2.Bölüm

27 4 0
                                    

Bununla Okuyun; http://www.youtube.com/watch?v=UWC35H6JWik  Hurts- Somebody To Die For

                                                                      **********************

                                                                    15 Mayıs 2010, Cumartesi

                                                                         ¨Hayata dönüş.¨

                                                                              (Gelecek)

                                                                                Londra

     Bay Matthew'ın, hâlâ kim olduğunu tam anlamamış olsam da biraz tahmin edebiliyordum. Yönetici denebilir miydi? Belki de, grubun başkanı (?) Arkamdan gelen Harry, o adamın kim olduğunu çok iyi bilsede konuyu pek fazla açmak istememişti.

¨Bence, sen gitmelisin.¨ dedim. Nefesimi, hızla verdikten sonra adımlarımı yavaşlattım ve Harry'nin yanında koşmaya başladım.

¨Benden, seni bırakmamı mı istiyorsun Emma?¨ kaşlarını kaldırarak, saçma bir şekilde bana baktı. Sanki biz, üç yıllık sevgiliymişiz gibi. Oysa, sadece bir hafta olmuştu çıkmaya başlayalı.

¨Zaten, çok bir geçmişimiz yok öyle değil mi?¨ konuşmaya devam edebilmek için yutkundum. ¨İki yıldır, birbirimizi tanıyoruz kabul ama sadece bir hafta oldu. Ve, bence bu bir hataydı.¨

¨Arkadaş kalacağımıza söz veriyor musun?¨ diye fısıldadı. Saçlarını elleriyle düzelttikten sonra, koşmayı bıraktı ve yürümeye başladı.

¨Söz veriyorum Harry,¨ dedim yalan olduğunu bilerek. ¨Arkadaş kalacağız, sana gittiğim her yerden mektup yollayacağım.¨

¨O zaman, ben Bay Matthew'u bulsam iyi olur. Gruptan atılmak istemiyorum, bilirsin şarkı söylemek iyidir.¨ gözlerini devirerek, taştan olan kaldırıma bakmaya başladı.

¨Biz, veda etsek iyi olacak galiba.¨ gözlerimiz, tekrar buluştuğunda bana kollarını açtı. Hızla, onun yanına gidip ona sıkıca sarıldım. Baş döndüren parfümünü, iyice içime çekip kokusunu unutmayacağıma emin oldum. 

¨Ben, hep Londra'da olacağım Em.¨ dedi Harry. ¨Ne zaman aramak istersen, arayabilirsin. Ya da, belki birkaç yıl içinde evlenmeye karar verirsen düğününe de gelebilirim.¨ bu lafları üzerine, yüzümde bir tebessüm belirdi. Başımı göğsünden kaldırdım ve, yanağına masum bir öpücük kondurdum.

¨Görüşürüz Harry.¨ dedim mutsuzca. Ve, arkamı dönerek yoluma devam etmeye başladım. 

                                                               15 Mayıs 2008, Perşembe.

                                                                                (Geçmiş)

         Diana, bana bakarak cevap vermemi bekledi. ¨Seninle tanışmak istediğine inanmıyorum,¨ dedi hızla. ¨Bilirsin işte, sen pek onun tarzı değilsin Emma.¨

  ¨Bence, inansan çok iyi olur.¨ ona gülerek baktım. ¨Hiç kimse, kime aşık olacağını bilemiyor değil mi Diana?¨

Oturduğum koltukta doğruldum ve, beni saat kaçta alacağına tekrar baktım. Ve, beklediğim gibi kesin bir zaman dilimi yerine ¨birkaç dakika¨ yazıyordu. Bu yüzden, onu seçmiştim belki? Zamansız ve, süpriz dolu olduğu için…

¨Kapıya baksan iyi olur,¨ sevgili arkadaşım bana bakarken, yavaşça ayağa kalktım. ¨Gelecekteki sevgilin gelmiş olabilir.¨

Onun omzuna çarparak geçtim ve, kapıyı kendime doğru çekerek açtım. Başımı kaldırıp ona baktığımda, nefesimin kesildiğini hissettim. Dağılmış saçları ve, düzensiz -hatta ütülenmemiş- giysileriyle karşımda dikiliyordu. Yine de o çok şey görünüyordu… İyi.

¨Acele etsen iyi olur Em.¨ üzerinde bulunan, siyah deri ceketini hızla düzeltti.

¨Em mi? Em de kim?¨

¨Herkes seni Em diye çağırıyor. Duydum.¨ diye karşılık verdi. Şaşırmıştım, daha tanışmamızın ikinci dakikasında bana böyle seslenmişti.

¨Evet, arkadaşlarım bana Em derler.¨

¨Peki, bende Em diyebilir miyim sana?¨

Başımı, yavaşça salladım. Ardından, siyah postallarımı ayağıma giyindim. Arkamdan, hızla kapıyı kapatanın Diana olduğunu biliyordum.

¨Ona aldırma,¨ dedim gülümseyerek. ¨O sadece, biraz fazla…¨

¨Sinirli mi?¨ diye tamamladı.

¨Evet, sinirli.¨ saçlarımı, üzerimde bulunan kot ceketten dışarı çıkarttım.

*Biraz, anlaşılması zor bir hikâye. Kabul ediyorum. Fakat, size şöyle açıklayayım; Emma ve Harry, daha önceden de tanışıyordu. Ama, o zaman sadece arkadaşlardı. Ben, gelecek ve geçmişi birleştirerek yazıyorum. Kafanız daha çok karışmasın diye, geçmiş veya gelecek yazıyorum. 

Hayata DönüşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin