Heartbeat

8

(Rose)

Uff hangi pislik odama ölü bir çiçek koydu! Şimdi al sana iş.

Gidip çiçeği sevip "Seni susuzmu bıraktılar." demeye başladım.

Sonra çiçeğin yavaş yavaş canlandığını gördüm. Bunu gordukten sonra geri sıçrayıp çığlık attım.

Odaya Jimin Suga ve V aynı anda daldı. Biraz sonra da jungkook Jisoo ile geldi. Jisoonun kolunu görünce gözlerim bulanıklaştı ve netleştiğinde kırmızı görüyordum. (kısaca değişti dicem)

"Jisoo u-unniyi çıkarın."

Jungkook ne olduğunu anlayıp Jisoo yu çıkardı.

Gözlerim eski haline döndü.

Jm: "ne oldu anlat."

"Bitki. Ölüydü. Dokunduğumda canlandı."

Biribirlerine baktılar. Birden kafamın içinde ses duydum.

Jk: Hyung bu ne demek oluyor?

Sg: İyileştirme gücü olabilir Jimin.

V:Daha önce böyle bir güç görülmedi.

Jm: O kadar biz de biliyoruz.

V: Ne yapıcaz.

Jk: Bence Jin Hyunga söyleyelim. Sonuçta o bilir.

Sg: Jin hyung olmaz. Ben varım sizin başınızda. Başkası geçemez.

Ben: baya hırslısın bakıyom da.

Sg: Yha git özel konuşuyoruz.

Ben: ne yapıyım duymamazlıktan gelemiyom.

Jm: "Uf neyse."

Ben: "hah şöyle sesinizi kullanırsanız ölmezsiniz. Neyse çıkın başka yerde tartışın giyince."

Diyip onları itmeye başladım. Yolladıktan sonra da kapıyı kilitledim ve perdeyi kapadım.

Üzerime siyah kot şort ile bol bir siyah tişört giydim.

...

Salona indiğimde herkes oturuyordu. Erkeklerin hepsi beni süzmeye başladı. Sonra Jimin geldi ve beni odama kadar sürükledi. Kapıyı kapayıp kolumu bıraktı.

Jm: "üzerini değiştir bunlar çok kısa."

"Hayır değiştirmicem."

Jm: "Rose beni kızdırma."

Ona arkamı döndüm ve yatağıma doğru ilerleyip oturdum.

"Giyimime karışamazsın."

Jm: "karışırım."

"Pardon da sen kimim oluyorsun?"

Jm: "sevgilin."

"Ben teklif aldığımı hatırlamıyorum. Hem sevgilim bile olsaydın karışamazdın."

Jm: "öyle olsun."

"Bence de."

(Jungkook)

Jisoo uyuyordu ama kolu kanadığı için alnı terlemişti. Onu kucağıma salona götürdüm ve ilk yardım çantasını alıp kolunu temizlemeye başladım.

Jisoo Rose den gelen çığlıkla uyandı. Sonra ikimiz de yukarı koştuk.

Rose Jisoo nun kolundaki kanı gördü. Ve Jisoo yu çıkarmamızı söyledi. Sonra da biz vampir sesimizle içimizden konuşurken onu da gurubumuza aldığımızı unutmuştuk.

...

Sonra inip salonda sohbet etmeye başladık. Rose giyiniceğini söylemişti. Avlanmak için onu bekliyorduk. Rose aşağı indiğinde jimin hiç bişey giymeseydin diye söyleniyordu içinden. Sonra Roseyi tutup yukarı çıkardı.

Bağırışma sesleri duyuyorduk. Sonra sesler kesildi ve Jimin dışarı çıkıp kapıyı çarptı. Bana onu takip etmemi söylemişlerdi ben de onunla gittim.

...

Beni görmüyordu. Bi ara sokakta bi kızın kanını içiyordu. Sonra kızdan ayrılıp onu kucağına aldı ve saçını okşamaya başladı.

Birden omuzumda bir sıcaklık hissettim.

Ve Jimin benim omzumun üstüne bakıp

Jm: "düşündüğün gibi değil."

Dedi endişeli ve sessiz bir şekilde.

Acaba kim geldi.😃