Our Room pjm+jjk

Three

Bu kesinlikle şimdiye kadar yazdığım en uzun bölümdü dkskkd ama notlar dahil :)

En hızlı sevilen hikayem lslödkd gerçekten çok şaşırttı bu beni. Normalde herhangi bir ficimin sevilmesi için bayaaa beklemem gerekiyor fakat bölüm sayısına göre en hızlı sevilen hikayem bu oldu bence :) üstelik klasik bir konu, okuyan kişilerin yorumlarına baktığımda sevildiğini hissediyorum, gerçekten o kadar güzel mi bilmiyorum :) mesela bununla birlikte paylaştığım iki exo fici var. Birinin konusu bir ilk öyle bir fic hiç görmedim, diğerinin bazı konularda benzerleri var ama yine konusu özgün; bu klasik konulu olmasına rağmen daha fazla sevildi ckdkdö teşekkürlerrrr:) umarım böyle de devam eder ;) diğer ficlerim demişken başka Bts ficlerim de var onlara da bir göz atın derim ve bölüme geçerim ;)

(Jimin'in Gözünden)

Sabah, alarmın sesiyle uyanmıştım. Bugün gerçekten çok işimiz vardı. Kahvaltıdan sonra taşınacaktık sonuçta. Tamam, uzağa gitmiyorduk; yine bu binaydaydık. Büyük eşyalarımız da yoktu; giysiler, kitaplar falan vardı. Ama sonuçta işimiz vardı. Anahtarımızı almamız gerekecekti. Odalarımızı öğrenecektik. O zaman neden halen uyanmıyordu bu çocuk?! (Tae de hiçbir ficim de uyanamıyor la dkskkd)

Yatağına gidip Taehyung'u dürtüklemeye başladım. Fakat beni salladığı pek yoktu. Ben de sırt üstü yatmasından faydalanarak memelerini sıktım. Çığlık atarak uyandı. Mission Clear!

- Ne diye pespembe uçlarımı sıkıyorsun ya?! Sapık! Dün konuştuklarımızdan sonra azdın dimi?! Git başkasına şey et!

Ne ediyim? Gene ne saçmalıyordu bu?

- Kes sesini ve kalk Tae, kahvaltıya geç kaldık. Farkında mısın bilmiyorum ama bugün oda değiştiriyoruz. Eminim sen de benim gibi düşünüyorsundur.

- Oradan bakılınca insanların zihnini okuyabiliyor gibi falan mı duruyorum? Ufak bir hatırlatma, süper güçleri olmayan insanım ben. Lakabım uzaylı diye o tür güçlere sahip olduğumu düşünme! Senin düşüncelerini nereden biliyim?!

- Salak... Düşündüğüm şey tam olarak şu: Kahvaltı saatinin bitmesine 30 dk var ve biz halen odadayız. Eğer kahvaltıyı kaçırırsak her zaman yaptığımız gibi kantinden bir şeyler atıştırmak için vaktimiz olmayacak çünkü anahtarlarımızı alıp eşyalarımızı taşımamız lazım. Yani son 30 dk'mız var ve biz halen giyinmemiş bir vaziyette oturuyoruz.

Taehyung'un anlattıklarımla gözleri büyümüştü ve örtüsünü resmen havaya atıp yataktan çıktı.

- Daha ne oturuyorsun, kalk! Geç kaldık! Şu güzelim mideme o güzel yiyeceklerden girmezse ne yaparım ben?!

Taehyung hızla eline birkaç parça kıyafet alıp banyoya gitmişti. Ben banyodaki işlerimi çoktan hallettiğim için üstümü giyinmeye başladım. Lacivert bir eşofman altı ile beyaz bir tişört giymiştim. Oturup Taehyung'un hazırlanmasını bekliyordum.

5 dk sonra Taehyung; duş almış, kurulanmış, tuvalette yapılacak işlerini yapmış ve giyinmişti. Bu hızını anlayamıyordum halen. Ama yemek denilince hep böyle oluyordu.

Altına daracık bir siyah kot üstüne ise neredeyse memelerini gösterecek kadar açık yakalı, aynı zamanda dar gri bir tişört giymişti. Daha havalar soğumadığı için ikimiz de kısa kollu giymiştik. Taehyung üstümdekilere bir göz gezdirip iç çekti.