Okulun neredeyse yarısı bitmişti. Ve hâlâ Bulut ve ben aynıydık "Belalı ve Sinirli! "
Her seferin de aynı şeyi yapıyordu. Sıradan geçmek istiyordum, sonucu ise sinirlenmekten başka bişey olmuyordu.
Birgün dayanamadım ve Bulut ile konuşmak istedim. Ona kantin de buluşalım okul arası dedim ve o da kafasını sallayarak onayladı. En sonunda zil çaldı ve tenfüse çıktık. Bunları Rüzgar ve Ayşe'ye anlattım. Rüzgar pek sevinmişe benzemiyordu. Ama Ayşe öyle değildi. Neredeyse havalara uçacaktı sevinç ve heyecandan.
-Nasıl yani şimdi Bulut ve sen! Baş başa, kantin de! Aman Allah'ım! Bu çok heyecanlı...-Abartma Ayşe. Altı üstü biraz konuşmak istiyorum Bulut ile. Ona sormak istediğim bir şeyler var.
- Ya Selin gerçekten sen de duygu denen bişey yok! Hatta "Duygu" kelimesi senin yanından bile geçmemiş! O kadar tatlı ve yakışıklı bi çocuk hiç bi kızla konuşmayı kabul etmezken senin isteğini kabul etti. İnanamıyorum yaa hâlâ! Ne demişleeerrr! En büyük aşklar kavgayla başlaaarrr!!!Rüzgar Ayşe'nin bunu söylemesi ile hemen söze atıldı:
-Saçmalama! O çocuğa aşık falan olunmaz. Küstah, psikopat, duygusuz bi adam. Hatta taştan farkı yok,tek fark hareket edebiliyor!!!
Bunları söyleyip hemen yanımızdan ayrıldı Rüzgar. Ama masadan kalkarken benim gözlerimin içine öyle değişik bi bakış attı ki fark etmemek elde değildi. Ayşe'de bunu farketmiş olsa gerek ki hemen söze başladı:
-Yok ama artık ikinci bi şok daha!
Rüzgar'da mı seni seviyor? Bunu da duydum ya hele ki Rüzgar'ın ağzından! İnanamıyorum yaaa!-Saçmalama Ayşe! Ne sevmesi, Rüzgar 'ın beni sevdiği falan yok! O benim arkadaşım. Hatta kardeşim.Biz Rüzgar ile arkadaşız ötesi de olamaz.
-Valla Seloşum sen ne kadar kabul etmek istemesen de Rüzgar seni seviyor, ve hatta sevmek değil aşık sana.
-Offf Ayşe! Şimdi hiç uğraşamam seninle, neyse ben gidiyorum sınıfa hadi görüşürüz.
Sonra kantinden çıktım tam sınıfa giriyordum ki Rüzgar'ın ve Bulut'un konuştuklarını gördüm. Yüz ifadelerinden belliydi ki sinirliydi her ikisi de. Tam bunları düşünürken birden bağırma sesleri duydum. Kendime gelip baktığımde Rüzgar ve Bulut kavga ediyorlardı. Hemen yanlarına koştum. İkisini ayırmaya çalıştım ama boşunaydı. Çabalarım bi işe yaramıyordu. Bi anlık dalgınlığım sonunda kendimi yerde buldum. Başıma birinin yumruğu gelmiş olsa gerek, çok kötü bi şekilde başım ağrıyordu. Dayanamayarak ağrıya sızlanmaya başladım. Sesimi duymuş olsa gerek ki Bulut hemen Rüzgar 'ı bi yana itip benim yanıma geldi.
-İyi misin prenses?
-Hayır. Kendimi iyi hissetmiyotum.Başım çok ağrıyor.
Bunları söylediğimde sanki suçluymuş gibi başını öne eyerek :
-Tamam.Şimdi sakince ayağa kalk ve sınıfa gidelim.
Sonra yavaşça kalktım ve sınıfa gitmek için Bulut ile birlikte yürümeye başladık. Tam sınıfa giriyorduk ki arkadan bir ses geldi. Bu Rüzgar 'ın sesiydi:
- Selin! Çok özür dilerim...
Böyle olmasını istemezdim. Gerçekten çok ama çok özür dilerim...Ne diyeceğimi bilemedim. Sadece sustum ve onu dinledim. Rüzgar konuşmasını bitirince sadece ona baktım ve arkamı dönüp Bulut'a gidelim der gibi kafamı salladım. Sonra sınıfa girdik. Sanırım o gün şanssız olduğum kadar şanslıydım da... Son dört dersimiz boştu. Tüm ders sıraya kafamı koyarak yattım. Uyumadan sadece yattım.
Rüzgar acaba neden Bulut'la kavga etmişti.Bunu öğrenebilmem için yanım da oturan kişi, Bulut'a sorabilirdim. Tabii bana yine sinirlenmem için saçma sözler söylemez ise. Dayanamadım ve Bulut'a sordum:-Kavga etmenizin sebebi ne?
- ...
-Sana soruyorum?!
-Çünkü... Çünkü sana zarar verebileceğimi düşünüyor. Asıl psikopat olan o! Bence sen o arkadaşına dikkat et! Her neyse,boşver gitsin...
Acaba neden böyle düşünmüştü Rüzgar? Çok merak etmiştim. Bunu Rüzgar ile de konuşmak istiyordum. Belki asıl nedeni öğrenebilirdim.
* * *Eve gelmiştim. Annem evde yoktu.
Odama çıktığımda aynanın kenarında bi not vardı. Bu annemin yazısıydı;
"Tatlım bugün babanla yemeğe çıkıyoruz. Biliyorsun bugün evlilik yıl dönümümüz. Senin için yemek hazırladım. Eminim kendin yemeğini hazırlarsın bebeğim.
Seni çok seven annen "Evet bugün annemlerin yıl dönümüydü. Odama çantamı bıraktıktan sonra üzerimi giyindim.Banyo da yüzümü yıkayıp saçlarımı da hallettikten sonra aşağı indim.Tam yemeğimi hazırlayıp yiyecektim ki kapı çaldı. Kapıyı açtığım da biraz şaşırmıştım açıkçası. Gelen Rüzgar'dı. Eve girmesini söyledim ve girdi. Yemek hazır olduğu için bana eşlik etmek isteyeceğini düşündüm ve tam da düşündüğüm gibi o da açtı ve beraber yemek yemek için oturduk masaya.Bu arada aklıma bugün ki olay geldi. Tam zamanı diye düşündüm.
-Rüzgar eğer rahatsız olmazsan sana bişey sormak istiyorum.-Tabii ki! Sorabilirsin Selin.
-Şeyyy... Bugün Bulut ile neden kavga ettiniz?
-Selin kısaca ben o çocuğun sana zarar vereceğini düşünüyorum. Bu yüzden onu uyarmak istedim. Ama bu kaba ve kavga etmeye hazır Bulut efendi bunu kavgaya çevirdi. Her neyse. Sadece benden sana bir tavsiye Selin. Dikkatli ol o çocuğa karşı. Sana zarar vermesini istemem.
-Rüzgar zaten eğer zarar vermek isteseydi şimdiye kadar verirdi. Hergün yan yana ve birlikteyiz. Ama tavsiyen için yine de teşekkür ederim Rüzgar.
-Rica ederim Selin. Her neyse yemek için çok teşekkürler. Neslihan teyzenin ellerine sağlık çok güzeldi. Ben artık gideyim fazla geç olmadan.
-Peki. Nasıl istersen Rüzgar. Israr yok.
-Görüşürüz, iyi geceler Selin.-İyi geceler, hoşçakal Rüzgar.
Rüzgar gittikten sonra düşündüm de Ayşe'nin dedikleri acaba doğru muydu? Acaba gerçekten Rüzgar bana aşık mıydı? Yatıyordum ama uyuyamıyordum bir türlü. Bi yan da Rüzgar'ın beni sevmesi diğer yan da Bulut'un bugün beni ilk defa sinirlendirmemesi ve onun dışında koruması!
Her şey çok garipti....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgilim Bir Vampir!
VampirMacera ve aşk bir arada! Selin acaba Bulut ve Rüzgar ile başa çıkabilecek mi? Ya diğer olaylar!? Maceralar ve şoklar! Hazır olun...