekli elbiseler giyecek halim yoktu. Şuan giyeceğim çok sade ve normaldi ve bence çok tatlıydı.
İçeri gidip giyindim ve elimde kalan pijamalarımı katlayıp gardıroba koydum. Salona girdiğimde Tim televizyon izliyordu. Makyaj masama dönüp kendimi şöyle bir kontrol ettikten sonra konuştum. "Hadi çilekli süt avına gideliiiim!" "Çilekli süt prensiiii" dedi Tim tek elini kaldırarak süpermen hareketi yaparken. "Bu arada Délf,kaç yaşına gireceksin?" "21." "E hiç 21 gibi değilsin. Çocuk gibisin." Dedi kapıyı arkamızdan kapatırken. "Bence böyle olmak güzel. Beni ben yapan şey." Dedim hızla yürürken. "Ha bu arada,doğum günün tekrar kutlu olsun." "Şey,tekrar teşekkür ederim." Bizim gülümseyerek koridorun sonuna geldiğimiz sırada Dimela'yı gördüm. Zaten o da bize doğru yürüdüğü için ona doğru gitmedim. "Siz ikinize katılmama ne dersiniz?" Tim tam ağzını açmıştı ki konuştum. "Tabi ki.Gelsene." Tim'in yüzü biraz düşsede belli etmek istemediği açıktı. "Şey..Aynen. Biz de çilekli süt almaya gidiyorduk." Dimela bunun üzerine göz devirip konuştu. "Sizin işiniz gücünüz çilekli süt? Ne olur birazcık kıyafet alsak?" "Dimela hatırlatırım akşam doğum günüm halkla kutlanacak. Seninle bu saatte çıkarsak akşama dönemeyiz." "Yok iki gün sonra döneriz. Akşam döneriz tabi ki nolucak? Hem doğum gününde giyeceğin şeyi alırsın belki." "İyide giyeceğim şey hazır." Dedim oflarcasına. "Belki daha güzelini bulursun.Lütfeeen!" Dimela'ya tip tip bakan Tim,bana dönüp konuştu. "Délf,daha çok dayanamayacağım gidelim hadi. Çilekli sütün yanında muzlu süt de alırız hem." "İşte şimdi oldu!" Dedim sevinçle zıplarken. Babamın odasına girdiğimizde direk konuya dalıp babamdan şoförü aramasını istedim. Bende numarası olmadığı için. Babam onaylayıp numarayı tuşladığında,bende Tim'e bakıp sırıttım. Oda bana bakıp sırıttı falan.
◇
"Kızlar sıkıldım ben ya. Zaten kutlamaya 1 saat kalmış." "Ne! Bir saat mi kalmış? İyide ben 1.30 saatte anca hazırlanıyorum yaa!" Dedi Dimela kabinden çıkarken. Yaklaşık 45 dakikadır Dimela kıyafet deniyordu ve biz yorum yapıyorduk. Tim hiçbirini beğenmese de arada güzeller vardı tabi. Bense bir elbise beğenebilmiştim ancak. Pastanın kesilmesinden önce başka,kesildikten sonra başka elbise giyecektim. (Kesilmeden önce;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
