6.am - This is it
Arty - İdea of you
İyi okumalar.°°°
Ben yeni açılmış kapıyı izlerken Toprak derin bir nefes aldı."Eve girmeyi düşünüyo musun?"
"Ah, doğru." sahte bi gülücükle beraber eve girdim. Evin büyüklüğü ve ihtişamı gözlerimi kırpıştırmama sebep olmuştu. Gri ve morun bütünlüğü serpiştirilmişti her yere. Bi bütünlük içinde birbiriniz izleyen renkler beni oldukça etkilemişti. Toprak belime dokunarak üst kata doğru yönlendirdi beni. Belime dokunması arabadaki o anları getirmişti gözümün önüne. İkimizde sözleşimiş gibi bu konu hakkında konuşmuyorduk, hatta Toprağın bana mesafeli davrandığını bile söyleyebilirim. Benim için sorun yoktu, o arabada yaşadıklarımızı tekrar yaşamak istiyordum ama bunun içinde ona yalvaramazdım belki birazcık onu deneyebilirdim ama kesinlikle yalvaracak değildim. Başımı iki yana salladım ve Toprağun beni yönlendirdiği odaya adımladım.
"Yurdunuzun müdüründen bi kaç bişeyler öğrendim, ne renkleri sevdiğin nelerden hoşlandığın gibi gibi, annemle de alışverişi beraber yaptık, e tabi Ateşinde aldığı şeyler oldu şu yerdeki oyuncaklar gibi, neymiş beraber oynayacakmışsınız, yani anlayacağın burası senin, beğenmediğin bişey olursa anneme git emin ol yardımcı olacaktır bu arada sakın bu sikik oda hakkında bana gelme." dediklerine burun kıvırarak odaya döndüm.
Oda daha çok siyah ve mavi ağırlıklıydı, ortada çift kişilik siyah bi yatak vardı, duvarlar griden biraz uzak siyaha daha yakın koyu bi renkti ve duvarların üstünde sevdiğim kişilerin, grupların ve dizilerin posterleri vardı, yatağın tam karşısında ne büyük diyebileceğim ne de küçük diyebileceğim bi pencere vardı, pencerenin tam üstünden şeffaf mavi bi perde iniyordu, altında ise daha açık tonda bi mavi perde vardı. Yatağın diğer bi tarafında ise siyah bi gardolap vardı ve üstünde maviye boyalı cd'ler vardı yan tarafları ve üst tarafları dışında gardolabın heryeri mavi cd'lerle kaplıydı, kafamı çevirmemle gördüğüm manzara karşısında şok içinde kaldım, yatağın üstünden inen raflar vardı ve kitaplarım rafların üzerindeydi, raflar maviydi ve ortaya muazzam bi görüntü çıkarıyordu, yatağın diğer tarafı, posterle kaplı olan duvarın altında iki siyah bir tane de mavi armut vardı ve yanları kocaman oyuncaklarla doluydu. Şaşkınlıkla tekrar bütün odayı inceledim, hala kitaplarımın burda oluşuna şaşırıyordum.
"Burası harika." Toprak bana gülerken ona doğru döndüm ve aramızda küçük bi mesafe kalıncaya dek ilerledim.
"Kitaplarımın burda ne işi var?" yutkunuşunu duyabilmiştim.
"Yurttan getirdim... Sen, bunca kitabı nasıl aldın?"
"Bi kitapçıda çalışmıştım, hatta ara sıra giderim hala oraya, Servet amca sayesinde kitaplarla aram düzeldi, bi süre sonra para yerine kitap almaya başladım, bazen haftada üç kitap, bazen iki derken bu kadar birikti." ben konuşurken ellerini kaldırıp belime koymuştu.
"Bişey sorucam." sesim onun yüzünden düzensiz çıkıyordu, belimdeki elleri bazen yukarı çıkıp sütyenimin kopçasıyla oynuyordu, bazense kalçama doğru iniyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın İzleri
Teen FictionHayatın nasıl işlediğini bilemeyiz, bir gün yaşarken ertesi gün ölü ruhlarımızı bida kimsenin hatırlamiycağını bile bile geleceğin o bilinmez boşluğuna, toprağın karanlık kuytusuna gömebiliriz. Yayımlama tarihi: 29 ağustos 2016/04.24 Hepinizin kalbi...