BÖLÜM 2

2K 165 69
                                    

odadan çıkışını öylece  seyretmiştim bu kadar gizem beni fazlasıyla korkutmuştu. "Min suga" demişti evet bu isim nerden tanıdık geliyordu. herkesin anladığı ve benim anlamadığım o cümle "ölmek için fazla genç değil mi sizce de" kendimi odaya kapatıp interneten saatlerce araştırma yapmıştım ve bilgi çöplüğüydü sadece sonunda pes edip elime aldığım kağıt kalemle onun la ilgili gözlemlerimi yazmaya başlamıştım arkandan bir ses 

+ne yapıyorsun sen

arkamdakinin hae soo olduğunu fark etmiştim hemşireydi hem yardımcım hemde arkadaşım dı ne kadar daldıysam onun odaya girmesini fark etmemiştim elimdeki kalemi fırlatarak

-yeni hasta..... fazlasıyla garip değil mi
+sıradan bir hasta sadece

o onun ne kadar sıradan bir hasta olduğunu düşünsede ben onda bir farklılık olduğunu farkındaydım.

Birden hae soo nun alarmı çalmaya başlayınca  alarm demek bir sorunun olduğu anlamına geliyordu çoğu zaman büyük ihtimal hastalarla ile ilgili bir sorun vardı.

-124 numara beni bekler
+önemli bir şey olursa beni ara

3HAFTA SONRA

Oda da oturup bi masanın üzerindeki kağıda bir şeyler çizmeye başlamıştım resim konusunda bu kadar yetenekli olduğumu ozaman farkına varmıştım

hae soo elindeki kahveyle odaya girmişti

+belli ki daha kahve içmemişsin

Diyip elindeki kahveyi bana uzattı
Üç haftanın verdiği başarısızlık öyküsü ile derin bir nefes alıp

-teşekkür ederim

Beklemediğim bir cümle ile hae soo

+arşive bak tın mı
-arşiv
+bütün hastaların eski kayıtları orda
bir şeyler bulabilirsin kesin

Evet hae soo haklıydı

+hastalar beni bekler sende kahveni içip kendine gel tmmı

Kapıdan çıkarmak üzereydi

-hae soo
+Efendim
-Arşivin anahtarını getirir misin
+Ne yapacaksın

Bir An bu kızın gerçekten salak olduğunu düşünmeye başlamıştım

-Hastanın dosyayısına bakıcam da

hae soo nun getirdiği anahtar ile arşive girmiştim acaba burayı temizlemeyi düşünüyorlar mı diye düşünmeye başladım
İlk önce tozlu raflarda gezinerek min suga dosyasına bakmıştım ama yoktu sonra her yerde kayıtlı olan isme min yoongi dosyasına bakıp bomboş bir dosya bulmuştun içinde ilaçlar ve takip fişleri ve doktorun notları hepsi çöptü

Arşivden dosyayı alarak umutsuzca odama giderken çalan telefonuma İstemsizce bakarak hae soo aradığını görmüştüm

+hemen buraya gel
-124 mü yine
+Hayır bu sefer 469!!!!!!!

Elimdeki dosyayı önümden geçen bir hemşireye vererek odama koymasını söylemiştim koşarak hastaların olduğu kata yönelip odayı bulmuştum
İçeride 6 kişinin zor tuttuğu bir yoongi pardon suga ile karşı karşıya kalmıştım.

Odanın kapısına yaklaşırken hemşirelerin sesini duymak yerine suga ya odaklanmıştım suga beni fark edince gözlerindeki ateşe su dökülmüş gibiydi sadece kara bir duman vardı birden sakinleşti odaya doğru bir kaç adım adıp kapıdan içeri girmiştim

-Tamam bırakın

Bütün herkes bana bakıyordu etrafımdaki herkesin gözünün içine bakarak

-bırakın dedim size

Suga yı bıraktıkların da korku ve sessizlik sarmıştı odayı
hae soo nun elindeki sakinleştiriciyi alarak gözlerinin içine yalvarır gibi bakıp

+çıkın

hae soo bana şaşkın gözlerle bakarak

-ne diyorsun sen

kullağına eğilerek yalvarır derecesinde titreten bir ses tonuyla

+lütfen çık..... çıkart onları burdan

Herkes odadan çıktığında arkandan çarpan kapı ile irkilip gözlerini kapatıp derin bir nefes alıp sugaya doğru yürümeye başlamıştım
Suga birden kendini yatağa bırakarak bacaklarını açıp başını önüne eğip yatağa oturmuştu

Kolunu bana uzatıp odadaki sessizliği bozmuştu

-yap hadi

Şu anda sakindi buna ihtiyacı yok tuu

+ihtiyacın yok buna

Üzerine bastıra bastıra

-yap dedim.....
-sana gerçekten zarar vermek istemiyorum  yap şunu

Ellerim titriyordu kendimi sakinleştirmem lazımdı ilk önce enjektörün içini boşaltırken kolundaki damarlar dikkatimi fazlasıyla çekmişti
Birden bütün vücudunu yatağa atarak gözlerini  kapattı
Bir süre oturup ve onu gözlemlemeye Başlamıştım.  sesiz sakin ve bana direnmemişti. Cebimden çıkardığım kağıda not alıp oturduğum yatağın kenarından kalkarak kapıya doğru yönelmiştim bir sürü işim vardı hakkında araştırma yapmam gereken bir hastam
Arkamdan usulca duyulan bir kaç cümle ile geriye dönüp suga ya bir bakış atmıştım

Birden beynimin içinde yankılanan bir ses ismimi söylüyordu o labirent de peşimi bırakmayan ses Di

-hera

Etrafına bir kaç hez bakındıktan sonra

-çıkart beni burdan

Sakinleşmeye çalışırken kapıyı ittirerek açmıştım tam Odadan çıkıyordum ki
Suganın sesi ile irkildim o kabusulardaki sesin aynısıydı

-hera.....

Bir an durup  gözlerimi kapatım
İçimden sakın o kelimeyi söyleme diye yalvarıyordum

-çıkart beni burdan.....

💥 Korku filimine dönmeye başladı bu 💥

💥 ŞIZOFRENI 💥Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin